Rosé
Çoktan yola koyulmuştuk. Arabada ölüm sessizliği vardı.
Arkada Lisayla hangimiz sorsak diye karar veriyorduk.
Jisoo camdan dışarıya dalmıştı. Jennie ise çoktan yola odaklanmıştı.
Artık içimde kaldı, dayanamıyorum. "Evet Jennie ve Jisoo sizi dinliyoruz".
Jennie 'ne anlatalım' der gibi kaşlarını kaldırdı. Jisoo'da hemen kafasını camdan çevirip bize döndü.
Lisa " Ayh deli etmeyin bizi. Sevgiliyiz diyin olsun bitsin. Yani her şey belli, zaten ilk gün anlamıştım, birbirinizden hoşlandığınızı".
Jisoo Jennie'ye bakarak, gözleriyle anlaşıyorlardı.
Jisoo "tamam, doğru sevgiliyiz. Dün her şeyi konuşup hallettik. Jennie'ye çok aşığım".
Son cümleyi Jennie'ye, gözleri parlayarak söyledi.
" Hah! Sonunda be! Zaten ben sizin manita olacağınızdan emindim. O potansiyel sizde vardı".
Dördümüzde kahkaha atmıştık.
Kulaklığımı çıkarıp birini Lisa'nın kulağına, öbürünü kendi kulağıma takıp, en sevdiğimiz şarkıyı ( I Was Made For Lovin' You) açtım. Kollarındaki yerimi alinca, kokusuyla mayışmaya başlamıştım bile.
* * *
Yolculuk sonunda bitmişti. Hemen eve girip duş almaya karar verdim. Lisa her ne kadar beraber alalım desede onu reddettim. Trip atıp benden önce girip duşunu almıştı.
Banyoda isim bitince bornozumu giyinip çıktım. Yatakta telefonuyla oyalanan bir Lisa beklemiyordum.
Sanırım hala trip atıyordu. Hiç bakmadı bile.
Yanına yaklaşıp elimle saçlarını okşadım. "Benim sevgilim hala bana trip atıyor".
Cevap vermemeyi seçmişti. Bornozun iplerini biraz daha genişleterek bacaklarımın gözükmesine izin vermiştim.
Gözü kısa süre bacaklarıma kaysada tekrar telefonuna yöneldi.
Eğilip boynuna sulu bir öpücük bıraktım. Öperken elimle, karnını ve göğsüne ufak dokunuşlar bıraktım.
"Gerçekten trip mi atıcaksın".
" Evet, bu arada hiç etkilenmedim".
Yüzümde kendimden emin gülümsemeyle yanında boş olan kısma uzandım ve onu izlemeye başladım.
"Sen etkilenmedim diyorsun ama o öyle demiyor". Penisini göstererek konuştum.
" Rosé sen gerçekten çok fenasın".
Anında üzerime çıkıp pembe dudaklarını benimkilerle buluşturdu. Çok sert öpüyordu.
Öpüşümüz gittikçe derinleşirken elleriyle vücudumun her bir yerini yakıyordu.
"Mmhh Lisa, çok güzelsin".
Dudaklarımdan ayrılıp konuştu. "Biliyorum hayatım".
Yatakta olabildiğince hızı bir şekilde beni doğrultup bornozumdan kurtuldu. Şuan karşısında çırılçıplağım.
Yavaşça üzerimde yerini alırken sanki mücevher görmüş gibi bakıyordu her yerime.
Dudaklarıno boynuma bastırıp, beni kendine ait olduğunu bir kere daha hatırlatmak ister gibi izler bırakıyordu ve bu beni çok mutlu ediyordu. Yapabildiğim tek şey alt dudağımı ısırıp inlemek.
![](https://img.wattpad.com/cover/316663648-288-k58593.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My Dream ~Chaelisa~ (G!P)
FanfictionYine gittin sevgilim. Sözünde durmadın. Şimdi yapayalnız ağlıyorum. Yastığına sarılarak uyuyorum. Kokunu özlediğimi söylemiş miydim?