selamm, şu birkaç gündür aşırı boşluğum oluyor galiba ıhsıfhwıefhw haftanın geri kalanında benden aynı performansı beklemeyin. ödev yığacaklar ve sabah dokuzdan akşam ona kadar dershanede olacağım yükek ihtimalle :( aman neyse haftasonu gelirim gene. yorum yaparsanız arada çok sevinirimm iyi okumalarr <3
Gözlerimi açtığımda Vera elimi tutuyordu. Başını önüne eğmişti. Elini hafifçe sıktım. Hemen başını kaldırdı. Ona gülümseyerek bakıyordum. Hemen boynuma atladı ve yanaklarımı öpmeye başladı. Bir yandan da söyleniyordu.
"Merlin! Beni çok korkuttun."
Ona sarıldım. Elimi saçlarının arasında gezdirdim.
"Madam Pomfrey'e sesleneyim."
"Dur."
Bana şaşkınlıkla baktı.
"Regulus'u gördün mü?"
Şaşkınlığı daha da arttı ve sonrasında dudağının kenarı yukarı doğru kıvrıldı.
"Ne zamandır Black'e ilk adıyla sesleniyorsun?"
"İki tane olduklarından beri." Bana sen onu külahıma anlat bakışları attı.
"Ama bir tanesi seni buraya kadar taşıdı."
"Unut gitsin Vera. Bana Madam Pomfrey'i çağır."
Sırıtmaya devam ettiğini biliyordum ama yüzüne bakmadım.
Madam hemen yanıma geldi ve bir iksir uzattı.
"Yaraların için." Düşünmeden kafama diktim. Her zamanki gibi tadı iğrençti.
"Ne olduğunu anlatabilir misin?"
Ne diyebileceğimi bilmiyordum. Doğruyu söyleyemezdim bu Regulus'un başını, Mulciber ve Avery ile derde sokardı. Daha kötüsü Voldemort ile. Onlara Voldemort adı altından yalan söylemişti ve bunu beni kurtarmak için yapmıştı. Yani sanırım yalan söylemişti.
Madam Pomfrey'e döndüm. Bütün oyunculuğumu konuşturmam gerekiyordu. Ağlamaklı bir ses takındım. İstediğim zaman ağlayabilmem şu an çok işe yarayacaktı.
"M-madam b-ben" derin bir nefes aldım. Gözlerim şimdiden dolmuştu. "benim tek istediğim biraz yürüyüş yapmaktı. Ormanın fazla içine girmişim. Neden oraya yöneldim hiç bilmiyorum. Oradaki canlıları rahatsız etmiş olmalıyım ki tuhaf sesler duydum ve kaçmaya çalışırken de ayağım takıldı ve tümsekten yuvarlandım. Sonra da başımın arkasını ağaca vurdum. Tamamen benim hatam bu kadar dalgın olmamalıydım. Neyse ki Regulus Black beni buldu."
"Ah, zavallı çocuğum. Daha dikkatli olmalısın. Buraya biraz sakinleştirici ve morlukların için merhem koyuyorum. Sabah kalkınca ve gece yatarken kullanırsın. Şimdi biraz daha dinlen. Miss Rubin. Siz de onu yalnız bırakın biraz dinlensin."
"Madam Pomfrey, aslında Vera kalabilir mi kendisi en iyi arkadaşım ve yalnız kalmak istemiyorum. Ormanda duyduğum seslerden ötürü yeterince korktum."
Madam Pomfrey başını salladı ve arkasını dönüp gitmeden önce ekledi.
"Çok ses yapmayın ve dinlenmeyi ihmal etme birazdan kontrol edeceğim."
Vera tek kaşını kaldırmış bana bakıyordı. Yalan söylediğimi anlamıştı. Anlayacağını biliyordum zaten. Etrafıma bakındım. Diğer yataklar boştu. Fısıldayarak konuştum.
"Kimseye söylemeyeceğine söz ver. Özellikle de Dumbledore'a."
Bana iyice şaşırmış bir şekilde bakıyordu.
"Ne oldu Diona?"
"Söz ver bana."
Dudakları aralandı. Sonra başını salladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
courage (regulus black)
FanfictionDiona Moon, Hogwarts'taki altıncı yılına başlarken babası ortadan kaybolmuştu. Daha doğrusu Karanlık Lord tarafından kaçırılmıştı. Bir yandan ailesi için endişelenirken bir yandan da kendindeki değişimleri anlamlandırmaya çalışan Diona, sinirlerini...