Steve telefondan annesini aradı, kısa süre çaldıktan sonra açtı.
Annabel: Alo?
Steve: ara demişsin
Annabel: napıyosun annecim..?
Steve: Eddie ile uzanıyoruz... ne oldu? Gitmişsin alelacele
Annabel: Anneannen, yoğun bakıma aldılar şimdi
Steve:...ne?.. neden? Ne oldu?
Annabel: Bilmiyorum... teyzen beni ardı tansiyonu çok çıkmış dedi. Hastaneye götürdük, acile. Önce bi yatağa aldılar sonra bayıldı... yoğun bakıma aldılar işte
Steve:...hastanenin adı ne?
Annabel:****** ****
Steve: tamam geliyoruz birazdan
Steve telefonu kapatıp kenarıya koydu, Eddie ayağa kalkıp onun önüne geçti. Kafasını elleri arasına almış Steve'in yüzünü kaldırdı.
Eddie: kime bir şey olmuş?
Steve: Anneannem... yoğun bakıma almışlar...
Eddie: ne... git hadi bir an önce
Eddie onun için kıyafet seçmek üzere dolaba yöneldi. Steve ayağa kalkıp Eddie'ye sarıldı, Eddie bir süre duraksa da sarılışına karşılık verdi.
Steve: sende gel... ben sensiz hem anneme hem teyzeme iyi gelemem, gelirsem ben kötü olurum
Eddie:.. ama annen bana kızgın
Steve: şu anda bir şey yapmaz sana... zaten kızgın olmak için sebebi de yok, ben onla konuştum gerekirse yine konuşurum
Eddie: peki.. gelirim
Steve Eddie'nin çıkardığı bi kaç şeyi giyerken, Eddie'de giyindi. Beraber evden çıkıp hastaneye ilerlediler.
Eddie: ben inanıyorum anneannen güçlü olup uyanıcak... korkma
Steve: aslında bende öyle düşünüyorum ama annemle teyzem... onlar çok kötülerdir
Eddie: merak etme sevgilim, onlarında bizim gibi düşünmesini sağlarız
Steve iç geçirdi ve bir sessizlik oluştu arabada. Steve güçlü duruşunun ardındaki güçsüzlük baskın gelince sessizleşmişti.
Hastaneye vardıklarında içeriye girdiler. Steve tam annesini arayacakken annesi ve teyzesini görür. Beraber onların yanlarına gittiler, annabel kafasını kaldırıp Steve'e baktı ardından Eddie'ye ve tekrar Steve'e.
Steve annesine sarıldı, Eddie'de kenarda durdu. Çok fazla tanımasa da Luna'nın (Steve'in teyzesi) sırtını sıvazladı.
Steve annesi ve teyzesiyle konuşurken Eddie etrafa bakındı. Hastanenin bahçesinden çıkıp karşıdaki markete ilerledi. Eddie raflara bakınırken Robin'i aradı.
Robin: Efendim Eddie
Eddie: Napıyosun?
Robin: Nancy ile film izliyorduk ne oldu?
Eddie: Steve'in anneannesini yoğun bakıma almışlar... Steve çok kötü değil ama yine de gelmek istersen diye dedim... gerçi siz baba tarafından mı kuzensiniz anne tarafından mı bilmiyorum ama
Robin:Babalarımız kardeş... ben geleyim ya, sonuçta yengemin annesi.. Steve belli etmese de kötüdür o, geliyorum ben
Robin telefonu kapatınca Eddie alışverişine devam etti, herkese kadar su ve acıkan olursa diye iki tane bisküvi. Aldıktan sonra marketten çıkıp onların yanına gitti, Eddie herkese suyunu verdikten sonra etrafa bakındı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Ocean in Your Heart||Steddie
Fanfiction"Üç kalbimle de seviyorum seni" "Tüm benliğimle seviyorum seni" Zengin bi ailenin tek çocuğu olan Steve her gün yaptığı gibi yüzmek için denize gider, bu gün farklı bir denize gitmişti. Suya daldığında kıvırcık saçları siyah kuyruğu ile bir deniz...