15

15K 1.3K 799
                                    

Haiiii, ben geldiiim. MP taekookumu özlemişim yahuu, böyle tek solukta okuyacağınız bir bölümle işte geldim buradayım :') Yalnız satıriçi yorum istiyorum bol boool! <33

Yazım yanlışlarım varsa affoluna, keyifli okumalar dilerim lokumlarım! Xx

**

Dudaklarımızı sert, uzun ve sulu öpücüğünün arkasından ayırdığında gözlerini yumdu. Alnını alnıma yasladı. "Sikeyim... Ortada benim lehime gerçekleşen bir durum bile yok en başından beri bana karşı bir ajandın." dedi ve duraksadı. Ardından gözlerini araladı ve çakmak gibi parlayan gözlerini gözlerime dikti.

Alnını alnımda dinlendirmeyi sürdürürken dudaklarıma saldığı sıcak solukları eşliğinde fısıldadı. "Siktiğimin ajanı olsan bile, kalmanı istiyorum..."

Sözleri üzerimde bir deprem etkisi yarattı. Her şeyi bildiğini öğrendiğim an olduğu gibi, bir şok daha sarstı geçti benliğimi.

Bakışlarım onun kararan keskin bakışlarından ayrılarak, odaya çoktan geçen ve gelmem için işaret veren Yoongi hyunga kaydı.

Eğer kalırsam bunun hesabını bana soracaktı. Bana asla güvenmeyecekti, çünkü onu en başından beri sırtından bıçakladığımı biliyordu. Benim hiç bir lafıma inanmazdı.

Mantığım ifşalandığımız için gitmemden yana, kalbim ise nabzımı hızlandıran Taehyung ile kalmaktan yanaydı.

Çetrefilli bir olayın ortasında sıkışıp kalmıştım ve her koşulda yanan ben olacağımı biliyordum.

Bakışlarımı, beni pür dikkat izleyen Taehyung'un delici bakışlarına geri çevirdiğimde derin bir nefes çektim içime. Cesaret nefesiydi bu.

Ardından uzanıp nemli dudaklarına kuş tüyü kadar hafif bir öpücük kondurup duvar ve onun bedeni arasında kalan bedenimi harekete geçirip kolları arasından sıyrıldım.

Ona bir kez daha hoşçakal demek istedim, ama boğazım düğümlendi ve çenem kilitlendi. Tek kelime dahi edemeden hızlıca gizli bölmenin açık duran kapısına doğru koşturdum.

Bölmeden geri çıktığım gibi Yoongi kolumdan yakaladı. "Yürü, gebertecek bizi!"

Dudaklarımı şişirerek ofladım. Ajan olmama rağmen kalmamı istediğini söylemişti az önce. Ona zarar vermeye kalkıştığımı bile bile bunu dile getirmişti. Beni öldürmeyeceğini biliyordum, çünkü her ne kadar iyi oynadım dese de benden hoşlanmaya başladığını hissetmiştim. Gerçekleri bildiği halde çaktırmaması, renk vermemesi hususunda müthiş yetenekliydi, iyi bir oyuncuydu.

Ama hisleri konusunda, az önce gözlerimin içine baka baka konuştuğunda gitmemi gerçekten istemediğini iliklerime dek işletmişti. Bana geçmişti duyguları.

Beni öldürme şansı vardı ama bunu yapmak yerine gitmeme izin vermişti. Sonra onu öpünce, buna daha fazla dayanamamış ve ajan olmama rağmen kalmamı beklediğini, istediğini söylemişti.

Yoongi hyung beni çekiştirerek giysi odasından çıkartacağı sırada ayak tabanlarımı zemine sabitleyerek duraksadım.

Hareket etmeyi ve adımlamayı kesmemle birlikte Yoongi hyungta duraksamak zorunda kaldı. Başını çevirip bana baktı. "Yürüsene Jeon, acilen topuklamamız lazım!"

"Sen git... Jimin'le buluş hyung. Ben..." dedim ve duraksadım. "Ben kalacağım."

Aslında artık ona asla yakın olmama izin vermeyeceği düşüncesindeydim. Belki de şu anda beni deneyen, tezgah ve tuzak kuran oydu.

MIDNIGHT PLAN • TAEKOOK +18 ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin