Steve: Eddie.. su.. sıcak mı..
Eddie: *güler* iki haftadır yüzmüyorsun değil mi..? Kıyamam.. ılık işte, ama şu an balık sayılırım bi balığa su ne kadar soğuk olursa içte
Annabel: *güler* size iyi yüzmeler ben uuuyacağım
Eddie: iyi geceler—... size nasıl sesleneceğimi hala seçemiyorum
Annabel: yani bazen çiftler birbirlerinin annelerine babalarına, anne baba diyor yani
Eddie: ne..? Neden..? Kardeş gibi algılanırlar o zaman..
Steve& Annabel: *gülerler*
Eddie: ya.. ben ciddiyim *o da güler*
Annabel: İsmimle seslenebilirsin
Steve: iyi geceler anne
Annabel: size de
Annabel içeri geçti, Steve üstünü değiştirmek üzere odaya ilerledi.
Eddie suyun altına dalıp Steve gelene kadar suyun altındaki karoları saymaya başladı.
Eddie tam 298'deyken Steve'in sesini duydu. Su yüzeyine çıkıp ona baktı.
Eddie: 298 tane karo saydım sen gelene kadar
Steve: wow... o kadar mı uzun sürdü
Eddie: yok hızlı saydım biraz
Steve gülümseyip merdivenden havuza indi ve sırt üstü suya uzandı. Eddie bir süre onu izledi ardından suya dalıp onun altına geçti, beline sarılı ve onu suyun altına çekti.
Eddie bir süre sonra çekilip ona baktı, ardından dudağını öptü.
Steve suyun yüzeyine çıkınca Eddie'de çıkıp ona baktı. Steve saçlarını geriye atarken Eddie onu izledi.
Eddie: bu havuzu neden bu kadar büyük yaptınız?
Steve: babam küçükken beni bu havuzda sürekli yüzdürüp boydan boya ne kadar sürede yüzüyorum diye süre ölçerdi. Ayda bir en az bir saniye azalmazsa ceza olarak her gün bir saat havuzda yüzüyordum... aslında yüzmeyi sevdiğim için bilerek yavaş gidiyordum ki ben daha çok yüzeyim *güler* yoksa piyano ya da eskrim çalıştırıyordu ve okul ödevleri tabii ki
Eddie: hayatın bu açıdan bakınca çok zor gözüküyor... ve ben o zamanlar hayatında olamadığım için hiç bir şey yapamadım... garip ama pişmanlık duyuyorum
Steve: tamam belki ömrümün 18-19 senesini aensiz geçirmiş olabilirim ama bu 19 yıllık sensizliğin ödülü ömür boyu senle olmak
Eddie: ya... çok aşığım sana.. pislik ya, kendine aşık ettiriyorsun her geçen gün
Steve: *güler* bu günde pislik oldum çok güzel
Eddie: öyle demek istemedim biliyorsunn
Steve: biliyorum bir tanem, biliyorum
Steve bir elini onun boynuna götürüp parmaklarının arasına saçlarını aldı ve onun dudağını öptü. İkisi de gözlerini kapadı, Steve onun üst dudağını dudakları arasına alıp hafif hafif baskılar yaparken arada çekiştiriyordu.
Eddie dudaklarını ona bırakmıştı, Steve üst dudağını bırakınca Eddie onun boynuna geçti, tatlı tatlı öpücükler bırakıyordu
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Ocean in Your Heart||Steddie
أدب الهواة"Üç kalbimle de seviyorum seni" "Tüm benliğimle seviyorum seni" Zengin bi ailenin tek çocuğu olan Steve her gün yaptığı gibi yüzmek için denize gider, bu gün farklı bir denize gitmişti. Suya daldığında kıvırcık saçları siyah kuyruğu ile bir deniz...