PAIN IN MY HEART (BxB)

12.Bölüm

Önceki bölümü atlamayın lütfen...

"Buyurun Haktan bey. Bir sorun yoktur umarım." dedim kapıdan giren bedene. Başını olumsuz bir şekilde sallayıp, karşımdaki koltuğa oturdu.

"Bilmiyorum." dedi ve ellerini saçlarından geçirdi. Biraz gergin gibi bir hali vardı. Davranışlarını okuduğum kadarıyla böyleydi.

"Anlatmak ister misiniz neler olduğunu?" diye sordum. Başıyla onayladı. Önündeki sehpada bulunan cam şişeyi açtı ve büyük bardağa su doldurup, biraz içti.

"Şimdi anlatabilirim." deyince,  zaten onda olan dikkatim, tamamen üzerinde yoğunlaştı.

"Dün gece bir rüya gördüm." diye başladı anlatmaya. Bir rüya yüzünden mi bu hale gelmişti?

"Aslında bu giriş pek olmadı. Nereden başlanır bilemiyorum o kadar karışık bir durum ki..." dedi ve derin bir nefes alıp verdi.

"Ben küçüklüğümden beri bir şeyler görüyorum. Yani nasıl desem? Zihnimde bazı görüntüler beliriyor. Oraya daha önce gitmediğimi biliyorum ama daha önce gördüğüme eminim. Mesela geçen arkadaşımla bir yere gittik. Oraya daha önce gitmediğime eminim. Ama sanki daha önce oraya gitmiştim. Orada gezmiş, oradaki otelde kalmıştım. Kokusu bile o kadar tanıdıktı ki." dedi. Bunu geçenki gelişinde anlatmıştı ama bu kadar üzerinde durmamıştı.

"Şu zihninizde gördüğünüz görüntülerden bahseder misiniz biraz?" diye sorduğumda, yutkunduğunu gördüm. Hafif çıkık duran adem elması, belirgin bir şekilde hareket etmişti.

"Şey, bunu anlatmak biraz zor aslında. Muhtemelen bana deli dersiniz." dedi. Onu anlamaya çalışıyordum ama o kadar zordu ki anlamak. Kapalı bir kutu gibiydi.

"İsterseniz önce bir anlatın. Ona da o zaman karar veririz." dedim. Başıyla onayladı ve bir daha su içti.

"İki genç erkek var." dedi ve sesli bir şekilde nefes verdi. İç çeker gibi. "Sürekli onları görüyorum. Zihnimdeler hep." dedi ve alnını ovaladı. "Çok mutlular. Sanırım sevgililer." dediğinde konuşma daha da ilgimi çekmeye başladı. Eşcinsel bir çif vardı hayalinde. Gözleri, odada bir yere takıldı. Arkamdaki dolabın üstünde duran fotoğrafa bakmaya başladı dikkatle. Semih'in fotoğrafı...

"O kim? Onu tanıyor musunuz?" diye sordu. Gözleri dolmuştu. Yüzünde çok farklı bir ifade vardı ama çözemiyordum.

"Eski bir arkadaşım. Neden sordunuz?" dedim merakla. Gözleri şokla açıldı.

"Özgür..." diye fısıldadı kendi kendine. Sağ eli kalbine gittiğinde, yine kalbi sızlamaya başlamıştı anlaşılan. Hızla yerimden kalktım.

"Haktan bey iyi misiniz? Neyiniz var?" dedim ama beni durdurmak ister gibi kaldırdı elini. Hızlı hızlı nefesler alıyordu. Birkaç dakika durdu o şekilde.

"Gitmem gerekiyor." dedi ve benim bir şey dememi beklemeden çıktı gitti odadan. Ne olmuştu ki birdenbire?

Haktan'a ne oluyor sizce?

Yorumlarınızı bekliyorum 🍀