Aradan birkaç ay geçti. Prem cenaze süresince asla Boun'un tabutunun başından ayrılmadı. Bazen yaşlı gözlerinin ardından feryatları havaya karışsa da asla o tablodaki gibi kimse görmezden gelmemişti. En sevdiği dibindeydi çünkü. Boşta kalan o fotoğraf çerçevesi de doluydu artık. Resim tamamlanmıştı.
Cenaze sonrası Prem Boun'un evinde kalmaya başladı. Tablolarını tekrar tekrar düzenledi. Gözünün önünden silinmeyen yüz ifadesini defalarca çizdi. Oda Boun'un gülen ifadesi ile doluydu artık.
Prem tozlu rafların altında bulduğu tabloyu çıkardı. P'Boun ondan ayrı kaldığı zaman çizdiği bu resim gözlerini doldurmaya yetmişti. Sarıldıkları ve gülüşlerinin birbirine karıştığı bu fotoğraf birlikte onlar için son birleşim olmuştu. Daha önce görmediği bu resmin arkasında ufak bir mektup vardı. Küçük zarfın üzerindeki tanıdık el yazısını gördüğünde yüreği tutuştu.
'Acılarımın sönmesine yardımcı olan biricik sevdiğime.'
Prem gözyaşları eşliğinde zarfı açtı. Özlemle aradığı koku elleri arasındaydı. Gözyaşları çoktan sele dönüşmüştü. Bulanık görüşü altında mektubu okumaya çalıştı.
'Otoyolda en çok sevdiğim şey arabaları saymakken hayatıma girdiğin o günlerde yollarda özlemle seni aradım. Geleceğini biliyordum. Ölüm gibi sende bana gelecektin. Sadece doğru zamanda değildi. Fakat kısa süre de dahi olsa o aşkın şerbeti aşırı tatlı gelmişti. Şimdi yanında değil isem çok üzülme. Annenden sonra yanından ayrılmak benim için işkence olmuşken sen gözlerinde gördüğüm o çocuk ruhunu asla kaybetme.
Yanımda olduğun zamanlar en mutlu günlerimdi. Dileğimi gerçekleştirmemi sağladığın için teşekkür ederim. Yaşasam da ölsem de seni seviyorum. Seni seviyorum Prem.'
'P'Boun'
Gözyaşlarının damladığı mektubu koynuna dayayıp uzun süre ağladı. Hıçkırıkları sokağa taşmış etraftakilerin hüzünlenmesine neden olmuştu. O gece gökyüzü feryadına ortak olmuştu.
Yıllar sonra Prem Boun'un resimlerinin de bulunduğu bir sergi kurdu. Aralarında geçtiği hikâyeli bir sergiydi bu. Prem ağlamaklı gecelerin sonunda daima yanındaki sıcaklığı hissederdi. Biliyordu ki Boun onunla daima berberdi. Asla onu yalnız bırakmazdı. Bırakmayacaktı da...
-SON-
Okuduğunuz için teşekkürler ~~~~~
Hikayenin memnun olduğum bir sonu yoktu. Defalarca sildim tekrar yazdım. Hala içime sineni bulamasam da şu anlık böyle kalsın. Eğer hikaye hakkında sorularınız olursa yanıtlamaya çalışırım.
Başka hikayelerde görüşmek üzere 👋👋
w:qcemire
ŞİMDİ OKUDUĞUN
En Umutsuz Umut~~
FanfictionBoun ona derin derin baktı. Gözlerinin içindeki çocuk ruhunu bulmak için çokta uzaklaşmasına gerek yoktu. Kendisininkiler ölmüş olsa dahi onunkiler daima orda olmalıydı. Hayattan öğrendiği bir şey var ise o da başkasına zarar vermemesi gerektiğiydi...