HÜRREM SULTANIN HAYATI

Bölüm 11

LÜTFEN VOTE ATIP YORUM YAZIN

HÜRREM SULTAN

Nigarla göz göze geldiğimizde ikimizde aynı anda aynı şeyi söyledik " noluyor?" Nigar ayağa kalkınca bende ayağa kalktım "gel bi bakalım" dedim ve birlikte odamdan çıktık. Uzun koridorlardan geçerken Hatice sultan ve hafsa sultanla karşılaştık. Hepimiz birbirimize anlamsızca bakarken bir çığlık sesi daha geldi ama bu o kadar yüksek sesli değildi. En önde hafsa sultan olmak üzere hepimiz sesin geldiği yere gitmeye başladık. Sanırım bu çığlıkların sebebi Mahidevran sultandı benim gibi düşünen hatice sultanda "çığlıklar mahidevrandan mı geliyordu?" dedi. Bende fısıltı gibi çıkan sesimle "sanırım" dedim. Mahidevranın odasının önüne geldiğimizde hemen bir cariye soluk soluğa yanımıza geldi ve "Mahidevran sultanımız bebeğini düşürdü" dedi. Hepimiz şok olmuşken şokluğunu atlatan ilk hafsa sultan olmuştu ve "NE!!!" diyerek tepki vermişti. O sırada mahidevranın odasından gelen hafif bir inleme ile hepimizin bakışları kapıya kaydı ve hafsa sultan hepimizden önce davranarak kapıyı açıp içeri girdi. Hemen peşinden Hatice sultan girdi sonrada Nigar ve ben girdik. Mahidevran yatağına uzanmış ve hekim kadın kanlı ellerle cariyelere bir şeyler söylüyordu. Hafsa Sultan hemen hekim kadının yanına gidip Mahidevranın durumunu soraraken Hatice sultanda mahidevranın ellerini tutuyordu. Hafsa sultan konuşma bitince biraz daha rahatlamıştı sonra yanıma gelip "ne kadar az kişi olursa o kadar iyiymiş, siz çıkabilirsiniz "dedi. "Tamam sultanım " diyip çıkmak için kapıya doğru giderken Hafsa sultanın adımı söylemesiyle durup arkama döndüm hafsa sultan bana yakınlaşıp "Şehzade mustafa sana emanet 1 saat kadar onunla ilgilen" dedi. "tabii ki" deyip odadan çıktım. Kapıdaki cariyelerden birine şehzade mustafayı odama getirmesini istedim sonrada nigarla birlikte odama geçmek için uzun koridorlara gittik. 

........................................................................................................

Bir an önce ne olduğunu öğrenmek istiyordum. Odama gelince içeri girip kapıyı kapatıp kilitledim. Derin nefesler alıp nigara oturmasını söyleyip oturduğu yerin karşısına oturdum. "Anlat Nigar" dedim. Derin bir nefes alıp anlatmaya başladı " Sizin dediğiniz yeri gözlemliyordum kimse yoktu ama sonra biraz uzakta çalılardan kıpırtı sesi geldi. Bende bu sefer oraya doğru gitmeye başladım çalıların arasından bir cariye gördüm sonra konuştuğunu fark ettim biraz daha yakınlaştığımda başka bir cariye daha gördüm bir şeyler konuştukları belliydi ama ne konuştuklarını duyamadığım için biraz daha yakınlaştım sonra gördüğüm ilk cariye 

--- Ona bakarsan sultanda gelmedi, dedi. Sonra öbür cariye eliyle sus işareti yaptı ve bu sefer o konuşmaya başladı 

--- Sessiz olsana yaa, birisi duyarsa biz biteriz hem ben o adamın buraya geleceğinden eminim, dedi. Sonra diğer cariye 

--- Oha adam hakikaten  geldi, dedi. Sonrada eliyle çeşmeyi gösterdi. Sonra cariyeler benim olduğum tarafa doğru koşmaya başladılar bende hemen saraya gittim işte böyle oldu sultanım" dedi. Nigarın anlattıklarını tekrar tekrar düşündüm ama anlam veremedim cariyelerin bahsettiği sultan bendim ama bahsettikleri adam kimdi anlayamamıştım. Hemen Nigara dönüp "Cariyelerin konuşmalarına göre adam gelmiş peki sen adamı gördün mü?"dedim. "Sultanım valla tam göremedim ama gördüğüm kadarıyla adamın arkası dönüktü" dedi. Heyecanla "Adam nasıl görünüyordu?" dedim. Nigar biraz düşünüp "Kumralımsı saçları vardı yaklaşık 1.80 boylarındayı orta kilolu birisiydi" dedi. Nigara tamam deyip onu odamdan yolladım hemen peşinede şehzade mustafa ve bir cariye girdi. Şehzade mustafa gelince cariyeyi yanıma çağırıp şehzade mehmedimi getirmelerini istedim. Şehzade mehmetimde gelince şehzade mustafa onu sevmeye başladı... 

Kapı açılınca içeri bir cariye girdi ve "sultanım şehzade mustafayı almaya geldim" dedi.Başımla onaylayınca cariye şehzade mustafayı alıp gitti bende diğer cariyelere mehmedimi emanet nedip onları yan odaya yolladım ve Nigarın anlattıklarını düşündüm. "Kumralımsı saçları vardı 1.80 boylarındaydı orta kilolu birisiydi" aklımda bu cümle yankı  yaparken bir hışımla ayağa fırladım ve hemen dolaplarından birini açıp dolabın içindeki defterimi aramaya başladım. Nihayet defteri buldum diye bağıracaekken defteri değildi kağıt parçası buldum üstünde hiç bir şey yazmıyordu bende önemsemeden defteri aramaya devam ettim... Defteri bulmak için resmen tüm dolapları boşaltmıştım ama defter yoktu acaba birisimi almıştı. Kesinlikle birisi almıştı ama neden almıştı ve kim almıştı.  Defteri bulamayacağımı anlayınca geceliğimi giyip kendi uykunun kolları bıraktım...

LÜTFEN VOTE ATIP YORUM YAZIN