Gece onlarca kez bölünen uykumuzla nasıl sabah ayağa kalkıyorduk bilmiyordum.
Dünyanın her yerindeki annelere burdan saygılarımı sunarak yatakta doğruldum. Ellerimi iyice uzayan saçlarıma atıp parmaklarımla tararken gözlerim uyanıp ağlayan bebeğime döndü.
"Bitanem geldim tamam, oyy kuzumaa" diyerek kucağıma aldım hemen. Altını pisletmişti. Koku ciğerime oturmuştu resmen, yahu sen sadece süt emen bir bebeksin. Bu kokuyu üretecek ne vardı acaba o sütün içinde.Önce altını temizleyip emzirirken bezinde yankılanan sesle bakışlarımı tavana çevirip sessiz bir yakarış gönderdim. Kendi halime gülüp emen bebeğimin tombullaşan yanaklarını okşadım yavaşça. Tekrar altını temizleyip, uyuyan oğluşumu beşiğine yatırdım yavaşça.
Kafamı kaldırdığım an beni yüzünde büyük bir tebessümle izleyen sakallımı gördüm. Beşiğinde uyuyan bebeğimize bakmadan dudağıma yapıştı. Öpüşmemiz derinleşirken ağzına doğru inledim, dilini sertçe ağzıma itiyordu. Kalp atışlarım öyle bir hızlanmıştı ki, sanki dışarıdan belli olacakmış gibi hissediyordum.
Normalde bana karşı her zaman nazik olan Kaya, şimdi öyle sert öpüyordu ki aklım başımdan gitmişti. Her gün yeni bir haliyle karşılaşıp, her gün yeniden aşık oluyordum. Beni şaşırtıyor, şımartıyor, azdırıyor, kendisine hayran bıraktırıyordu. Onu tanıdığım güne şükrederken dudaklarımdan ayrılıp geri çekildi.
Kapının önüne kadar gerileyip elini eşofmanına atışını yutkunarak izledim. Elini bel lastiğinden içine kaydırıp gözlerime bakarak kendini okşamaya başlamasıyla derin bir nefes aldım. Doktor altı hafta ilişkiyi yasaklamıştı, biz daha üçüncü haftada böyleydik. Elini aşağı yukarı hareket ettirirken gözlerimi elinden çekemiyordum, diğer elini de içeri sokup daha aşağıya indirdi. Muhtemelen toplarını eline almıştı şimdi de, yutkunup dudaklarımı yaladım.
Yatağa uzanıp bacaklarımı araladım, bu oyunu iki kişi de oynayabilirdi. Çamaşırımı çıkartıp hafifçe salladım.
Elimdeki çamaşırı yüzüne fırlattım, keyifli sırıtışı ile yerden alıp yüzüne kapattı. Daha önce hiç yapmadığım bir şeyi yaparak elimi vajinamın etrafında gezdirdim. Islanmıştım..
Elimdeki ıslaklığı aletime yayıp, bir elimle aletimi okşarken iki parmağımı deliğimden içeri yolladım. Kaya'nın gözüne bakarak kendimi parmaklarken eli daha hızlı hareket etmeye başladı. Bende iki elimle iki organımı birden kullanarak kendimi sona ulaştırmaya çalışıyordum. Hipnotize olmuş gibi benim her hareketimi izleyen adama bakarken inleyerek başımı geri attım.
Ellerimi yandaki mendil kutusundan aldığım mendile silerken Kaya önüme diz çöktü. Ayak bileklerimden yakalayıp beni aşağıya çekince sırtım yatakla buluştu. Bacaklarımı boylu boyunca okşayıp öperek yukarıya doğru çıkıyordu.
Dili dudaklarından önce temas etmişti kadınlığıma, dizlerim titriyordu. Nefesim boğazımda tıkanıp kalmıştı sanki, her dil darbesinde, her emişinde kalp ritmim daha da hızlanıyordu. Bacaklarımı daha da yukarı itip kalçamı iyice havaya kaldırdı, dili daha da aşağıya inerken bu yasak hissin getirdiği tatlı hazla derince inledim.
Sert derinin etrafında gezen yumuşak ve ıslak dil beni o kadar farklı bir şekilde uyarıyordu ki, sanki bütün vücuduma tatlı bir karıncalanma yayılıyordu. Dilini hafifçe içeri itti, yüzüm alev almıştı. İnlememi tutamıyordum, bu nasıl bir hazdı. Ellerimi dizlerimin altından geçirip deliğimi daha da açtım. Bunu fark edince kalçamın altına bir yastık koyup yaptığı işe devam etti. Artık kendimi hazza bırakmış sadece sesli bir şekilde inliyordum.
Dilinin yanında bir parmak hissettim, iyice ıslanıp gevşemiş deliğe yağ gibi kaymıştı. İçime giren kalın parmakla başımı geriye attım, o kadar zevk alıyordum ki kendimi kasamıyordum bile.
Hazza aç bedenim sanki içine çekiyordu parmağını, hala yalamaya devam ederken bir parmak iki oldu. Şimdi daha gergindi içimde, daha derine iniyordu. Hareketleri daha da sert ama can yakmıyordu, içimde yanlara doğru açılan parmaklar sert bir nefes almama neden oldu. Dili dudaklarıyla birleşti, bir yalayıp bir emiyordu. Yaşadığım heyecandan gözlerim dolmuştu, bu kadar haz fazlaydı. Üçüncü parmakta içime girince ağlar gibi inlemeye başladım, o kadar derindi ki. İçimde bir noktaya temas eden parmakları sayesinde gündüz vakti yıldızları görmüştüm. Ağzımdan sesli bir 'ahhh' nidası çıktı.
Tam orda dudaklarının gerilip gülümsemesini hissettim, kalçama çıkan dudakları geri çekilip dişlerini yumuşak etime geçirdi. İçimde hareket eden parmakların tatlı zevki ve ısırığının tatlı acısıyla ağzımdan bir 'ahhh' daha çıktı.
Parmaklarını içimden çıkartıp içime doğru dilini sürterken sıcak tükürüğünü hissettim. Eline aldığı aletini gözümün içine bakarak, iyice gevşettiği arka deliğime konumlandırıp aniden içeri girdi.
Ağzım aralansa da sesim çıkmamıştı, elini uzatıp boynumu okşadı sertçe. Çenemi tutup başparmağını ağzıma itti.
Önce dilimi etrafında çevirdim, sonra emmeye başladım. İçimde hareket edince sızlayan deliğim kasıldı hafifçe, yine de o hazzı hiçbir şeye değişmezdim. Sanki yasak meyveyi yerken, hem yasak olduğunu biliyor hemde tadından vazgeçemiyor gibiydim. Hareketleri ve soluklarımız hızlanırken bana yıldızları gösteren o yere ardı ardına vurmaya başladı.
'Zevkten ağlamak' sözünü canlı canlı yaşayarak gözlerimden akan yaşlara engel olamazken, deli gibi inliyordum. Gözlerimin kaydığını hissettim bir an, elini aletimin üstünde hafifçe okşar gibi sürtmesiyle akıtmam bir oldu. Ama bu normal bir akıtma değildi, sanki işer gibi tazyikli bir şekilde gelmişti. Kendi göğsüm ve Kaya'nın omzuna kadar hatta.
Hareketleri iyice sertleşirken, hafifçe kalkan aletimden biraz daha sıvı gelmesini şaşkınlıkla izledim. Son bir kez kendini içime itip bana görsel bir şölen sunarak zirveye ulaştı. Gözlerimi zevkle iyice koyulaşan gözlerinden alamıyordum. İnen aletini son bir kez içime itip geri çekti ve kendini yatakta yanıma attı.
Öylece tavanı izlerken yüzümü tutup kendine çevirdi.
"Canımın içi, çok aşığım sana. Kendimi artık tutamıyorum, çok seviyorum seni. Ailemm, sevdiğim, herşeyim..." Dudaklarıma ufak bir öpücük kondurup kendine çekti, sımsıkı sardığı bedenimi ara ara okşuyordu. Söyledikleriyle gözlerim dolmuştu, önümdeki omzundan öptüm bende.
"Bende çok seviyorum" dedim. İçimi çeke çeke, seviyordum bu adamı....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bıkkın Ve Umutsuz - Gay
Short StoryBiri hayatta yaşadıklarından bıkmış diğeri ailesi tarafından reddedilip umutsuz kalmış iki adam karşılaşırsa... Dikkat homofobikler giremez..