Bölüm On Dört- Katran

236 23 2
                                    


KARARTI

14.Bölüm:"Katran"

Hisler.

Ondan bana daha doğrusu kalbimi hedef alan o hisler artık ağır geliyordu. İnsan ait olmadığı yerde korkak olurmuş ben neden cehennemin ortasında kendimi hiç olmadığım kadar cesur hissediyordum. Kalbime ince bir sızı gibi yayılmıştı tüm hisler.

Nefesini hissettim. Yaşadığımı hissetmekle aynıydı bu. Ona belki de hiç söylemem gereken bir şey söylemiştim ama Dağhan mevzu oluncabenim aklım da mantığımda devre dışı kalıyordu.

"Bırak." Eğer ondan biraz daha uzak durmazsam her şey daha karmaşık bir hal alıp beni bilinmezlikte boğacaktı. Peki boğulmak istiyor muydum? Gözlerinin içine bir süre daha baktıktan sonra bırakacağı yerde kendine daha çok çekti. Sanki hiç yakın değilmişiz gibi. Nefesi yüzüme çarpıyordu. Saçları. Dudakları. Gözümü ondan alamıyordum.

"Öyle bir bakıyorsun ki tüm sözlerin hükümsüz kalıyor. "

"Tamam öğrendin öğreneceğini, abimin yanına gitmek istiyorum. "

"Berze? "Sertçe adımı söylerken ben ona bakmamak için bakışlarımı hastanenin duvarlarında gezdiriyordum.

"Keşke duyguların konusunda da bu kadar açık olsaydın? "

"Ne demek şimdi bu gayet açığım ben. "İtiraz eder gibi çıkmıştı sesim.  Daha sonra yüzünde hiç beklemediğim bir gülümseme oluştu. Gülümseme sayılmazdı bile ama akıl durduran cinstendi. Nefessiz kaldığımı hissetmiştim.

" Anlaşılıyor diyorum. "Diye alaylı bir şekilde bana bakıyordu. Dudağı kıvrılmıştı.

" Ben sana gayet netim Dağhan aklından bir şey uydurma. "Sinirle karşılık verdim. Neden bu kadar sinirlendiğimi de bilmiyordum. Duygularımı bu kadar belli ettiğimi düşünmüyordum. Dağhan'ın duygularımı fark etmesi sinirlerime dokunuyordu.

" Doğru seninle sarılmamızda benim kafamdan uydurduğum bir şey zaten değil mi? "Sıkı tutuşundan kendimi zorla kurtarırken, bana alaylı bakması yüzüne bir tane çarpma isteği oluşturuyordu. Acaba bir tane vursam ne olurdu? Bir tanecik.

Of ne düşünüyordum?

Kafam beter bir hal almıştı. Düşüncelerim beynimin dört bir yanına savrulmuştu. Bir türlü onları toplayıp, dizgine sokamıyordum. Ve bu durum can sıkıcı olmaktan çıkmıştı.

"Ay yeter ama cidden yeter!" Adeta çığırmıştım. Adamın suratına doğru resmen çığlık atmıştım.

Dağhan'ın alaylı bakan suratı önce dumura uğrasa da eşsiz bir kahkaha atarak bana baktı. Bu kadar etkileyici olduğunu görmek. Kocaman gözlerle gülüşüne bakıyordum. Sanki  eşsiz bir tabloydu ve ben onu saatlerce izleyendim.

"Ulan çirkefliğin bile güzel. "Sıcak sesi tenimi delip geçerken, bir yangının eşiğindeydik ikimiz de. Ben, gülüşünün şaşkınlığını hala üzerimden atamazken sözleriyle beni öldürmeye yeminli gibiydi.

Bakışlarım onun gözleri dışında bir şeyleri taradı fakat önünde sonunda onun gözlerine tekrar bakıyordum. Saçları o kadar güzel dağılmıştı ki dağınık saçlarının bile etkileyici olması diğer insanlara haksızlıktı. Sanki benimleyken başka bir adama dönüşüyordu. Hangisi sensin?

KARARTIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin