XXIII
Nehir ve Teoman , odadan çıktıklarında Sedef düşünceleriyle tek başına kalmıştı .
" Bunca zaman ne yapıyordum ben ? " diye sordu kendi kendine . Fakat cevaplamadı bu soruyu , öylece bıraktı . Battaniyeyi attı üzerinden , ayağa kalktı . Çıplak ayakları soğuk zeminle buluştu . Terliklerini giydi . Ama sonrasında çıkarmaya karar verdi . Banyoya doğru yürüdü . Kambur tutuyordu belini , ellerini sallayarak adeta bir maymun gibi yürüyordu . Belini düzeltti , ellerini iki yanına koydu , kafası dikti . Adeta bir prenses gibi görünüyordu böyle . Koca bir imparatorluğun varisi bir varisi gibi , yerlerin göklerin hakimi bir prenses gibi . Yüzünü yıkadı , kendine baktı , ama çok kısa sürdü bu bakışma . Daha fazlasına cesaret edemedi . Odasına geri döndü , üstünü değiştirdi . Cesartini topladı ve aynanın karşısına geçti . Uzun uzun baktı .
" Ne oldu bana ? " diye sordu aynadan bir cevap beklermişcesine . " Neden yıkıldım ben ? Kimse şimdiye dek bunu başaramamışken nasıl olduda o kız farkında bile olmadan mahvedebildi beni ? " Sustu Sedef . Cevabı bulmuştu , ama bunu söylemeye , kendine itiraf etmeye cesaret edemiyordu . " Acaba ona aşık mı oldum ? " dedi aniden . Bunu söylemenin onu daha fazla mahvedeceğini düşünmüştü ama , çok daha farklı olmuştu , rahatlamıştı . " Aşık olmanın nesi kötü ki ? Beni yarı yolda bırakmadığı sürece sorun yok . O iyi bir insan , çok saf . Kesinlikle beni yarı yolda bırakmazdı . Nasılda komik ! Başka bir evrenden birine aşık oldum . İlgimi hak edecek kişi benden bir evren kadar uzakta. . . " Bunu söylediği an aniden gözleri kapandı Sedef'in , bayıldı . Ruhu yolculuğa çıktı . Gerekli olan , belki de her şeyi düzeltecek en çok onu mutlu edece o yolculuğa. . .
Jale'yi gördü . Hiç hayal ettiği gibi değildi . Değişmişti , daha bir güzelleşmişti . Ne eski , kimsesiz bir evdeydi , ne de her zaman giydiği yırtık , tüllü , siyah elbisesi vardı üzerinde . Belli ki , iyi anlamda büyük değişiklikler olmuştu hayatında . Bunların ne olduğunu , henüz bilmiyordu Sedef , ama elbet öğrenecekti .
Mey'i gördü Jale'nin yanında . Şiddetle tartışıyorlardı . Yüzlerinde mutluluğa dair hiçbir ifade yoktu . Muhtemelen kötü şeyler olmuştu . Tekrar Jale'nin hayatına girmek onda güzel duyguların tekrardan canlanmasına neden olsa da , onu böyle görmek içini paramparça ediyordu .
Jale ellerinde bir kitap tutmuştu . Sedef nerede olsa tanırdı bu kitabı , öyle izi kalmıştı onda . Her şeyi başlatan , ilk başta mutlu , sonrasında onu darmadağın eden kitaptı bu . Eğer kitap elindeyse , her şeyden haberi var demektir , diye düşündü . Peki neden mutsuzdu o zaman ?
Donakalmıştı Jale , öylece kitaba bakıyordu korkuyla . Üstündeki kırmızı yazıları tekrar tekrar okuyordu . Bir nevi zaman kazanıyordu . Düşünmek için , her şeyi sindirebilmek için . Ama bu bile yetmiyordu . Düşünecek , sindirecek çok şey vardı çünkü . Belki de kendini Mey'in kollarına bırakmalıydı , güvenmeliydi ona .
" Hey . " dedi Mey . Jale'nin eline dokundu yavaşca . " İyi misin ? " Mey'in sesinde Jale için huzur vardı. Jale kafasını kaldırarak baktı onun yüzüne . Kırmızı dudakları titriyordu . Çocukluğuna dönmüştü . Kışın kesici soğuğunda dışarıda üşürkenki kadar üşüyordu şimdi . Birinin ona sarılmasına , geçti , demesine ihtiyacı vardı .
" Kesinlikle , değilim . " dedi Jale . " Üşüyorum , çok üşüyorum . Gücüm yetmiyor sanırım . Aslında hiçbir şeye gücüm yetmiyor , eskiden yetiyormuş gibi görünmeye çalışıyordum . Şimdi yapamıyorum . Mahv oluyorum , Mey . Bataklıkta gibiyim , kimsesizim . Yavaş yavaş batıyorum ve beni kurtaracak hiç kimse yok etrafta . "
" Ben varım . " dedi Mey. Gözlerine bakmaya cesaret edemedi. " Hep yanında olmak istedim. Eğer... " Mey konuşamadı, duraksadı.
" Eğer ? " diye yineledi Jale. Merak dolu gözleri Mey'in utangaç tavırlarını süzüyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gözyaşlarımı gizle
Novela JuvenilBirisi lazım bana, beni koruyup kollayacak. Birisi lazım bana, kendimi kötü hissettiğimde sarılacak. Birisi lazım bana, göz yaşlarımı gizleyecek. Onlar sihirli bir bağla bağlandılar birbirilerine, gözyaşlarını gizleyebilmek için...