Eddie: noldu?
Steve: araba anahtarı, cebimden alsana. Ön cebimde
Eddie: peki
Eddie anahtarı aldı ve anahtara baktı. Anlamaya çalıştı.
Steve: üstteki tuşa bas
Eddie: tamam
Araba açılmıştı, Steve ön kapıyı açıp onu koltuğa oturttu ve kemerini bağladı. Kapıyı kapadı ve çantasını arkaya atıp öne geçti. Eddieye baktı, kemerin ne işe yaradığını çözmeye çalışıyordu.
Steve: *gülerek* oynama onla, kaza anında yolduyu korumak için onlar
Eddie: nasıl koruyo
Steve: bir anda çek kemeri
Eddie: aa gelmedii.. böyle demek..
Steve: evet..
Steve arabayı çalıştırıp sahile yakın evlerine doğru sürdü.
Steve:...şey Eddie
Eddie: efendim..?
Steve:...eğer karada yaşayacaksan... haberin olsun diye diyorum, benim gibi giyinmediğin sürece kimsenin arabasına binme.. yani üzerinde de altında da bişey olsun
Eddie: *güldü* o kadar cahil değilim, şu an olduğum durumun garipliğinin farkındayım..
Steve: oh, iyi... bir de şey... ben seni eve götürücem, o ev benim ailemin ama orda yaşamıyoruz, yine de giyecek şeylerimiz yatacak yataklarımız falan var... ben maalesef seninle orda kalamam... en azından bir süre ama merak etme yarın erkenden uğrayacağım
Eddie: teşekkür ederim, çok iyi bir insansın gerçekten
Steve: teşekkür ederim.. evin iki anahtarı var ikisi de bende, birini sana vericem diğeri bende. Sabah erkenden gelicem dedim ya, uyanmak zorunda değilsin ben seni uyandırırım
Eddie: tamam.. teşekkür ederim şimdiden
Eve vardıklarında Steve arabadan indi ve evin kapısını açtı, onun yanına gidip onu dikkatlice kucağına aldı. Eve girdiklerinde onu yere bıraktı, düşmek üzere olduğunu görünce onu hızla belinden ve kolundan tuttu.
Eddie:...
Steve: özür dilerim bir an tamamen aklımdan çıktı
Eddie:...so-sorun değil ama ceketin..şu an yerde... gözlerini kapasan?
Steve:a— özür dilerim özür dilerim
Steve gözlerini kapatıp çekildi ve arkasını döndü. Eddie yavaş yavaş ona tutunarak yere oturdu ve ceketi kucağına koydu. Steve evden çıkıp arabayı kapadı ve eve geri girdi.
Eddie: şey.. bir an önce kıyafetlerimi alabilir miyim..
Steve: tabii, bekle
Steve onu kucağına aldı, bacaklarındaki elini biraz daha dizlerine doğru tutuyordu çünkü bu sefer ceket sadece önünü kapıyordu.
Onu kendi yatak odasına görürünce yatağa oturttu. Dolaba dönüp kıyafet bakıyordu, arkadan gelen seslerle ona döndü, yatakta oturarak zıplıyordu.
Eddie: çok yumuşak buu!!
Steve: *güldü* zıplama şimdi bir şey olacak sana
Eddie: olmaz! Çok güzel bunda zıplaması
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Ocean in Your Heart||Steddie
Fanfiction"Üç kalbimle de seviyorum seni" "Tüm benliğimle seviyorum seni" Zengin bi ailenin tek çocuğu olan Steve her gün yaptığı gibi yüzmek için denize gider, bu gün farklı bir denize gitmişti. Suya daldığında kıvırcık saçları siyah kuyruğu ile bir deniz...