[Mavi - Gözlerindeki Ay]
Keyifli okumalar...
Gözlerimi araladığımda saat 3'e geliyordu. Yanımda yatan Okan'a bir göz atıp sessizce yataktan kalktım. Sessiz olmaya çalışarak kapıya doğru yürümeye başladım. Kapının kilitli olmaması için dualar ederken elimi kapının koluna uzatıp aşağı doğru indirdim.
Kapı açıktı. Sessiz adımlarla merdiveni inip camdan dışarıya baktım. Evin ön kapısında adamlar vardı. Dış kapının yanındaki çantamı alıp arka kapıya doğru ilerledim. Sadece birkaç kişi vardı, umarım görünmeden çıkabilirim. Kapı kolunu sessizce indirip, yavaşca kapıyı açtım. Hızla kapının ordaki ağacın arkasına saklandım. İleride birisi vardı, elindeki telefona bakıyordu. Sessiz ve hızlı adımlarla bahçe kapısından çıktım.
Ve olabildiğince hızlı koşmaya başladım. Nereye gittiğimi, napcağımı hiç bilmiyordum.
Sadece elimde çantam vardı, içinde ne olduğunu bile hatırlamadığım çantam.
Hızlıca bi duvarın arkasına girip soluklandım. Hemen elimdeki çantayı açıp içindekilere baktım. Bir miktar para, rimel, kimlik ve telefon!
Mutlulukla derin nefes alıp telefonu açmaya çalıştım. Ama açılmadı.
Of sikiyim açılsa şaşarım zaten.
Sırtımdaki sızıyla elimi sırtıma götürdüm. Elime baktığımda kan bulaşmıştı.
Siktir ya.
Oflayıp ilerdeki parka doğru ilerleyip bir banka oturdum. Dizlerimi kendime çekip kafamı dizime yasladım.
Ben napıcaktım?
Nereye gidecektim?
Ne bir akrabam ne de bir arkadaşım vardı.
Yalnızdım, yapayalnız.
Ufacık mutluluk bile çok görülüyordu bana.
Neden yaşıyordum ki?
Neden?
Yaşamak için bir sebebim mi vardı?
Hayır, yoktu.
O zaman ne diye nefes alıyordum?
Çünkü ben güçlüyüm! Pes edemem!
Bu düşüncelerden kurtulmak icin gözlerimi karanlığa teslim ettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ACI +18
Mystery / Thriller"Siz Arya Akın hiç bir baskı altında kalmadan kendi hür iradenizle Okan Şen'i eşiniz olarak kabul ediyor musunuz?" Diye soran nikah memuru ile Okan'a bakıp gülümsedim. Ardından "Evet!" diye bağırdım. Okan da gülümserken nikah memuru yine konuşmaya...