Aras, kendine gelmek adına gözlerini birkaç kere kırpıştırmıştı.
Geçen tüm zamanın özeti kafasına doluşurken ellerine baktı. En son baktığında küçük olan elleri şimdi eskisi gibiydi.
Kendini bi' yokladıktan sonra karşısında duran kuzenine baktı. Ardından kafasını yanındaki Alkan'a çevirdi. Tabii birkaç ay boyunca kendisine her açıdan yardım etmiş olması onu mahcup ediyordu.
"Şey, ben teşekkür ederim. Kaç ay uğraştın benimle."
"Önemi yok da sen hatırlıyor musun olanları yoksa bilmiyor musun?"
"Hatırlıyorum, en başından." derken yaşananları hatırlamak utanmasına sebep oluyordu, bir sürü şey yapmıştı sonuçta. Utanarak saçlarını karıştırdı.
"Beni sevdiğini söylediğini de hatırlıyor musun acaba?"
"Hmm." diye mırıldanırken gözlerini Alkan'dan çekti, ne büyük kayıp. Manzara hoştu sonuçta onun için.
"Benim bebeğim utanmış mı? Agucuk bugucuk." derken Alkan, ellerini Aras'ın kırmızılaşmış tombul yanaklarına atarak okşamıştı.
"Bebek lafını duymak istemiyorum daha fazla."
Aras, onun ellerini ittirirken konuyu değiştirmek adına söylendi.
"Batın, beni tanımaman da ayrı olay. Küçükken beraber büyüdük be biz."
"Ne bileyim, öyle her şeyi hatırlayamıyorum ben."
Aras, Alkan'ın kullandığı güçleri hatırlarken bunun hakkında konuşmak için Batın'ın gitmesini beklemesi gerekiyordu.
Hava yavaş yavaş kararırken Batın gitmek için ayaklanmıştı. Biraz da kapıda sohbet döndükten sonra Batın gitmiş ikili baş başa kalabilmişti.
Alkan kapıyı kapatıp arkasındaki Aras'a baktıktan sonra kollarını ona sardı. Aras birden sarılmasıyla nedenini anlamasa da karşılık verdi sarılışına.
"Uyuyalım mı?" Alkan, uykulu sesiyle mırıldanırken Aras önce güçlere olan merakı yüzünden onun hakkında konuşmak istiyordu.
"Önce biraz konuşsak?.."
"Ne hakkında?" huysuzca kafasını Aras'ın boynundan kaldırırken söylendi Alkan.
"Kullandığın güçlerin."
"Onun hakkında benim de bilgim yok ki. Yanlışlıkla keşfetmiştim ve fark edince bu ormandaki eve yerleştim."
"Ne için kullanıyorsun güçlerini?"
"En çok kullandığım zaman seni kovaladığım zaman olsa gerek. Öyle çok kullanmıyorum. Meyve, sebze yetiştirmek için kullanıyorum bazen ama dediğim gibi doğa sinirlenmeye başlıyor ve dengeyi bozmamak gerekiyor, biliyorsun."
"Anladım, hadi uyuyalım."
İkisi de yatağa geçerken Aras yatakta iyice kayarak Alkan'a yaklaşmasıyla Alkan, sıkıca sarıldı Aras'a ve konuştu.
"Seni seviyorum bebeğim, biliyorsun değil mi?"
"Biliyorum. Ben de çok seviyorum seni. Yaptığın her şey için minnettarım."
"Bir öpücükle ödeme yapabilirsin."
Aras kafasını yasladığı göğüsten kaldırıp hızlıca küçük bir öpücük bıraktı Alkan'ın dolgun dudaklarına ve tekrar kafasını göğsüne yasladı.
Alkan kıkırdarken tekrar konuştu.
"Her gece ödeme almam gerekecek sanırım. Bu yeterli değildi."
Aras da onun gülüşlerine katılırken ikili gözlerini uyumak adına kapattı.
Doğanın prensi Alkan, bebek Aras'a çok yakışmıştı.
Bitti.
Okuduğunuz için teşekkür ediyor keyif aldığınızı umuyorum.
Son olarak bu kitabı geri döndüğünde okuyacağını ve beğeneceğini umduğum Bayan_Haruno 'ya ithaf ediyorum. Kitabı yazmaktaki motivasyonlardan biri yorumlarındı, çok teşekkür ederim ve umarım sınavın iyi geçmiştir 💜.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
der Wasserfall (bxb)
Fantasy[Tamamlanmıştır (×30)] İnanılıyordu ki, bir ormanda gençleşmek için bir şelale bulunuyordu. İyi okumalar,