NİŞANCI BEY: Merhaba küçük bey. (Görüldü)
B.N.: Allah'ım sana şükürler olsun!
B.N.: Seni çok merak ettim.
B.N.: İnsan bir mesaj atıp iyiyim der.
B.N.: Kafayı yedim burada
B.N.: Tam 2 haftadır senden haber alamıyordum!
B.N.: Dile kolay 2 hafta ama ben bittim.
B.N.: Nasılsın, iyi misin?
B.N.: Yaralandın mı?
B.N.: Bir yerine bir şey oldu mu?
B.N.: Olmamış olsun lütfen.
B.N.: Niye cevap vermiyorsun?
NİŞANCI BEY: Susmadın ki.
NİŞANCI BEY: Ben çok iyiyim merak etme beni.
NİŞANCI BEY: Seni bu kadar korkuttuğumu tahmin edemedim. Kusura bakma lütfen.
NİŞANCI BEY: Operasyon çok ciddiydi ve telsizden başka bir şey kullanamıyorduk, o yüzden haber edemedim.
NİŞANCI BEY: Senin bu kadar korkup, endişeleneceğini bilemedim.
B.N.: Nasıl endişelenmem.
B.N.: Az kalsın oraya geliyordum ben!
NİŞANCI BEY: Öyle mi? O zaman gel.
B.N.: Gelmemi istiyor musun?
NİŞANCI BEY: Elbette.
NİŞANCI BEY: Seni merak ediyorum.
B.N.: Bunu duymak gururumu okşadı ama şimdilik karşına çıkamam.
B.N.: Zamana ihtiyacım var.
B.N.: Öyle pat diye mesaj atıp seni seviyorum dedim ama gerçekte o kadar da cesur biri değilim.
NİŞANCI BEY: Sorun değil.
NİŞANCI BEY: Kendini ne zaman hazır hissedersen o zaman gel.
NİŞANCI BEY: Ben beklerim.
B.N.: Ah!
NİŞANCI BEY: Noldu!
B.N.: Kalbime bir şey saplandı!
NİŞANCI BEY: NE! Nasıl! İyi misin?
B.N.: Sadece sözlerin kalbime bir ok gibi saplandı da.
B.N.: Onları çıkarmaya çalışıyorum ama o kadar güzeller ki, kıyamadım.
B.N.: Artık onlar benim bir parçam.
NİŞANCI BEY: Delisin sen!
NİŞANCI BEY: Bir şey oldu sandım.
B.N.: Benim için mi endişelendin?
NİŞANCI BEY: Elbette.
NİŞANCI BEY: Sonuçta benden uzaktasın ve sana bir şey olsa yardım edemem.
B.N.: Belki de değilimdir...
NİŞANCI BEY: Yakınımda mısın yani?
B.N.: Kim bilir ;)
NİŞANCI BEY: Hm?
B.N.: Sakın numaramı araştırma lütfen!
NİŞANCI BEY: Neden?
![](https://img.wattpad.com/cover/320954305-288-k686594.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
NİŞANCI BEY-Gay
General Fiction[TAMAMLANDI] B.N.: Sizi dava edeceğim! NİŞANCI BEY: Anlamadım? B.N.: O elinizdeki nişancı silahı var ya? NİŞANCI BEY: Evet? B.N.: Onunla düşmanı vurmanız gerekirdi, kalbimi değil.