-7-

5.4K 170 182
                                    

2 ay sonra:

2 ay geçmişti. Draco bu sürede benimle sürekli ilgilenmişti. Karnım artık hafiften belli oluyordu. 12 haftalık hamileydim artık. Herkes biliyordu. 2 hafta sonra okullar kapanıyordu.

Duştan çıktığım gibi yatağa oturdum. Çok fazla dışarı çıkmıyordum. Herkesin gözünün üzerimde olması hoşuma gitmiyordu.

Kapı çalınca içeriye gelmesini söyledim. Draco gelmişti.

Draco: Adel, nasılsın? İyi misin?
Sen: Draco her gün şunu sormayı bırak gayet iyiyim.

Gelip yanıma oturdu.

Draco: İksir dersi var. Bu derse benimle girer misin?
Sen: Draco, ben doğru düzgün sığmıyorum o sıralara. İyi yapamamışlar.
Draco: Sen gel benim yanıma otur sığarsın. Hem daha karnın çok şişmedi.
Sen: Peki geliyim.

Kalkıp üzerime cübbemi giydim. Draco ile aşağıya indik. Herkes derse girmiş olmalıydı. Hızla sınıfa girdik. Daha profösör gelmemişti. Gidip Draco'nun yanına oturdum.

Profösör gelince tüm sesler kesildi.

P: Bu gün amortentia iksirini işleyicez. Kim açıklamak ister.

El kaldırdım. En iyi bildiğim iksirlerden biriydi.

P: Evet, Bayan Blac.
Sen: Amortentia bir nevi aşk iksiridir. Ama seni birine aşık etmez. Kokladığın zaman çekici bulduğun kişinin kokusunu alırsın.
P: Evet. Doğru. O zaman hadi sıradan sıraya gezdirelim ve aldığımız kokuları söyleyelim.

Çok saçma bir etkinlikti. Kardeşim size ne kimin kimi çekici bulduğundan. Sıra bana gelince kokladım.

Sen: Yeşil elma, traş losyonu ve ağır, pahalı bir erkek parfümü.

Draco'ya gelmişti.

Draco: çilek, kiraz ve ağır lavanta kokusu alıyorum.

Ne? Ama bu benim kokumdu.

Çok üstüne düşünmedim. Ders bitince ortak salona geçtim ve oturdum. Draco da yanıma oturdu.

Sen: Evlerine erken gidenler varmış. Bu yılı bitti sayıyorlar. Ben de gidicem.
Draco: Seni yalnız bırakmayacağımı biliyorsun.
Sen: O zaman sen de gel.
Draco: Tamam o zaman. Yarın çıkalım.
Sen: Ayy, teşekkür ederim.

Hemen yukarı çıktım ve valizimi hazırlayıp köşeye koydum. Sonra bir anlık duygusallıkla Draco'nun kendi valizini hazırlarken zorlanabileceği aklıma geldi. Üzüldüm ve onunda valizini hazırladım. Evet çok saçmaydı ama arada böyle duygusallaşıyordum.

Draco odaya girince şaşkınca bana baktı.

Sen: Ne var?
Draco: Niye benim valizimi de hazırladın?
Sen: Öyle içimden geldi.

Elimdeki çantayı ona verdim.

Sen: Al buna özel eşyalarını falan koy. Hic bir şey unutma ha.

Draco elimdeki çantayı aldı.

Camda bir tıkırtı duyduğumda hemen gidip baktım. Baykuş gelmişti. Ama babamın baykuşuna benzemiyordu.

Sen: Draco bir bakar mısın?
Draco: Ne oldu?
Sen: Bu baykus sizin mi?
Draco: Evet. Mektup getirmiş. İki tane.

Baykuşu içeri aldık ve ayağındaki mektupları alıp geri gönderdik. Biri bana biri Draco'yaydı.

Draco: Bu senin.

Mektubu aldım ve yatağa oturup okumaya basladım.

Adelcim. Ben Narcissa Malfoy. Senin mektubunu ben yazmak istedim. Bebeğin sanırsam 12 haftalık oldu. Bu sene okulu bitiriyorsunuz. Babanla konuştuk ve bebeğin için en iyisinin aynı evde yaşamanız olduğuna karar verdik. Evinizi aldık bile. Zarfta anahtarı var. Babanın evinin alt sokağında. Şuan tadilatta. Haftaya biter. Oraya geçersiniz. Mobilyası, her şeyi hazır olucak. Umarım sıkıntı yaşamazsınız.
SEVGİLERİMLE...
Narcissa Malfoy.

Draco Malfoy ile hayal et Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin