Sabah yine sessiz bir evde uyanmıştık. Çocuklar gittiğindn beridir ev daha sessiz geliyordu. Ama bu gün o gündü. Geri geliyorlardı.
Kapının çalmasıyla koşarak aşağıya indim. Bebeklerim kapıdalardı. Heyecabla ikisine de sarıldım.
Lucas: Anne, babam nerede?
Sen: Gelir birazdan bebeğim.
Annbell: Abi saçmalama. Ben söyliycem.
Lucas: Heh, ben söyliycem tabii ki de.
Sen: Ne oldu çocuklar. Önemli bir şey mi?
Lucas: Evet. Çok önemli.Annabell beyaz ve kahverengi saçlarını geriye attı. Saçları Narcissa'nın saçlarına benziyorrdu. Koşarak masaya oturdular. Draco da aşağıya inince uzunca sarıldılar. Hepimi masa başına geçtik.
Sen: Anlatın bakalım. Yılınız nasıl geçti?
Annabell: Mükemmeldi.
Lucas: Bence değildi.
Draco: Ne oldu oğlum?Annabell Lucas'ın ağzını kapattı.
Annabell: Ben söyliycem dedim ya.
Lucas kendini kurtardığı gibi tek nefeste söyledi.
Lucas: Annabell bir weasly'e aşık oldu.
Draco ile birbirimize baktık. Bu haşta aşık olunabiliyor muydu yoksa bu sadece hayranlık mıydı?
Draco: Hangi Weasly'e?
Annabell: George amcanın oğlu. O kadar tatlı ve yakışıklı ki... Konuşunca beni benden alıyor.
Sen: Ay, diygulandım. Draco, kızımız gerçekten aşık olmuş.
Draco: Yok ben istemiyorum.
Sen: Aa, neden?
Draco: Daha küçücükler. Ayrıca bir Weasly'e kızımı kaptıramam.Annabell birden Lucas'a döndü.
Annabell: Ben de o zaman seni söylerim.
İkimizde merakla bakıyorduk.
Lucas: Hayır. Bak sakın öyle bir şey yap-
Annabell: Lucas bir Potter'a aşık oldu.
Draco: Hangisine?
Lucas: Aferin. Şimdi sana ödül verecekler değil mi?
Annabell: Sen benimkini söyledin.
Draco: Cevap verecek misiniz?
Lucas: Baba, sence hangisine? Potter'ın kaç kızı var?
Sen: Oğlum o kızla aranızda kaç yaş var.
Lucas: Olsun. Çok tatlı bir kere. Hatta benim için slytherine geldi.
Draco: Öyle yapabiliyor muyduk ya?Birden Annabell'e döndü.
Draco: Annabell, sakın bana o Weasly için gryffindora gittiğini söyleme.
Annabell: Hayır tabii ki. Ben slytherini seviyorum.
Draco: İyi barı aklı başında.
Annabell: O benim için slytherine geldi.
Sen: Baya baya birbirinizi seviyorsunuz yani.
Annabell: Evet.Draco'nun kolumdan dürtmesiyle içeri geçtik.
Draco: Adel, nasıl olabilir?
Sen: Ne var bunda? İkisininde ebinde sonunda sevgilisi olacaktı. Ayrıca bu aşk değil. Sadece birbirlerine hayranlık duyuyorlar.
Draco: Evet ama, Annabell daha çok küçük değil mi?
Sen: Lucas da küçük. Ama yapacak bir şey yok. Onları karşımıza almak yerine yanlarında durmalıyız.
Draco: Öyle olsun.İçeri geçtiğimizde ikisi kavga ediyordu.
Sen: Noldu? Sakin olun.
Lucas: Baba bir de naptılar biliyor musun?
Draco: Naptılar oğlum?
Lucas: O Weasly Annabell'in saçıyla oynadı ve sonra onu öptü.Temiz kalpli olduğum için çok safça bir anlam çıkarmıştım.
Sen: Oğlum, yanağından öpebilir.
Annabell başını önüne eğdi.
Annabell: Aslında yanağımdan değildi... Dudağımdan öptü.
Draco: (Şaşırmıştı) Ne demek dudağımdan öptü?Kolundan tutup sakinleştirdim.
Draco: Çocuklar bakın, daha çok küçüksünüz ve bu duyguları daha anlayamayabilirsiniz. Bu yüzden fiziksel temasta bulunmak sizin için iyi olmaz. Sonra pişman olursunuz.
Kafamla onayladım.
Sen: Neyse. Bunları unutalım. Hadi gelin de güzelce bir kahvaltı yapalım.
Birinci yıllarını bitirmişlerdi. Hızlı büyüyorlardı ve bizde hızlı yaşlanıyorduk. Ama hayatımda en çok mutlu olduğum yıllardı bu yıllar.
Draco yanıma gelince ona doğru döndüm.
Sen: Hani derler ya anne ile kızın kaderleri aynı olur diye. Umarım Annabrll akıllıca davranır.
Draco: Kaderimizden memnunum ama kızım hamile kalmasını istemem. Evlenmeden yani.Gülüşerek yanlarına geri gittik. Her ne kadar bunu şakaya vursamda bunun olması en büyük korkumdu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Draco Malfoy ile hayal et
FanfictionBirbirinden sözde nefret eden iki kişi ve bu iki kişiyi bir araya getiren bir bebek. Bakalım hayatları nasıl değişecek?