"Kestik" sesiyle San Wooyoung'un elini kendinden uzaklaştırdı "seninle bu rolü üstlenmek çok zor oluyor" dedi ve sanki bütün o sözleri içinden gelerek söylememiş gibi uzaklaştı Wooyoung'dan Wooyoung bu kez gerçekliğine çok inanmıştı eğer ki sözleri gerçek olsayı her şeyi silip yeni bir başlangıç yapabilirdi onunla ama yine gerçek değildi ve farkındaydı San bilerek yapıyordu bunu önce onu kandırıyordu sonra gerçekleri yüzüne çarpıyordu ve bu nedense Jimin'in onu reddetmesinden bile daha çok acıtıyordu, ne fark etmişti ki şimdi? Önceden onu rahatsız ediyordu sadece ama şimdi kalbini de kırıyordu.
İşleri bittiğinde ikisini de özel arabayla yurda bıraktılar yurda geldiklerinde ortalık oldukça sessizdi Wooyoung odasına giderek de San'dan kaçamayacağını bildiğinden direkt duşa attı kendini ama aptallık edip havlusunu unutmuştu gerçekten bunu yapacak kadar aklı neredeydi ki?
Banyo kapısını hafif aralayıp odaya baktığında yatağında yatmış kitap okuyan San'ı gördü odaya girip havluyu kendisi almak istiyordu ama ondan utanıyordu da.
"San" San başını kitaptan kaldırıp ona ne var dercesine baktı,Wooyoung yatağını işaret etti "şu havluyu bana getirebilir misin?" Wooyoung sırf getirsin diye oldukça nazik davranıyordu San kitabı çekmecesinin üzerine bırakıp kalktı ve havluyu eline aldı sanki çok ilginç bir şey görmüş gibi havluyu inceliyordu.
"San ne yapıyorsun versene onu bana"
"Güzelmiş havlun"
"Şimdi önemli olan bu mu? Üşüyorum San" San sırıttı ve kapıya yaklaştı
"Çıkıp kendin alsana ikimiz de erkeğiz ne var sanki?" Sonra da kendi tişörtünü çıkarttı "hatta kenara kay beraber duş alalım zaten sırayı sana kaptırdım diye üzülüyordum"Wooyoung San'ın vücudunu gördüğünde önce istemsizce yutkundu ardından da bir küfür savurarak hızla kapıyı kapatıp kilitledi
San kocaman bir kahkaha attı ve havluyu kapıya astı "Ben odadan çıkıyorum rahat ol" dedi ve odadan çıktı Wooyoung kapının kapanma sesini duyunca rahatlayarak havlusunu aldı ama yine de ne olur ne olmaz diye banyoda giyinmeyi tercih etti.
San odadan çıktığında etrafın neden bu kadar sessiz olduğunu sorgulamaya başlamıştı bu yüzden ilk iş Hongjoong'un odasına girdi ama yoktu sadece Yeosang vardı ve o da kulaklıklarını takmış oyun oynuyordu.
"Hongjoong nerede?" Sorusu üzerine kulaklıklarını çıkarttı ve "hoş olmayan şeyler oldu siz yokken" dedi.
###
...arka taraftan bir bardak kırılma sesi geldi "siz çıkıyor musunuz?"
Bu soru üzerine ikili arkalarına dönüp baktılar bu kişi Seonghwa'ya takıntılı olan bir stajyerdi ve Hongjoong'a öldürecek gibi bakıyordu.
"Jun lütfen sakin ol" dedi Seonghwa ama Jun sakin olacak biri değilde San'ın öğrenmesi bile onun öğrenmesinden daha iyi olurdu
Jun sinirle bağırdı "bana bir erkekle olamayacağını söylemiştin ama onunlamı çıkıyorsun?" Seonghwa ne diyeceğini düşünüyordu, onu kırmamak için böyle demişti ama şimdi yalan olduğu ortaya çıkmıştı "ben sadece bu şekilde vazgeçersin diye düşündüm Jun"
"Ondan neyim eksik benim hyung?" Seonghwa Hongjoong'a baktı onun bakışları bile Jun'u geçerdi ama Jun'u öfkelendirmek istemiyordu"Jun" dedi Seonghwa son bir kez çaresizce Jun ise "siz görürsünüz" dedi ve uzaklaştı, Hongjoong onun Hwa'ya olan takıntısını biliyordu ama Hwa'nın neden bu kadar korktuğunu anlamamıştı
"Onun öğrenmesi neden bu kadar büyük bir sorun oldu?"
"Sen onu tanımıyorsun onun akli dengesi yerinde değil, bizi ifşa edebilir hatta daha kötüsü sana zarar verebilir"Hongjoong Seonghwa'ya sarıldı ve "bir şey olmayacak" dedi ama pek de öyle olmamıştı hemen sonra Jun geri geldi elinde bir bıçak vardı muhtemelen bıçağı mutfaktan çalmıştı yurtta önlem için sadece aşçıların yerinde bıçak oluyordu ama demek ki bir şekilde almayı başarmıştı.
Jun onlara saldırdığında Mingi seslerden dolayı odasından çıktı ve hemen olaya müdahale etti üçü birlikte Jun'dan bıçağı alıp onu etkisiz hale getirebilmişlerdi
Yunho ve Yeosang da sesleri duyup çıktılar, Yunho olayı görünce hemen menajerlerini aradı ve gelmesini istedi sonuç olarak kimse bıçaklanmamış ve Jun hastaneye gönderilmişti ama bir sorun vardı.
Menajerleri "Hongjoong ve Seonghwa siz benimle geliyorsunuz" dedi, Jun ceo'ya onların ilişkisini açıklamıştı
İkili Ceo'nun karşısına çıktığında Ceo "Bu ilişkiyi hemen bitirin" diye bağırdı ikisi de çok şaşkındı çünkü Wooyoung ve San'ın ilişkisi varmış gibi gösteren şirket onlarınkine karşı çıkıyordu.
Hongjoong "Bunu isteyemezsiniz fanservis yapıyorsunuz ama bizim ilişkimize onay vermiyor musunuz?" Diye bağırdığında Ceo ayağa kalktı ve sinirle masaya vurdu "Bu ne cüret defolun ikinizde odamdan"
###
San bunları öğrendiğinde neye uğradığını şaşırmıştı Seonghwa ve Hongjoong'un ilişkisini öğrenmek yeterince büyük bir olaydı zaten ama bu yaşanılanlar neydi böyle? San Hongjoong'u nerede bulacağını iyi biliyordu aceleyle yurttan çıktı ve ikisinin özel yerine beraber yaptıkları ağaç eve gitti
Tahmin ettiği gibi Hongjoong buradaydı San onu görür görmez ona sarıldı, Hongjoong hıçkırarak ağlıyordu
"San" dedi Hongjoong San onun sırtını sıvazladı "her şeyi biliyorum" dedi.
Hongjoong hıçkırırken ağlamasını durdurmaya çalıştı "Beni terk etti San,kariyeri bundan daha önemliymiş" diyordu bir yandan da San yumruğunu sıktı Hwa'yı yakın bir dostu olarak görüyordu ama Hongjoong'u böyle ağlaması ondan nefret etmesi için yeterli bir sebeepti. San onu sarsarak kendisine gelmesini sağlamaya çalıştı "kendin gel lan"
Hongjoong biraz daha ağladıktan sonra San onu alıp yurda götürdü "San sakin gup üyelerinden birine aşık olma dostum,benim gibi üzülmeni istemem" dedi Hongjoong odasına girerken.
Tam o an Wooyoung odadan çıkmış uykulu gözlerle San'a bakıyordu San itiraf edemese de onun için çok geçti o Wooyoung'a aşık olmuştu, sadece nefret ettiğini zannederek bunu bastırıyordu
Wooyoung San'ın yanına geldi ve "o iyi mi?" Diye sordu aslında Hwa Wooyoung'un yanına gidip her şeyi anlatmış ve ondan bunu sormasını istemişti.
San "seni ilgilendirmez" dedi ve gidip yatağına yattı gözlerini sıkıca yumdu Wooyoung peşinden gitti odaya girdi San'ın uyumadığına emin olduğundan yatağına oturdu ve
"Hiç zamanı değil biliyorum ama sana bir şey anlatmam gerek" Wooyoung San'ın tepki vermesini bekledi ama San hiçbir şey dememişti bu yüzden devam etti "ben o gün seni öptüğümde... onun sen olmadığını..."
San onun "bilmiyordum" diyeceğini zannediyordu ve bunları duymak istemediğinden çekmecesinin üzerindeki küçük masa lambasını aldı ve "sus" diyerek Wooyoung'a doğru fırlattı.
~bölüm sonu~
Lan San ruh hastası olmaya doğru gidiyor ne oluyor ahxgxgsvs
Ben yazmıyorum kitap kendini yazdırıyor ben de şaşkınım
Neyse seviliyorsunuz öpüldünüz ♡
Diğer bölümlerde görüşmek üzere
![](https://img.wattpad.com/cover/269384924-288-k875174.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hate~Woosan~
Fiksi PenggemarAşk mı nefret mi bilemiyordu Wooyoung o kadar kafası karışmıştı ki... bu noktaya nasıl gelmişlerdi ? bu adam gözlerine böylesine bakarken yanlızca işi için rol mü yapıyordu? böyle düşünmek istemiyordu kendisini inandırmıştı bu adam ona aşık olmuştu...