Bir Gecede Hayatı Kayanlar

Bölüm 8 (Travma)

Kararsızlığım ve şüpheli hallerim yine kendini belli etsede ben çok inatçı biriydim.

Ne zaman dalıp gittiğimi bilmiyordum fakat bildiğim bir şey vardı, o da düşündüklerimi şu an için umuta söylemeyecek olsamda bu durumu asla görmezden gelmeyeceğimdi.

******

Bir süre sonra halâ korkudan hızla alıp verdiğim nefes yorganın altındaki havayı tüketmeye başladığını hissettiğimde, beni koruyamayacağını bildiğim halde altına saklandığım yorganı istemeyerektende olsa yavaş ve narince aşşağı doğru çektim.

Yorganı çekmemle beraber yüzüme çarpan hava ile derin bir nefes aldım, yatakta rahat bir pozisyona geçtim ve korkumuda altında saklandığım yorganın içinde bıraktım.

Göz kapaklarımın ağırlaştığını hissettiğimde yeşil gözlerimi tavandaki renli yıldızlara dikip uyumak için gözlerimi kapattım.

******

- Dede, Anneanne!
-Ne oldu bizim prensesimize?
- Kötü ağaç gökkuşağını esir aldı, baksanıza yanıma gelmesine izin vermiyor...
-Ah benim prensesim üzüldüğün şeye bak, süper dede masum gökkuşağını kötü ağaçtan hemen kurtaracak!
-Yuppiyy , yaşasın süper dedee
-Evet, yaşasın süper dede. Fısıldayarak Ahmet lütfen dikkat et ilaçlarını içtikten sonra alsaydın uçurtmayı.
-Merak etme hülya, gökkuşağını kurtaralım hemen içeceğim değilmi prenses?
-Evett
-Peki hızlı ol lütfen ilaç saatini aksatınca ne olduğunu biliyorsun.
-Tamam dedimya hülya.

******

-İşte gökkuşağı artık esir değil özgür.
-(Sevinçle) kuş gibi...
-Evet İzem'im, hadi Ahmet in artıkta ilaçlarını iç.
-Tamam Hülya'm (dal kırılma sesi) ahhhhh!!!!
-Ahmettt
-Dedee
-Ahmet sakın bırakma beni!
-Hülya...
-Ambülanss i-izem te-tel (nefes alamama) i-içerde
-Anneanne nefes al ver! Dede uyan başından gelen kırmızı sıvı senin gibi beyazlar içinde olan bir meleğe yakışmıyor. Uyanınn

Hayıırrr!!!

(235 kelime)