Bölüm 14

24 4 12
                                    

3,5 ay sonra...

Kalbinde hissetmek...bence her şey burada bitiyordu. Onun varlığını daha çok küçük olmasına rağmen hissediyordum her hücremde. Annem olmadığı için kendi kendimin annesi olmuştum bu zamana kadar ama şimdi benim bir çocuğum olacaktı ve ben onun annesi olacaktım. Bu benim için çok büyük bir şeydi. Bir lütuftu.

"Güzelim neden ağlıyorsun?" diye sordu sevdiğim adam. O sorana kadar ağladığımın farkında bile değildim. Komedi filminin en komik sahnesinde ağlamak elbette tuhaftı.

"Bilmem ki sen söyleyene kadar ağladığımın farkında bile değildim. Hormonal bir durum galiba. Yarın kontrole gidince sorarım bunu da." Dedim yanaklarımdaki ıslaklığı silerken.

"Yarın ben de geleyim istersen. Tek gitmen hiç içime sinmiyor."

"Tek gitmiyorum Maya da gelecek." Dedim onu rahatlatmak için. Su almak için oturduğum yerden kalktığımda karnımda şiddetli bir ağrı hissetmemle iki büklüm olmuştum.

"Sude, iyi misin?" diyerek ayağa kalkıp tuttu beni.

"İ-iyiyim, iyiyim." Dedim zorlukla.

"Hastaneye gidelim mi ha ne dersin?" diye sordu endişeyle. Bu çocuğu ne kadar istediğini biliyordum ve endişesini anlıyordum.

"Anıl iyiyim dedim uzatma artık." Dediğimde sesim sertçe çıkmıştı. Duygularım inişli çıkışlıydı ve nerede nasıl tepki vereceğimi ben bile kestiremiyordum bazen.

"Peki, tamam. Ben sana su getireyim." Dedi ve gitti elinde bir bardak suyla döndüğünde ellerim titreyerek tuttum bardağı.

"Ben uyuyacağım biraz." Dedim ama yürümeme müsaade etmeden kucakladı beni ve yatağa nazikçe bıraktı.

"Ağrın varsa doktora gidelim bebeğim tamam mı? Hiçbir şey senin sağlığından önemli değil. Anlıyor musun?"

"Hı hı. Merak etme bize bir şey olmayacak korkmana gerek yok."

"Ucunda sen varsan ben senin için endişelenirim. Bari bırak da bunu yapayım."

"Anıl...sen çok iyi bir baba olacaksın biliyorsun değil mi?"

"Immh senin çok iyi bir anne olacağını bildiğim kadar biliyorumdur belki." Dediğinde güldüm.

"Yarın ofise gidecek misin?"

"Boş günüm ya gitmeyeceğim. Hem zaten sağ olsun gençler arı gibi çalışkanlar bana iş bırakmıyorlar. " Anılların şirketi bünyesinde üç stajyer avukata iş verilmişti ve onlar da benim ofise bağlı çalışıyorlardı.

"Tamam, ben bırakacağım yarın sizi. Maya ҅ ya söyle yarın erkenden gelsin."

"Anıl sakin olsana sen. Gerilme bu kadar. Alt tarafı bir kontrol. Kızma kızma sen bırakırsın bizi."

"Bir konuda anlaşabildik sonunda. Dinlen o zaman sen tamam mı?" diye sorup alnıma bir öpücük kondurup salona doğru gitti. Telefonumu alıp araştırmaya koyuldum çünkü bu kasılmalar bir haftadır sıkça olmaya başlamıştı. Yazan bilgiler beni korkutmaya başladığında telefonu kapatıp uyumaya çalıştım. Ve başarılı oldum.

Sabah uyandığımda Anıl yoktu fakat mutfaktan güzel kokular almıştım. Elimi yüzümü ykayıp mutfağa doğru yürüdüm ve Anıl ҅ gördüm.

"Günaydın bitanem." Dedi bana dönerek. Masada bir kuş sütü eksikti denebilecek seviyede bir kahvaltı hazırlamıştı.

"Günaydın. Neler yapmışsın böyle?" dedim gülümseyerek.

"Kahvaltı önemli. Sen kahvaltı öğününden nefret edersin ama sevdiğin şeyler olunca da engel olamazsın kendine." Birinin benim neyi sevip neyi sevmediğime dikkat etmesi oldukça hoşuma gidiyordu ve şimdi de öyle olmuştu. Bu jesti için yanağından öptüm.

KIRIK AYNAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin