10.Bölüm

751 85 41
                                    

Önceki bölümü atlamayın lütfen...

'İki genç, yere uzanmış, yıldızlarla bezenmiş gökyüzünü izliyordu. Elleri birbirine kenetliydi. Başını çevirip, yanındaki sevgilisine baktı. Yıldızlara dalıp gitmiş gibiydi. Bir süre izledi sevdiği yüzü. Daha sonra başını gökyüzüne çevirdi. Diğer yıldızlardan daha parlak olan bir yıldız vardı gökyüzünde. Sağ elini kaldırdı ve yıldızı gösterdi sevgilisine.

"Bak şu yıldızı görüyor musun?" diye sordu. Sevgilisine Özgür, gösterdiği yere doğru baktı ama göremedi.

"Hangi yıldız? Bir sürü yıldız var. Göremiyorum." dedi hâlâ gözleriyle yıldızı ararken. Semih, gülümsedi ve cevap verdi. Eliyle işaret ediyordu yine.

"Bak en parlak ve büyük olan." dedi. Özgür, yaklaşık bir iki dakika sonra buldu yıldızı.

"Hah evet şimdi gördüm. Ne olmuş ona?" diye sordu. Semih, yıldıza bakarken konuştu.

"Eğer senden önce ölürsem, o yıldız olup geri döneceğim ve seni bulacağım. Seni hep oradan izleyeceğim." dedi. Özgür, başını Semih'e çevirdi.

"Böyle şeyler deme. Ölümden bahsetme." dedi kızar gibi. Semih, gülümseyerek baktı sevgilisine.

"Hayat bu. Belli olmaz ki." dedi. Özgür'de Semih'e döndü ve cevap verdi.

"Evet hayat bu. Belli olmaz. Bu yüzden bir daha ölüm deme." dedi ve titrek bir nefes verdi. "Sen ölümden bahsedince kalbim acıyor." diye ekledi. Semih, sevgilisine yaklaşıp dudağına öpücük bıraktı.

"Tamam yavrum. Bir daha ölümden bahsetmek yok." dedi ve başını sevgilisinin omuzuna dayayıp, yıldızları izlemeye devam etti.'

***

Yine kalbimde hissettiğim sızıyla gözlerimi açtım. Etraf karanlıktı. Muhtemelen yine geceydi. Birkaç kez derin nefes aldım. Bu acıya katlanamıyordum artık.

Biraz kendime gelince, telefonumu aldım ve saate baktım. Yine gece üçü gösteriyordu. Sürekli aynı saatte ve aynı nedenden dolayı uyanıyordum. Yutkunmak istedim ama boğazım kurumuştu.

Yatağımdan kalktım ve mutfağa ilerledim. Odamın olduğu koridoru geçtim ve hemen soldaki kapıdan içeri girdim. Dolaptan soğuk bir su çıkardım. Raftan da büyük bir bardak alıp su doldurdum. İçimin ateşini anca söndürürdü.

Suyu doldurduktan sonra odama geçtim elimde bardakla. Birkaç yudum içtim soğuk sudan. İyi gelmişti. Uykum kaçtığı için, odamda bulunan balkona çıktım. Havalar sıcaktı bu ara ama geceleri biraz serin oluyordu. Bu gece de serin sayılırdı.

Odamın balkonunda duran tabureye oturdum ve kollarımı denizliğe koydum. Başımı da kollarımın üstüne bıraktım ve gökyüzünü izlemeye başladım. Rüyamdaki gibiydi gökyüzü. Yıldızlar süslüyordu gökyüzünü.

Gökyüzünü izlerken, aklıma nedensizce bugün klinikteki anlar düştü zihnime. Doktor Özgür çok tanıdık geliyordu. Gözleri, kokusu, bakışları, konuşması, mimikleri... Sanki her ayrıntısıyla tanıdığım biriydi.

Gözlerimi kapattım. Konsantre olarak düşünmeye çalıştım. Ama olmadı. Yapamıyordum. Tanımadığımı biliyordum. Aynı zamanda da uzun zamandır tanıyor gibiydim. Kafayı yiyecek raddeye gelmiştim. Artık diğer seansın gelmesini daha sabırsız bir şekilde bekliyordum.

Her şey daha netleşmiştir umarım artık 👀

Yorumlarınızı bekliyorum 🌸

PAIN IN MY HEART (BxB)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin