Beklenmedik Karşılaşma

3.7K 202 14
                                    

Uykumdan mis gibi tost kokusuyla uyanmıştım, son 2 aydır canım hep kaşarlı tost istediği için her sabah bana üşenmeden hazırlayan kalbim adam yine döktürüyordu. Ayaklarımı sürüye sürüye mutfağa ilerlerken antredeki aynaya dikkatle baktım.

Dört aylık hamileydim ama karnım altı aylık gibiydi, tüm ikiz bebeği olanların böyle mi oluyordu bilmiyordum. Havalar o kadar sıcaktı ki ince bir penye gecelikle dolaşıyordum bütün gün. Kollarımı kocamın beline sarıp sırtına bir öpücük kondurdum, hemen bana dönüp sarılıp öptü. Boynumu da öpmesini isteyerek kafamı sola yatırıp ona yer açtım. Gülüp üst üste öptü ve tabakları masaya taşıdı.

Bugün kontrolümüz vardı ve cinsiyetlerini öğrenebilirdik, ben merak etsem de Kaya 'ne olursa olsun, sağlıkla gelsinler' diyordu sadece.

Muayenehanede ayrıntılı ultrason yapılması için büyük bir odaya geçtik, beni kenardaki sedyeye yatırıp ultrasonu uygularken kocaman bir ekrandan bebeklerin en ince ayrıntısına kadar görüyorduk.

Kaya gözleri dolu dolu ekranı izliyordu, bende bir ekrana bir Kaya'ya bakıyordum. O kadar mutluydum ki, kelimelerle anlatmak imkansızdı. O pislik herifin tecavüzünden sonra hamile kalmamış olmak için ettiğim duaları hatırladım bir an. Çok kötü hissetmiştim o zaman, ama şimdi karnımda iki küçük mucize taşıyordum.

Kaya ile elele dışarı çıkıp mağazaları gezdik birlikte. Parmaklarımızda hala alyans olmadığı için bazen tuhaf bakanlar oluyordu. Ani bir kararla Kaya'yı bir kuyumcuya çektim ve içeri girdik. Önce sade alyanslara baksam da motifli bir alyans beni resmen büyülemişti. Alıp önce eşimin parmağına taktım, gözleri pırıl pırıldı.

Kendi elime kendim takmama fırsat vermeden benim yüzüğümü de o taktı. Bayılmıştım, benim ince uzun parmaklarıma da, Kaya'nın iri ve kemikli ellerine de aynı mükemmellikte yakışmıştı. Ben ödemek istesem de izin vermedi, ellerini karnıma koyup saçlarımdan öptü. Ulu orta sevgi gösterileri beni hep gerse de mutluluğum gözlerimden taşıyordu. Evet hayatımda ilk kez mutluluktan ağlıyordum.

Bir lokantada oturup yemek yerken gördüğüm kadın yüzünden şok olmuştum, gözlerimi bile kırpamıyordum. Göz göze gelince ağzı aralandı, hemen ayağa kalktım. Buradan uzaklaşmak, onu arkamda bırakmak istiyordum. Arkamdan seslendi, duygusuz ses tonu hiç değişmemişti.

"Göksel, hemen buraya gel. Senin için bu köyden bozma yere geldim." Duygusuz, sevgisiz, anne olmayı sadece doğurmak sanan insan hala beni kendi emrindeki bir çocuk sanıyordu. Kaya elimi tutup sıktı ve geri oturmamı sağladı. Elinden güç almak ister gibi parmaklarımı parmaklarına sardım.

Gülümseyen yüzü hiç değişmemişti, benimde istemsizce dudaklarım kıvrıldı. Elimi kaldırıp öptü, o sırada kimlikteki annem yanımıza gelmişti. Gözleri Kaya ve benim aramda gidip geliyordu. Kınayan bir tonda kilo aldığımı söyledi.

"Hamileyim çünkü, bebeklerimiz olacak. Kocamla birlikte, ailemizi büyütüyoruz." Gözleri şokla açılmıştı, ağzını açıp kapadı, aynı hareketi tekrar yaptı. "Sen hamile kalamazsın. Böyle bir şeyin olması saçmalık" Artık canımı yakmayan saçma sözlerine gülüp geçtim. Artık acımasız olan bendim.

"Sana tecavüze uğradığımı söylediğimde, hamile kalmış olmaktan korkarak ağlarken bana aynı şeyi söylemiştin. Kim yaptı diye bile sormamıştın. Beni işte bu kadar çok sevdiğini o gün anladım. Ben sizi terketmeden çok önce siz beni terketmiştiniz zaten. O yüzden senin olduğun hiçbir yere gelmek istemiyorum."

  Gözlerini kısıp bana baksa da umurumda değildi, ben onlardan ilgi beklerken böyle doğmuş olduğum için benden içten içe nefret ettiklerini biliyordum. Eskiden canımı çok yakıyordu bu durum, yalan değil. Ama şuan yanımda elimi tutan adam, tüm yaralarıma merhem olmuş, beni tüm kalbiyle kabullenmişti. Artık ondan başkası kalbimi kıramazdı benim.

İfadesiz suratının rengi değişmeye başladı sözde annemin, eskiden bu halinden korkardım. Şuan ise sadece iyi bir oyunculuk izliyormuş gibi öylece seyrediyordum onu. Hali tavrı kalbimi kırmıyor, daha ne kadar karşımda durabileceğini merak ediyordum.

Köyden bozma dediği yer, vicdanını hala koruyan insanların yaşadığı nezih bir ilçeydi. Gerçek anlamda evim olan bu yer hakkında kötü konuşmasına izin vermeyecektim.

"Senin köyden bozma dediğin yer, bana senin veremediğin aileyi verdi. Gerçekten sevilmeyi, aile olmayı, korunup kollanmayı yaşattı bana. Siz ne verdiniz peki? Kınayan bakışlar ve görmezden gelinmeyi verdiniz. Anne-baba olmadınız, itip kaktınız sürekli. Sizin olduğunuz yerde nefes almak bile istemiyorum."

Kaya'nın elinden tutup kaldırdım, evimizin yolunu tutarken arkamda sinirden köpüren bir kadın bırakmıştım, ama umrumda değildi. Tıpkı yıllarca beni umursamamaları gibi artık bende onları umursamıyordum. Arkama bir kez olsun bakmadan geçmiş mutsuzluklarımı da ardımda bırakarak oradan uzaklaştım

Bıkkın Ve Umutsuz - GayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin