Kahraman bakış açısı
Rus bizi görür görmez ayağa kalktı. Eli tam silaha gidiyordu ki Robin öne çıkıp konuştu.Robin: Ступать осторожно. Ступать осторожно.
Rus: Вы кто такие?
Robin: Серебряный кот. Серебряный кот.
Rus: Я не понимаю.Robin bize bakıp tekrar Rus'a döndü.
Robin: Китай?
Rus silahı çıkartırken Steve bağırarak ona koştu. Kavga etmeye başladılar. Tam gücümü kullanacaktım ki Steve adamın kafasına vurup onu bayılmıştı. Daha doğrusu masaya çarptıktan sonra bayılmıştı.
Dustin: Dostum! Başardın! Bir kavga kazandın!
Dustin'e ciddi misin der gibi gibi bakıyordum. Şu an tek düşündüğü şey bu muydu?
Dustin: Ne? Öyle ama.
Steve'e döndüm.
Lexi: İyi misin?
Steve: İyiyim.Nefes nefese kalmıştı. Dustin Rus'un yanına eğilip Rus'un kartını aldı.
Erica: Ne yapıyorsun?
Dustin: Çıkış biletimizi alıyorum.
Erica: Onca yolu geri yürümek mi istiyorsun?
Dustin: Biraz kalıp dinlenebiliriz, belki piknik falan yaparız.
Erica: Piknik mi? Buraya radyo için geldik.
Dustin: Bu plan daha iyi. Steve'in Rus dövebileceğini bilseydim planı baştan böyle yapardık.Etrafıma baktığımda Robin yoktu. Robin yoktu ulan. Robin birden çıktı.
Robin: Çocuklar. Orada bir şey var.
Yukarı çıktık. Sessizce içeri girdik ve pencereden bakmaya başladık.
Steve: Vay canına!
Bir makine vardı. Baya büyük bir makine. Prometyum'u o makineye koyuyorlardı. Bir yeri açmaya çalışıyorlardı. Açmaya çalıştıkları yeri ne yapacaklardı?
İlahi bakış açısı
Nancy, Jonathan ve çocuklar hastaneye gelmişlerdi. Tam gireceklerdi ki kadın onları durdurdu.K: Pardon! Nereye gidiyorsunuz?
Nancy: Tekrar büyükannemi ziyaret edecektim. Bunlar... Benim ailem.
Lucas: Geniş.
K: Kim oldukları umrumda değil. Kuralları biliyorsun. Bir seferde iki ziyaretçi girebilir.
Nancy: Evet ama...
K: İki.-
Nancy ve Jonathan asansöre binmişti. Sessizdi. Nancy bu sessizliği bozdu.
Nancy: Biliyorsun, dün söylediğim şeylerde ciddi değildim.
Jonathan: Biliyorum.
Nancy: O şerefsizlere benzediğini düşünmüyorum. Ben sadece...
Jonathan: Sinirli miydin? Ben de hatalıydım. Kafanı meşgul etmesin.
Nancy: Etmez.Çıktıkları kata geldiler, asansörden çıkıp gittiler.
-
Mike otomattan yiyecek alıyordu daha doğrusu alamıyordu. Yiyecek takılmıştı.
Mike: Hadi ama bok çuvalı!
Mike ve Lucas otomata vururken yiyecekler direkt olarak çıktı. Eleven gücünü kullanmıştı.
Mike: Teşekkürler.
Lucas ve Mike eğilip abur cuburları almaya başladı.
Lucas: Dostum, bence oydu.
Mike: O neydi?
Lucas: Zeytin dalı.
Mike: Ne?
Lucas: Aman tanrım. Umutsuz vakasın. Tamam, Max'in dikkatini dağıtıp sana fırsat yaratırım. Onunla konuş. Tamam mı?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Why me?
Fanfic𔘓 Steve Harrington | Angst ⇘ Ailesi 5 yaşındayken gözleri önünde öldürülmüş ve bir denek olarak kullanılmaya başlanmıştı. Dr. Martin Brenner küçük kıza binlerce deney yapmıştı. Sadece ona değil onunla beraber, Dr. Martin Brenner'ın kaçı...