Haiii, ben geldiiim. Ehehe baş ağrısıyla yazdığım bir bölüm oldu bu, pek içime sinmedi ama daha fazla bekletmemek amacıyla salıyorum. <3
Yazım yanlışlarım varsa affoluna. Keyifli okumalar dilerim lokumlarım! Xx
**
"Dayanıklılığını test ettik ve sen söylediğin, ısrar ettiğin gibi dayanıklı değilmişsin." dedi ve bana göz kırptı. "Tek ilgilendiğim konularda dayanıklıyım." diye fısıldadığımda kaşları çatıldı.
"Neymiş o konular?"
"Dövüş ve..." diyip duraksayarak soluk soluğa dudaklarına yaklaştım. "Seks."
Gözlerinin içine baka baka sıcak soluklarım dudaklarını sıyırıp geçecek şekilde fısıldadığımda irisleri zifiri karanlığa büründü.
Sertçe yutkunarak geri çekilip aramıza bir adımlık mesafe koyduğunda yanık teninden süzülen ince damla tam anlamıyla adem elmasından göğsüne doğru kayıp bornozunun altında kayboldu.
"Çalışanım olduğun gerçeğini aklına kazı Jeon. Şimdi odadan çık ve gidip duş al. Yarım saate hazırlanmış ve bahçede, aracın kapısı önünde bekliyor ol. Bir dakika gecikirsen-"
"Gecikmem." diyerek ona göz kırpıp sözlerinin devamını ağzına tıkıştırdım.
Sonra da yarım ağız gülümseyerek arkamı döndüğüm gibi kapıya doğru koşturdum. "Bir dakika, hani başın dönüyordu ve dizlerin titriyordu? Koşturacak enerjiyi nasıl buldun aniden?" Şüpheli çıkan sesiyle kapı önünde duraksayıp kulpa tutunarak yavaşça ona doğru döndüm.
"Şey dönüyor hâlâ. Ah dizlerim... Ama görevimin başına geçmem için acele etmem gerekiyor, yoksa beni kovarsınız." diyerek rol kesmeye çalıştım.
Başını sağ omzuna doğru eğmiş, kıstığı gözleri doğrudan benim gözlerime odaklanmıştı.
"Duş alıp hazırlanacağım, vaktim daralıyor bu yüzden hızlı hareket etmek zorundayım. Ayrıca demek ki sandığınızdan biraz daha dayanıklı çıktım antrenmanlar konusunda."
Dudakları beğeniyle bükülürken ağır ağır başını olumlu anlamda salladı. "Dizlerinde koşturacak kadar derman kaldığına göre, öyle olmalı." Ses tınısı son derece iğneleyici çıksa da sempatik bir şekilde sırıtarak ona el salladım ve kapıyı açtığım gibi kendimi dışarıya attım.
Kapıyı arkamdan çekip kapatırken rahatlamış bir şekilde derin nefes aldım.
Telefonuna göz ucuyla bile bakmamıştı banyodan çıkınca. Hiç bir şey anlamamıştı. Hah şapşal!
-
Hızlıca odama geri dönmüş ve duş aldıktan sonra giyinip saçlarımı havluyla üstünkörü kuruladığım gibi apar topar bahçeye çıkmıştım.
"Günaydın keltoş." Ensesine şaplak atarak yanından geçtiğim koruma ellerini yumruk yaparak peşime düştüğünde kıkırdayarak aracın yanına geçip kalçamı ön kaputa yasladım.
"Bak o elini kırarım, kimse alamaz elimden seni." İşaret parmağını üzerime sallayarak öfkeyle çıkıştığında bakışlarımı omzunun ardına kaydırdım.
"Günaydın Bay Kim." diye neşeyle seslendiğimde, hızla elini indirip arkasını döndü. Arkasında kimsenin olmadığını görünce başımı geriye atarak derin bir kahkaha patlattım.
"Ödlek seni. Bay Kim'in ismini duyunca bile paçaların tutuşuyor. Eh göt korkusu başa bela diye boşa demiyorlar." Omzumu silkerek gülüşlerimin arasından konuştum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MIDNIGHT PLAN • TAEKOOK +18 ✓
FanfictionMafya lideri Kim Taehyung'u alt etmek için bilgiler sızdırmak üzere görevlendirilen ajan Jeon Jungkook, Kim Taehyung'un baş koruması ve özel şoförü olarak işe başlayacaktır... Semetae! Ukekook! Yan ship yoonmin Başlangıç tarihi: 20.09.2022 Bitiş ta...