danger

10; Mantık, kurt ve kalp mahkemesi.

AY MERABA BEN GELDIM HEM DE NE GELDIM YANI OHA

of cok dolu bir bolum sizi bekliyo bence her olaya yorum yapmazsaniz bir daha dangera bolum atmamakla tehdit edeyim sizi de gorun

oha cok ciddi oldu hemen emoji koyyaim da ciddi anlasilmasin😦😦😱😦😦

sizi bolume yollamadan once su basliga dikkat etmenizi istiyorum, basligin gectigi pragrafa geldiginizde, betimleme seven sevmeyen herkesin okumasi gereken bir paragraf oldugu icin okumanizi israr ediyorum cunku taehyungun ic savaslarinin aslinda nasil oldugunu kucuk bir pencereden gorebiliyoruz ve gidisat icin onemli bir durum YANI ORAYI ATLAMAYIP OKUYUN ISTE NIYE BU KADAR UZATTIN MEDU MAL MISIN

inanilmaz karadenizliyim gercekten kendi kendime sinirlenmeyi basariyorum takdire sayan👏👏👏👏👏👏👏

neyse HADI KOSUN OKUYUN BOL BOL YORUM YAPIN COK SEVIYOM SIZI KONSERVE MISIRLARIM😭😭😭💖💖💖💖

+

"Alan ve meslek seçimi, kolay olmadığı gibi zor da değildir" diye başlayan konferans süresince, birkaç gündür olduğu gibi oldukça dalgındım ve bu, zihnimi yoruyordu. Garip bir şekilde okul sıralarından daha sert olan bu sandalyeler üzerinde, büyükçe konferans salonunun sahnesinde harıl harıl öğrencilere bir şeyler anlatan alfayı anlayarak dinlemek inanılmaz zordu. Rahatsız sandalyemin üzerinde birkaç kere kıprandıktan sonra başımı kucağıma eğip üzerimdeki bol ceketin fermuarlarıyla oynamaya başladım sessizce.

Konferansa gelmemişti.

Birkaç gündür, etraftan da duyduğum şekilde derslere çok sık katılmadığı ve başını belaya normalden fazla soktuğu gibi, konferansa gelmediğine şahit olmuştum şimdi. Pekala, herkes kimden bahsettiğimi biliyor olmalıydı. Konu, kafamın içinde, her bir haliyle dönüp dolaşarak keskin pençelerini zihnime geçiren alfaydı. Birkaç gün önce aramızda geçen soğuk tartışma, her ne kadar haklı olduğumu düşünerek ve anın etkisiyle sözlerime yüklenerek bazı davranışlar sergilememe neden olmuş olsa da, onu kırdığımı hissediyordum.

Ben, kimliğini saklamaya çalışan aciz bir omega olarak, herkesin korktuğu ve çoğu kişinin de saygı duyduğu o dominant alfa Jeon Jungkook'un içinde bir yerlerde bir kırgınlığa neden olmuştum sözlerimle.

Bu düşünce, inanılır gibi gelmemişti bana. Onu kırdığım düşüncesi, o heybetli alfanın içinde bir yerleri incittiğim düşüncesi, beni talan etti. Bunu, tartışmamızın ardından birbirlerini deviren günler göstermişti bana açık açık. Normale oranla artan agresifliği, başını belaya sokmaya başlamasına neden olmakla beraber beni görmezden gelmesine neden oluyordu.

Artık gözlerime değdirmekten kaçındığı bakışlarını yakaladığım nadir anlar, harelerindeki acı dalgalanmanın acı tadını almama neden oluyordu.

Bundan ne ben, ne de kurdum hoşlanmıştı. Onun kurdunu, benden her seferinde uzaklaşmaya çalıştığı için yakından hissedemesem de iç güdülerim, Jungkook'un kurdunun Jungkook'a, benden uzak durduğu için acı çektirmesine neden olduğunu söylüyordu. Boş midede oluşan ve insanı berbat hissettiren o bulantı hissi, birkaç gündür gitmiyordu. Kendimi, onu kırdığım ve ardından hiçbir şey söylemediğim için çok kötü hissediyordum.

Uzun düşüncelerimin sonunda da, nihayet bir karar almıştım. Bu kararı alırken, okulun başından beri aramızda gelişen atışmaları bir kenara bırakmak zor olmuştu. Lakin çokça yakınlıkta bulunduğum Jungkook'un, başından beri haz etmediğim bir alfa olması, ondan, onu kırdığım için özür dilemeyeceğim anlamına gelmezdi.