13.

251 30 50
                                    

"Off, ne yapsak?" Karşında sonra yarım saattir oflayan Yaku'ya baktım. "Çok ergence olacak ama doğruluk mu cesaretlilik mi oynayalım mı?" Lev'in sözlerine kafa salladım.

Lev, içtiği sodanın şişesini ortaya koydu. Hepimiz etrafında toplandık, "Eveet Yaku, Hinata'ya soruyor." dedi. Cesaret dersem, Yaku onu öpmeni falan isterdi. "Doğruluk." dedim. "Buradan kimin sana çıkma teklifi etmesini isterdin?"

Lev, Yaku ile sevgilidi. Atsumu, Sakusa ile... Osamu, Suna ile. Bokuto'nun Akaashi'si vardı. Kuroo da, Kuroo'ydu işte. Kenma'yla ise daha yakındık. "Kenma." dedim. Yaku gülümseyip, "Bayağı düşündün." dedi, Kenma ise kısa bir bakış atıp geri döndü. Çevirdim, "Kuroo, Lev'e soruyor." dedim. Lev sormasına izin vermeden, "Cesaret, korkanın çocuğu olmaz." dedi.

Kuroo bir süre duraksayıp, "Aklıma hiçbir şey gelmedi. Ama sana tarçın yedirip Sinan engin taklidi yaptırmak komik olur." dedi ve mutfağa ilerledi. Bir kaşık tarçınla döndüğünde, telefonumu açtım ve kayıt almaya başladım. Lev ilk tarçını yutmadan ağzından tuttu, yüzünü ekşitti. "Bak, sana bir küfür ederim. Sana bir küfür ederim, nefes alamazsın." Hem konuşuyor, hem tarçını  püskürtüyordu.

Suna gülerken yere yatmış, parkeyi yumruklayıp tekmelemeye başlamıştı. Lev yeri sildikten sonra çevirdi. "Yine Hinata'ya soruyorlar, soran ise Suna." Suna sırıtmaya başladı, kısık olan gözlerini daha da kıstı. "Doğruluk." dedim.

"Birinden hoşlanacağın tipi söylesene." dedi. "Kızlarda mı, erkeklerde mi?" Sorumu beklemiyor olacaktı ki bir anda kaşları havalandı, sonrasında bozuntuya vermeden devam etti. "Erkekler."

Derin bir nefes aldım. "Kız deseydin, bir cevap veremeyebilirdim. Erkeklerde... Kibar biri, daha önce sevgi dilimin zaman geçirmek olduğunu öğrenmiştim, yani zaman geçirebilecek biri. Dış görünüş olarak, benden uzun olsa yeter sanırım?"

Etrafa döndüğümde Yaku bile susmuştu. Yanlış bir şey mi söyledim, diye Kenma'ya döndüm. Kaşları havada bana bakıyordu. Elini doğrulttu. "Yani, erkeklerden hoşlanıyorsun..." Kenma'nın homofobik olmadığını biliyorum, ama bazı insanlar vardır. Bilirsiniz, kanka benden de mi hoşlanacaksın haha?

Onayladığımı belirten bir mırıltı çıkardım. "İyiymiş." dedi. Zahmetli geçen bir oyunun ardından, ikimiz de eve yürüyorduk. Kenma maskr takıyordu, tanınmamak için. Aynısını ben de yapıyordum, normalde arabayla gelirdik ama yürümek istedik. Hafif bir esinti gelmesiyle, üstüme hiçbir şey almadığımı fark ettim ve ellerimi birbirine sürttüm.

"Üşüyor musun?" Kenma'nın sözüne "Birazcık." diye yanıt verdim. Elini kaldırıp avcunu uzattı, ilk ne yaptığını anlamasam da elini sallayınca tuttum. Kendi elini ve benim elimi ceketine soktu. Gülümseyip kafamı başına koydum. Geri çekilir sanıyordum, en azından eşcinsel olduğumu öğrendikten sonra. Ama çekilmedi, aksine kafasını çevirip saçımı öptü.

"Benden çekinmiyorsun." dedim. Kaşlarını çatıp, yüzüme baktı. "Çekinmem mi gerekiyor? Hm? Neden?" Ayakkabılarıma bakıp, sorusuna cevap verdim. "Çünkü ben eşcinselim? Çekinmen çok normal olur." Birkaç saniye duraksayıp, bana baktı. "Dalga mı geçiyorsun?" dedi. Kafamı iki yana salladım.

Bir şey demedi yanımızda kalan parka ilerledi ve salıncağa oturdu. Yanındaki salıncağa oturacaktım ki bileğimi tuttu. Beni kendi önüne getirip, kollarımun altından havaya kaldırdı. DURUM GÜNCELLEMESİ: ŞUAN KUCAĞINDA OTURUYORUM. KUCAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAK AAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAخيجصجلوؤعضوبةرنةش٨ص

Pardon arkadaşlar, heyecandan dil değiştirmişim. Merak etmeyin, sadece random var. Kenma'nın sesiyle gerçekliğe tekrar döndüm. Elini saçımdan geçirdi ve yüzünü yaklaştırdı. Nefesi titrerken, "Sence senden çekiniyor gibi mi duruyorum?" dedi. Kafamı iki yana salladım, "Güzel." deyip sallanmaya başladı.

Homemates (Kenhina)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin