4

8.6K 1.1K 989
                                    

Haiii, ben geldiiiim. Hıaağğğ bölümü yazmayacaktım normalde ama bir anda estiler dedim hadi ilham gelmişken yazayım eheh.

Umarım oy ve yorumları yükselir ve bu fice hak ettiği değeri verirsiniz. Yeni kapağımız nasıl olmuş bu arada?? Hıağğğ ben çok beğendim, eskisine oranla bu daha net ve canlı durdu :)

Neyse oy ve yorumlarınızı bekliyorum, yazım yanlışlarım varsa affoluna. Keyifli okumalar dilerim lokumlarım! Xx

**

Kırmızı gözleri lazer gibi parlarken düştüğüm yerden hızla ayağa fırlayıp karşısına dikildim.

"Bana ait olanı almaya geldim, yüzüğümü geri ver Kim Taehyung." diye yüzüne tısladığımda kısık bir sesle kıkırdadı.

"Gel ve al cüretkâr vampir Jeon Jungkook." diyerek bana meydan okuduğunda yumruklarımı sıkarak duruşumu dikleştirdim. Hah hodri meydan diyordu yani! Ayrıca... Adımı nereden biliyordu yaaa!

"Sen benim adımı nereden biliyorsun?!" dedim ayağımı sertçe yere vurarak.

"Yüzüğünün içinde yazıyordu. Ayrıca, Jin'in sarayında kaldığın için daha önceden ismini duymuştum."

Burnumdan öfkemi doğrudan belli edecek sert nefesler havaya salarken ona öfke kıvılcımları yüklenen gözlerim eşliğinde dik dik baktım.

Üstünde yalnızca iç çamaşırı ve siyah kumaş bir robdöşambr vardı, kuşakları bağlı olmadığı için çıplak göğsü olduğu gibi ortadaydı.

Teninde oyalanan gözlerimi hızlıca gözlerine tırmandırıp yumruk haline getirdiğim parmaklarımı sıktım.

"Güzellikle yüzüğümü ver cıbıldak kuçu kuçu." diye sıktığım dişlerimin arasından tısladığımda başını önüne eğerek çarpık bir şekilde gülümsedi.

Ardından başını geri kaldırdığında kaşları çatık bir vaziyet almış ve dudaklarında milimlik sergilenen gülüşü yüzünden silinmişti.

"Sarayıma kaçak bir şekilde girdiğin için seni cezalandırmam gerekiyor, sen güzellikle yüzüğünü vermemden bahsediyorsun. Yüzüğün olmadığı halde, buraya gelebilecek cesareti gösterebilmen takdire şayan." dedi ve ellerini birbirine vurarak beni alkışladı.

Gözlerindeki ciddiyet tohumlarına oranla sesindeki alaycı tını iliklerime kadar işledi. "O beni ben yapan bir parça. Özüm, benliğim. Ve ben korkak falan değilim, elbette gelecektim." dedim ve duraksayıp işaret parmağımı ona doğrultarak salladım.

"Hatta geç bile kaldım gelmekte." diye eklediğimde kısık bir sesle kıkırdadı.

Boynumu iki yana eğerek sertçe kütlettim. Ardından yapmacık bir şekilde güldüm. "Ha-ha-ha çok komik!"

"İç çamaşırının içine bıraktığım zehirli akrep penisini soktuğunda da gülmeye devam edebilecek misin?" diye ciddiyetle soluduğumda gözleri şokla irileşti. Yüzündeki gülüşü solarken eli hızla iç çamaşırına kaydı.

O sırada ben de fırsattan istifade vampir hızımı kullanarak odasını talan edercesine dağıtmaya başladım. Çekmeceleri kurcalayıp hızlıca ne var ne yoksa zemine veya duvarlara fırlattım.

Saniyeler içerisinde odasını darmaduman etsem de yüzüğümü bulamadım.

Tam o sırada vücuduma çarpan baskısıyla odanın en uzak köşesinde kalan duvara doğru uçtuğumda, o da benimle birlikte önümde belirdi. Bir kurda oranla çok hızlıydı. Çok...

Sırtım duvarı yarıp geçebilecek kadar sert çarpsa da, duvarları darbelere son derece dayanıklı olduğu için duvarın içine girmedik.

"Sen beni yine kandırdın!" dedi yüzüme doğru öfkeyle kükreyerek. Pişkince sırıttım. Aptal gibi kanmıştı. O anki boşluğunu da değerlendirmiştim, fakat yine de hangi cehenneme soktuysa yüzüğümü bulamamıştım ki! Of!

CRAZY VAMPIRE • TAEKOOK  ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin