ACI +18

0.7

{Yedinci Ev - Kalbim Seni Arıyor}

Keyifli okumalar...

"Okan diye sevgilim vardı. 6 ay önce tanıştık. 1 ay arkadaş olarak takıldık sonra bana olan hislerin bahsetti. Bende ona karşı boş olmadığımı söyledim. Sonra sevgili olduk. Bana her zaman benimle evlenmek istediğini söyledi. 5 ay sevgili olarak takıldık ardından evlendik. 3 gün önce." Devamını getiremiyordum. Gözlerimde ki yaşı silip güç almak istercesine onlara baktım. Bana merakla ve ilgiyle bakıyorlardı.

"Okanla evlendiğim için hiç pişman değildim. Çok mutluydum. Ama erkendi, herşey için. Eve geldiğimizde duş aldım. Sonra odaya geldiğimde." Derin bir nefes aldım. Bunları söylemek benim için gerçekten çok zordu. Burnumu çekip.

"Yanına gidip, banyoya girip girmeceğini sordum." Bunları söylemeye utanıyordum. Semra hanım anlamış olacak ki "bizden utanmana gerek yok, hadi anlat." Dediğinde başımla onaylayıp tebessüm ettim. Ellerime bakarak konuşmaya başladım.

"Beni bir anda kendine çekti. Sonra işte öptü. Ben de karşılık verdim. O daha ileriye gitmek isteyince durdurdum. Sonra hazır olmadığımı söyledim, sonuçta sadece 5 ay sevgili kaldık. Anlayışla karşılayacağını düşündüm, ama öyle olmadı. Bağırmaya başladı. Hep bu anı beklediğini söyledi. Bende sinirle benimle bunun için mi evlendim dedim. Gülmeye başladı." Durdum bir süre onlara baktım. Ardından devam ettim.

"Sevgiliyken ona kendimi dokundurtmuyormuşum o yüzden evlenmiş, evlenirsem mecbur dokunduracağım için." Gözyaşlarımı silip burnumu çektim.

"Bende hiç bir şeye mecbur olmadığımı söyledim. Sinirle tokat attım ona, sonra dolaba ilerleyip valizi çıkardım. Bir an da saçımı çekti." Diyip sustum. Elimi yüzümle kapattım. Hıçkırarak ağlamaya başladım. Semra hanım yanıma gelip saçlarımı okşadı.

"İstersen anlatma." Dediğinde başımı kaldırıp olumsuz anlamda salladım.

"Bana vurmanın hesabını çok pis ödeticem sana diyerek yere savurdu beni. Ardından odadan çıktı kapıyı kilitleyerek. Öteki günler ya döver ya da öper giderdi. Beni bulduğunuz zaman bana te-tecavüz edicekti. Onu bayıltıp ordan kaçtım." Semra hanım saçlarımı okşamaya devam ederken

"Artık korkmana gerek yok. Seni burda bulamaz. Polise de haber veririz."

Onlara minnetle bakarak "teşekkür ederim." Dedim. Semra hanım bana gülümseyip "Aras senin yaralarına baksın. Doktor kendisi." Diyerek böbürlenince gülümsedim. Ama bir yanımda korkuyordu. Semra hanım "korkmana gerek yok." Dediğinde başımı olumlu anlamda salladım.

"Gel hadi." Diyerek ayağa kalkan Aras ile onu takip etmeye başladım. Odasına geldiğinde yatağı gösterdi. Tedirgin bir şekilde oturduğumda elinde malzemelerle yanıma geldi.

"Nerede yaraların var?" Diye sorduğunda başımı gösterdim. O başıma bakarken küfür mırıldanıyordu. Bittiğinde kolumu tutup morluğa krem sürdü. Görünmeyecek gibi değildi ki.

"Başka?" Diye sorduğunda belimdeki morlukları gösterdim. Oraya da sürdükten sonra. Yanıma oturdu.

Bakışları dudağıma kayınca elindeki kremi parmağına sıkıp dudağımdaki yaraya sürdü.

"Kaç yaşındasın da evlendin?" Diye sormasıyla "23" dedim.

"Bende 25 ama evlenmek için erken diye düşünüyorum."

"Sevgilin mi var?" Diye sorduğumda kafasını olumsuz anlamda sallayıp parmağını dudağımdan çekti.

"Ben 40 yaşıma bile gelsem evlenmem." Dediğinde tebessüm ettim.

Ben de hep Okan'ı tanımadan evlenmem derdim.

"Aşk insana herşeyi yaptırıyor." Dediğimde "hiç aşık olmadığım için bilmiyorum." Dedi ardından "neyse gel sana yatıcağın yeri gösteriyim." Diyerek ayağa kalktı. Bende onunla birlikte ayağa kalkıp odadan çıktık.

Bir odanın karşısına gelince kapıyı açtı. "Burada kalıcaksın." Dediğinde başımı olumlu anlamda sallayıp odaya girdim. Arasta kapıyı kapatıp gitti. Oda büyük ve beyaz renkteydi. Tebessüm ederek yatağa uzandım.

Karşıma Onur bey çıktığı için çok şanslıydım. Onlar olmasaydı belki de Okan beni bulmuştu. Gerisini düşünmek bile istemiyorum.