Gecenin Ressamı

4. Bölüm

"Senin sayende fevkalade bir fırsat yakaladım.
Teşekkür ederim küçüğüm.."

Bilge jin'in sözlerini bir türlü kafamdan atamıyordum.
Benim sayemde iyi bir fırsat yakaladığını beyan etti.
Onun istikbali için bir kaç müstehcen resim çizmemin kimseye bir zararı olmayacaktır. Bilge efendi onun için yaptığımı öğrendiğinde anlayış göstericektir bana. Sonuçta onun için yapıyorum bunu.
Bilge seok jin efendi. sizin için yapıyorum efendim.
kısa süreliğine buna katlanmam gerekiyor...



Terleyen avuç içlerini kıyafetlerine sürterek kapıyı tuttuğunda derin bir nefes çekmişti ciğerlerine. Korkuyordu! Zira göreceği manzara onu endişelendiriyordu. Nitekim korktuğu gibi de olmuştu. Kapı açıldığında ufak çaplı bir şok geçirmişti, Jungkook.. Efendi Kim ve üç erkek odada Üst bedenleri çıplak bir vaziyette onu bekliyordu. Ne yapacağını bilemez bir vaziyette onlara bakarken. Efendi Kim'in kalın sesi kulaklarını doldurmuştu.

"Geldin demek.!"
"Hemen içeri gir.."
"Orada dikilmiş neyi bekliyorsun.?"
"Gir hadiii."

Hiç birşey söylemeden içeri geçip. Yerde bulunan malzemelerin yanına kuruldu. Kuruldu kurulmasına lakin bir türlü kafasını kaldırıp onlara bakamıyordu. Yavaştan gelen öpücük sesleri kulaklarını doldurdukça bütün bedeni geriliyordu. Elleri dizlerinin üzerinde ne yapacağını bilemez bir vaziyette bekliyordu sadece.
Bi anda efendi kim'in sesini duyunca istemsizce irkildi.

"Nereye bakıyorsun sen?!"

Efendi Kim'in kızgın sesini duyunca korkarak eğik olan başını kaldırıp ona doğru baktığında. Efendi Taehyung'un içerideki oğlanlardan biriyle üst üste olduğunu gördünce, şaşkınlıktan gözleri irileşmişti çocuğun. kafasını çocuğa doğru çevirmiş sinirli bir şekilde ona doğru bakıyordu efendi taehyung.

"Adam akıllı bakarak çizsene."
"Efendine yardım etmek istiyordun hani.?"

"Yeter!!"

Birden bire Efendi kim'in altında ki oğlanın kızgın sesini duyunca neye uğradığını şaşırdı jungkook. Bunu beklemiyordu çünkü. Bağırdığı kişi ise efendi Taehyung dan başkası değildi.

"Ne yaptığınızı sanıyorsunuz siz?"
"Ne yapıyormuşum?"
"Şuanda benimle sevişiyorsunuz. Bana odaklanmanız gerekirken.
Sürekli şu velete mi vericeksiniz dikkatinizi.?
Buna daha fazla katlanamayacağım."
"Hepsi şu resim saçmalığı yüzünden.
Şu aptalı derhal dışarı atmanızı talep ediyorum."

Şaşkınlıkla olanları izliyordu jungkook. Daha ne olduğunu anlayamadan efendi Kim gülmeye başlamıştı. Bunun normal bir gülümseme olmadığının farkındaydı çocuk. Çünkü kehribarımsı gözleri öfkesinden kırmızı bir hal almıştı.
Bi anda ellerini altında uzanan oğlanın saçlarına geçirince. Korku içinde bağırmıştı zavallı.

Konuşmasına izin vermeden kapıya kadar sürüklemiş. Bir hışımla oğlanı dışarı atmıştı. Kapıyı kapattığı sıra Jungkook la göz göze gelmiş, öylece bir kaç saniye gözlerini ayıramamıştı. Sonrasında emir dolu sözler dökülmüştü dudaklarından.

"Çiz..." ___________

Öpücük...

Öpücük...

Öpücük...

Odada yakılan sesler sadece öpücük sesiydi.
Jungkook kabullenmiş bir vaziyette onları izliyor. Eline aldığı fırçayla kağıda darbeler bırakıyordu.
Efendi kim bir yandan kucağına aldığı oğlanı becerirken diğeriyle Öpüşüyordu.