Eleven

169 10 32
                                    

Lisa

Yemek hazırlama işini bitirdikten sonra, üstümü değiştirmek için odama ilerledim.

Jennie ve Kişi o'da gelecek. Bugün herkesin her şeyi öğrenmesini istiyorum.

Zil sesini duyduğumda düşüncelerimi bir kenara bırakıp kapıya doğru yöneldim.

"Hellooo"

Beklediğim üçlü gelmişti.

Jennie ve Rosé'ye bakılırsa çok mutlulardı. Ama Jisoo çok üzgün görünüyor. Çok kötü hissediyorum. Keşke hiç gitmeseydim doktora, en azından habersiz mutlu bir şekilde yaşayacaktım şuanımı.

"Merhaba".

Olabildiğince gülümsemeye çalıştım.

Hepsi içeri geçtikten sonra, tek tek sarıldım. Sanki son kezmiş gibi.

Rosé hiç vakit kaybetmeden dudaklarıma minik öpücük bıraktı.

Jennie " Aha yine başladılar yıyım E'ye, isterseniz biz kalkalım".

Bu dediğine dördümüzde kıkırdamıştık.

"E hadi yemeğe geçelim". Elimle masayı gösterirken konuştum.

" Ooo sevgilim ne kadar hamaratmışta haberim yokmuş".

Yemek yerken hep Rosé'yi izliyordum. Dolgun dudakları, ince parmakları, fındık burnu, mükemmel gözleri, sapsarı saçları...

"Lisa bugün ki evrak işlerini hallettin mi?".

" Şey e-evet".

Jisoo boş boş gözlerime bakarken şakacı tonumla konuştum.

"Jisoo kalk bakalım, benimle mutfağa gel ve tatlıyı getirmeme yardımcı ol. Çok sıkılmış gibi etrafı izliyorsun".

Hiç itiraz etmeden ayaklandı.

Kolundan çekiştire çekiştire mutfağa çektim.

" Unnie şu üzüntünü bırakır mısın?".

"Ama Lalisa ağlamak istiyorum. Seni kaybetmek istemiyorum. Ve içerdekiler bundan habersizce kahkaha atıyorlar. Çok üzülecekler".

Yavaşça başımı aşağı yukarı saklamıştım.

" Evet, bence söylemeyelim".

Jisoo tam reddedecekken ondan önce tekrar konuştum.

"Unnie bir düşünsene, sen bu hale gelmişken Rosé nasıl olur. Bari son anlarımızı güzel geçirelim. Yoksa son anlarımda ağlamaktan başka bir şey yapamayacağız. Lütfen, lütfen".

Parmakalarıyla başını ovmaya başladı. Yorgundu.

" Lisa ama Rosé'nin bunu bilmesi gerekiyor".

"Hayır unnie lütfen. Senden son isteğim bu. Rosé öğrenmeyecek".

Hiç ona söz hakkı tanımadan tatlıları alıp tekrar masaya geçtim.

" Rosé bebeğim, en sevdiğin tatlıyı yaptım".

Jisoo arkamdan sahte bir gülümseme takınarak geldi.

"Seni ellerimle besleyeceğim".

Çatalımı tatlıya batırıp koca bir lokma hazırladım.

" Lisa bu koca-"

Direkt ağzına tıkıştırdım.

"Ağzın doluyken çok tatlı oluyorsun".

Jennie "yemekten sonra uno oynayalım ne dersiniz?"

Hep bir ağızdan "olur".

                             *      *     *

My Dream ~Chaelisa~ (G!P) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin