Aşk'ın Kalpteki Yeri & CEHENNEM

11.BÖLÜM:ANLAMSIZLIK..

Karanlıktan tüm korkularımı beslediği için korkuyordum. Huzursuz ediciydi. Fazlasıyla..

Sanırım fazla heyecanlanmıştım. Bugün sahne alacaktık. Bir hafta boyunca sadece bu gösteri için zaman harcamıştım.

Baran değişik bir çocuktu.

Baran beyin isteği üzerine kareografiye bir kaç figür daha eklenmişti.

Dans biraz seksileşmişti.

Kostümü de o seçmişti. Hala neden onun seçtiğini anlamış değilim.

Saat 9'a geliyordu.

Sadece on dakikamız kalmıştı. Güneş erkenden karanlığa çekilmiş, ay sahnedeki yerini almıştı.

Deri eteği, beyaz gömleği eteğime sokup giydikten sonra saçlarımı hallettim. Dalgalı saçlarımı şimdilik topladım.

Açık alan neredeyse tıklım tıklım dolmuştu.

"Heyecanlanmış olamazsın."Baran dar siyah jean ve beyaz dar bir kaç düğmesi açık gömlek giymişti.

"Heyecanlı değilim zaten." Koyu mor ruju sürdükten sonra gözlerime rimel ve eyeliner sürdüm.

Kostüm odası çok küçüktü ve herkes koşturmaca içindeydi. Bir kaç kişi ısınırken bazıları üzerlerini değiştiriyorlardı. Bir kaçıda müzik aletlerini akort ediyordu.

"Kostüm tam olarak böyle değildi." Gözleriyle göğüslerimi işaret etmişti.

Siyah südyenin açıkta kalması gerekiyordu ama ben kapatmıştım.

Cevap vermeyerek önüme döndüm.

Kulaklarıma dolan yüksek sesteki alkışlamalarla saçımı açarak odadan çıktım.

Grup sevinçle önüzden geçmişti. Derin nefes alarak merdivenleri tırmandık.

Onun arkamda olduğunu bilmek bile.. ne saçmalıyorum ben?

Sahne zifiri karanlıktı. Etraftımız yükselerek devam ediyordu.

Bizans imparatorluğunun meşhur dövüşlerinin yapıldığı gibi bir sahnedeydik.

Ellerimi üzerime sildim.

Sahne ışığı loş bir şekilde aydınlanmıştı. Okulun çoğu gelmişti. Canlar dörtüncü sıradan ayağa kalkarak alkışlamışlardı.

Müzik başlayınca yavaş adımlarla geri geri yürüyerek Baran tam önünde durdum. Kolllarımı arkamdaki boynuna doladım. Başını omzuma bastırdıktan sonra sol kolumu boynundan ayırarak arkasına geçtim. Kollarımı kollarının altından geçirerek yavaşça gövdesinin üzerinde ellerimi harekete geçirdim. Baran kollarımı gövdesinden ayırarak önüne geçmemi sağladı. Ardından kollarıyla kollarımı hareket ettirerek gövdemden aşağıya indirmeye başladı.

O buradaydı. Burak ifadesizce gözlerime bakıyordu. Gözlerimi alarak odaklanmaya çalştım. Kollarımı iki yanıma açarak beni gövdemden tutarak kısa bir süre dödürdü. Ayaklarım yere değince sağ elimi onun büyük sol elinin üzerine yerleştirdim. Birleşik olan ellerimizin altından geçerek aramızdaki mesafeyi açtım. Hala ellerimiz birleşikti. Beni çekerek diğer elimizi de aynı şekilde birleştirdi. Sol bacağımı sağ bacağının arkasına sabitledim. Ellerimizide kenetledikten sonra vücütlarımızı tam anlamıyla birleştirdik.

Gövdemi arkaya yaslayarak başımı geriye attım. Saçlarım yere değerken gözlerim tekrardan ona odaklanmıştı. Çarpıkça gülümsemişti.. Sağ taraftan sol tarafa doğru yavaşça aynı pozisyonda kaymaya başladım. Kollarımız ip gibi düz ve gergindi.