Lalisa, lütfen beni kurtar!Jane?
Canım yanıyor, bana dokunmasını istemiyorum.
Karanlık. Çok fazla karanlık. Onu göremiyorum.
Lalisa, yalvarırım kurtar beni! Korkuyorum!
Yolumu bulamıyorum!
Jane... Ben kendimi bile kurtaramadım.
Tanrım... Bilmiyorum. Nasıl kurtarılır bir çocukluk?
Koşuyorum ama yol alabildiğine karanlık.
Bir çocuğu kurtarabilmek için bile, kendi karanlığımdan çıkamıyorum.
Lalisa! Korkuyorum!
"Özür dilerim, özür dilerim, özür dilerim..."
"Lalisa, lütfen, lütfen uyan. Kâbus görüyorsun."
Karanlığın içine ulaşan o tanıdık sesi duysam da kabul etmeyerek başımı iki yana salladım. "Özür dilerim," dedim boğazımdan kopan bir hıçkırık eşliğinde. "Seni kurtaramıyorum, özür dilerim." Omuzlarımın sarsıldığını hissettim ancak içinde olduğum karanlığa çivilenmiş gibiydim. Gözlerimi açamıyor, karanlıktan kaçamıyordum.
"Uykudayken kriz geçirmek mümkün bir şey mi?" diye sordu tanıdık bir kadın sesi. "Bunu bilmiyordum."
"Yaşanan travmalar, terapisiz ve tedavisiz bastırılmış tüm sorunlar bu gibi durumlara yol açar," dedi Yoongi. Sesindeki üzüntü, karanlığıma karıştı.
Sesleri tekrar buğulu bir hâl alırken Jane'in sesini duydum tekrar.
Onu kurtarmamı istiyordu, adımı haykırıyordu.
Ellerimi kulaklarıma örterken "Özür dilerim," dedim ağlayarak. "Sus, lütfen, sus. Yapamıyorum, bulamıyorum, özür dilerim."
"Bu böyle olmayacak," dedi birisi ve sırtımdan ve dizlerimin altından geçerek beni kucaklayan elleri hissettim. "Jungkook, ne yapıyorsun?" diye sordu Yoongi bağırarak. Beni taşıyan kişinin Jungkook olduğunu böyle anlamıştım.
"Görmüyor musun?" dedi öfke dolu sesiyle. "Acı çekiyor, uyanamıyor, böyle sarsmakla da uyanmayacak belli ki. Taehyung, kapıyı aç!"
Jungkook bir yere oturduğunda ve bedenim onun dizlerinin üzerindeyken gözlerimi açmaya çalışıyordum ancak kirpiklerim birbirine yapışmışçasına, ne kadar zorlarsam zorlayayım o karanlıktan çıkamıyor, uyanamıyordum tam olarak.
Saniyeler sonra, başımızdan aşağı dökülen soğuk suyu hissettim.
"Lisa, uyan güzelim, hadi."
Üzerime bir kova buzlu su boşaltılmış gibi hissederek gözlerimi güçlükle araladım ve ilk gördüğüm gözler, Jungkook'un gözleri oldu. Titreyen bedenimi sıkıca tutuyordu ve bir elim ondan destek almak istercesine koluna tutunmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
someone you loved | liskook
Fanfiction"Sanırım tüm acıyı uyuşturma şeklin hoşuma gitmişti." ••• Lalisa Manoban, çaresizliğin kucağına doğmuş bir ruhun sahibiydi. Jeon Jungkook ise o ruhu sarıp sarmalamayı düşe kalka öğrenecekti. ••• "Sanırım kaçmama yardım etme şeklini sevdim." Jeon Ju...