14. Bölüm

134 12 12
                                    


Instagram: thegullbahar
Wattpad: Hanzade14533

Yazım veya mantık hatası varsa lütfen uyarınız...

Saygılar, sevgiler...

İyi okumalar.... 🍂🌹
_____________

Mirzahanın yarım saattir kızmasına karşın Hamza'nın tepkisi sadece alay edip gülmekti. Bu onu daha da çileden çıkarıyor kafasında Hamza'ya neler yaparsa içinin rahatlayacağına bir türlü karar veremiyordu.

Ne yapsa az gelirdi bu sıpaya.

"Kapıyı kilitlemek nedir Hamza?" Dedi yine aynı sinirle.
Hamza gülmekten karnına ağrı girmiş halde "ağam..." dedi ama gülmekten konuşamaması mirzahanı daha da çileden çıkarıyordu.

Yakasından tuttuğu gibi koğuşun duvarına yasladı Hamza'yı. Sinir kırizi geçirmesine ramak kalmıştı.

"Ne dedin de hele bir daha?"

"Ağam.. dedim ki; burda beyimin kurbanlığı var dedim." Mirzahan sinirle Sarstı Hamza'yı. Hala gülüyor olsada biraz sakinleştirmişti bu onu.

"Kime dedin?"

"Ağam askerlerden birine dedimdi... e oda öbürüne demiş..."

"Kes!" Dedi mirzahan hızla. "Kes sesini elimde kalacaksın."

Hamza eğleniyordu kendince. Mirzahan umrunda bile değildi. İstediği kadar kızsındı.

Eğlencelik malzeme varsa Hamza'nın kaçırmayacağını bilmeliydi mirzahan.

Soluyarak bıraktı Hamza'yı geçti kenardaki yatağa oturdu.

Akşam Harun beyin "mirzahanı öyle bir yere kapat ki kimse rahatsız edemesin." Lafına Hamza'nın muzipliği karışınca olan olmuştu.
Mirzahanı almış ahırların oradaki pek kullanılmayan koğuşa kapatmış, bir de nöbetçiye "burada Harun beyimin boğası vardır aman ha yaklaşmayın." Diye de tembih ettiydi.
Mirzahan da gece abdest ihtiyacı için kapıyı açmaya çalışınca olan olmuş nöbetçiler kapıyı açmaya değil de boğanın ne kadar büyük olduğu hakkında tahminler yapmaya akıl yormuşlardı..

E tabii olay dallanmış budaklanmış dilden dile bu koca boğanın namı yürümüş, askerler akşama ziyafet var diye sevinçlerinden çaktırmadan birbirlerine 'koca boğa' dan bahsetmişlerdi...

Bir an aklına gelenle sıçradı yerinden mirzahan "İdris beyim duymuşumdur?"
"Dua et de hünkarımız duymamış olsun ağam." Dedi Hamza.

Hala sırıtıyordu.

'La havleee' çekerek sarığını taktı kafasına, eğildi yavaş hareketlerle çizmesini bağladı. 

Kalkacağı sırada dışarıdan Hamza'ya seslendi askerler
"Hamza ağam yardıma ihtiyaç var mıdııır?"
Bir kaç saniye bakılmadan sonra mirzahan da dayanamadı ve birlikte gülmeye başladılar.

Anlaşılan dışarıda merakla Hamza'nın zararsız çıkmasını bekliyorlardı.

Acelesi vardı mirzahanın oyunlarla uğraşacak hali yoktu şimdilik. Ama ilerinde görürdü Hamza bir kenara yazılmıştı bu mirzahanın kafasında...

Gülbahar HatunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin