altı

1.7K 125 33
                                    

Oy sınırı 50 yorum sınırı 20'dir.

  Evine geldiğimizde içeriye tam incelemeye çalışırken annesi olarak düşündüğüm kadın gelmişti.

-Merhaba kızım Çağrı'nın arkadaşı olmalısın sen?
Çağrı:
-Evet kız arkadaşım annecim.
Zeyno:
-Yani kız olarak arkadaş sevgili değiliz.

Birden panik yapmıştım.

-Anladım zaten merak etme canım siz geçin içeri geliyorum.

Biz koltuklara oturduğumuzda Çağrı'nın bana sırıttığını görmüştüm.
-Ne gülüyorsun ya?
-Çok komiksin Zeyno.
-Ne var? Yanlış anlasın istemedim.
-Merak etme zaten annemler hala beni Hazal ile sevgili biliyor.

Gerilmiştim söylediği şeyle.

-He pardon bilmiyordum.
-Sorun yok hem sende ağzından kaçırmazsan iyi olur değil mi?
-Arkadaşız biliyorsun.

İçeri annesi girdiğinde bana dönüp;
-Sormadım ama aç mısın?
-Yok aç değilim ben teşekkürler.
-Annecim Hazal da gelicek biliyorsun değil mi?
Çağrı:
-Hazal mı ne alaka?
-1 saat önce aradı senin haberin varmış. Hatta arkadaşının geliceğini de biliyor.

Bu kız ne yapmaya çalışıyordu anlamıyordum cidden. 

—————

Annesi yanımızdan ayrıldığında Çağrı bana dönüp;
-Sen yaptın değil mi?
-Neyi?
-O kızı sen çağırdın. Bilerek yapıyorsun şu an.
-Saçmalama Çağrı neden yapayım bunu?
-Ne bileyim hemen benden kurtulmak istiyor gibisin.
-Ne diyorsun ya? Cidden anlam veremiyorum hem sabah dedim sizin ilişkiniz beni ilgilendirmez.

O sırada kapı çaldığında ayağa kalkmıştı.

İçeri Hazal'ın girmesiyle sahte bir şekilde gülümsemişti.

Hazal:
-Ben geldim sevgilim.
-Hoş geldin. Zeyno'da tam kalkıyordu.

Ne diyordu böyle? Ona dönüp;
-Ne kalkması Çağrı?
-Evet Çağrı'cım arkadaşına ayıp oluyor daha yeni geldi. Hem çok güzel tatlı var oturun getiriyorum.

Annesi yanımızdan gittikten sonra Çağrı Hazal'a dönüp;
-Ne işin var burada?
Hazal:
-Aa olmuyor ama Çağrı. Annen bizi sevgili biliyor. Yanında dursam iyi olacak bence. Ne dersin? Hem sen Zeyno'yu göndersene.
Zeyno:
-Ne diyorsun be!

Çağrı kolumdan tutup bir odaya çıkarmıştı beni. Büyük ihtimal kendi odasıydı.

-Orada bilerek öyle dedim. Yanlış anlama sakın.
-Neden ama? Bir sorun mu var?
-Sence yok mu? Hazal geldi.
-Niye söylemiyorsun ki annene gerçeği?
-Söyleyemem şu anlık.

Aşağıdan annesinin sesini duymamızla inmiştik.

-Neredeydiniz çocuklar? Hazal tek kalmış burada.
Hazal:
-Valla bunlar hep böyle okulda da.

İmalı bir şekilde söylediği şeye sadece gülmüştüm.

Çağrı:
-Neyse yiyelim sonra da biz Zeyno ile ödev yapmaya geçeriz.
Hazal:
-Ne ödevi Çağrı? Benim neden haberim yok?
-Bize ayrı verdi hoca hem ben sana anlatırım sonra.

Nesrin:
-Ee çocuklar nasılsınız? Sormadım kızım senin adın neydi?
Zeyno:
-Zeyno ismim.
-Memnun oldum Zeyno'cum bende Nesrin. İlişkilerini biliyorsundur diye düşünüyorum.
-Ş-Şey evet biliyorum.
-Çok tatlı değiller mi ya? Gerçekten kaç yıllık sevgililer lise aşkı bu olsa gerek.

İstemsiz ben elimi sıkarken kadının sorduğu soruyla durmuştum.

-Senin sevgilin var mı kızım?

Tam cevap verecekken Hazal öne atılıp;
-Evet var. İsmi de Ali.

Gözlerimi kocaman açıp;
-Ne!
Nesrin:
-Söylememesi mi gerekiyordu? Ben duymadım sayın çocuklar.
Çağrı:
-Evet annecim söylediği saçma boş yapıyor.
-Ne demek o ya? Biraz kibar konuşur musun oğlum?
-Benim canım sıkıldı ya zaten yorgunum biz ödeve geçsek?
Zeyno:
-Bana uyar.

Hazal bilerek Çağrı'ya sıkı sıkı sarılıp çıkmıştı evden. Biz Çağrı'nın odasına girdiğimizde Çağrı bana dönüp;
-Özür dilerim onun adına. Ali neydi birden?
-Tabi saçmalıktı ama hiç değilse Ali dedi boş ver.
-Nasıl ya? Hiç değilse mi? Ali senin kardeşin gibi değil miydi? Yoksa bir şeyler mi hissedi-
-Oha cidden! Sadece belki Ege ya da Berk diyecek diye korktum. Ali demesi yine iyi. Tanımıyor sonuçta onu annen.
-Demese daha iyiydi sevgilim yok der geçerdin. Şimdi yakında onu da çağırır bak yazıyorum.

Tam o sırada kapı tıklatılmıştı. İçeri annesi girmişti.

-Rahatsız ediyorum çocuklar ama bir şey söyleyecektim. Daha demin Hazal çıkmadan önce söyledi. Hep birlikte yemek yiyelim istiyor.
Zeyno:
-Nasıl yani?
-İşte Hazal,Çağrı,ben sonra sen babası isterse gelebilir bir de işte senin sevgilin Ali.

Dediği şeyle Çağrı birden annesinin yanına gidip;
-O iyice saçmalamış anne çıkar mısın odamdan?
-Çağrı bir sakin olur musun? Kız teklif etti kırmak istemedim. Yani tabi kızım sana da sorayım sevgilin de uygunsa gelebilir misiniz?
Çağrı:
-Uygun falan değ-
Zeyno:
-Uygun uygun geliriz.
Nesrin:
-Çok sevinirim yarın akşam buluşuruz o zaman canım hadi size iyi çalışmalar.

Yanımızdan gittiğinde Çağrı bana şokla bakıyordu.

-Ne var ya? Niye dik dik bakıyorsun?
-Şu an anlam veremiyorum. Neden bunu kabul ettin? Daha doğrusu bu yalanı neden doğruladın? Şu an Hazal'ın istediği şeyi yapıyorsun.
-Ne isteği ya? Hem bana ne düşüncelerinden onun.
-Planını uyguluyor işte.
-Ne planı?
-Anlamadın mı gerçekten? Beni kıskanıyor daha doğrusu seninle olmam onun zoruna gitti.
-B-Biz ne alaka ki? Yani arkadaşız zaten.
-Evet öyle ama o kıskanıyor belli. Şimdi de planını uyguladığını düşünüyor.
-Ali zaten onu ilgilendirmez ki?
-Gerçekten ben mi sadece sorun olarak buluyorum anlamadım.
-Benlik cidden sorun yok gider Ali'ye açıklarım o da gayet kabul eder.

Göz devirip;
-Eder eder kaçırmaz.
-Ne dedin sen?
-Eder diyorum Zeyno.
-Hem ne bu tribin senin? Asıl sen yalanı doğruluyorsun. O kızla sevgili değilsin ve annene öyle tanıtıyorsun. Yani bir de annen de gerçekten gelini olarak düşünüyor herhalde anlamadım.
-O biraz karışık öyle bilmeleri gerek.
-Karışmayacağım ama lütfen sende bana laf atma. Bak ben sahte kız arkadaşının dediğine uyacağım sen de uy.

Evett biraz geç attım kusura bakmayın işlerim vardı umarım beğenmişsinizdir.

Madrigal-Seni Dert Etmeler

yaralarını ben sarayım||zeyçağ🤍Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin