-Yasemin kızım deminden beri sana sesleniyorum duymuyor musun beni?
-Baba senin ne işin var burada?
-Ben eve gidiyordum seni görünce arabadan seslendim, ama sen bir türlü duymayınca bende yanına geldim. Neyin var? Neden bu kadar dalgınsın sen?
-Yok bir şeyim baba okulda bugün çok yoruldum da o yüzden biraz dalgınlaştım sanırım.
-İyi öyle olsun bakalım hadi gel de eve gidelim.
Osman beyin emektar şoförü Fahrettin arabanın kapısını açmış onların gelmesini bekliyordu, onlar bindikten sonra kapıyı kibarca kapattı ve kendiside direksiyonun başına geçerek otuz yıldır her gün gidip geldiği köşke bir kez daha gitmek için arabayı çalıştırdı.
-Nasıl gidiyor okulun Yasemin?
-İyi baba ama oldukça yorucu.
-Kızım bu yollarda seni oldukça yoruyor, bak ben ne düşünüyorum?
-Ne düşünüyorsun baba?
-Sana şöyle küçük, kullanması ve park etmesi rahat bir araba alalım diyorum.
-Araba mı? Bilmem ki nasıl olur.
-Olur, olur. Fahrettin, sen dediğim gibi Yasemin'e küçük kullanışlı bir araba bak.
-Emredersiniz beyefendi ben ilgilenirim.
-Baba gerek yok bence.
-Gerek var Yasemin yollarda hem zaman kaybediyorsun, hem yoruluyorsun hem de İstanbul sokakları eskisi gibi değil Allaha şükür fazlasıyla paramız var bu paraları senin faydana kullanmayacağızda ne için kullanacağız.
-Peki o zaman baba siz bilirsiniz.
Konuşmaları bittiği sırada arabaları köşkün bahçe kapısından içeriye giriyordu. Araba köşkün kapısına yanaştı, Fahrettin kapılarını açarken Yasemin'in annesi Rügzan Hanım da köşkün kapısında belirivermişti. Rügzan Hanım arabadan Yasemin'in de indiğini görünce şaşırdı.
-Osman bey nerden buldunuz bu kızı?
-Boğazdan yakaladık Rügzan Hanım, boğazdan.
Pek sık espri yapmayan Osman beyin yaptığı bu espri hepsinin suratında bir gülümseme oluşturmuştu.
-Hadi içeri geçelim, hoş geldiniz.
-Hoş bulduk Rügzan Hanım.
-Hoş bulduk anne.
-Buyurun sofra hazır.
-Dur hanım önce bir elimizi yüzümüzü yıkayalım, sabahtan beri dışarıdayız.
Osman Bey ve Yasemin banyoya gidip ellerini yıkadıktan sonra sofraya geçtiler, sofra her zamanki gibi çok güzel görünüyordu. Çeşit çeşit yiyecekler zevkli bir şekilde sofraya yerleştirilmişlerdi.
-Her zamanki gibi muhteşem bir sofra hazırlamışsınız Rügzan Hanım ellerinize sağlık.
-Afiyet olsun, neler yaptınız bugün?
-Her zamanki işler, önce şirkete uğradım oradan da bizim fabrikaya yeni iki tane makine alındı gidip onlara baktım, işte şimdi de buradayım.
-Sen neler yaptın kızım biraz yorgun görünüyorsun?
-Ben de gün boyu okuldaydım, ha sonra okuldan dönerken Feride ile karşılaştım.Oturup biraz sohbet ettik size de selam söyledi.
-Ay canım çok iyi ve hanım bir kızdır Feride sağ olsun. Değil mi Osman bey?
-Evet gerçekten iyi bir kızdır nerede okuyor o şimdi?
