bölüm 6

2.5K 358 267
                                    

Merhabaa

Nasılsınız?

Ölmedim mallesef yaşıyorum): sık yb gelmiyor demiştim zaten sınav öğrencisi olduğum için. Neyysee 5k okunmayı geçmiş boll öpücük 🧚‍♀️

---

" Arkadaşların neden çocuğu olmuyor?" Jungkook elinde telefonla numaraya karıştıran jimin'e sordu.

"İkiside beta, çocukları olmuyor. Ama evlat edinmek istiyorlardı, aera onlar için çok uygun olacaktır. Ben önce sorayım görüşülerse aerada isterse neden olmasın yarbay?" Telefonu kulağına götürürken jungkook düz ifadesiyle yüzünü izliyordu. Karşıdan erkek bir ses gelince jimin'in yüzünde güller açmıştı.

Jungkook onun neşeli feromonlarına anlam veremedi. Neyin neşesiydi bu?

"Hyunjin? Merhaba." Jimin karşıdan gelen sesle yeniden gülüp cevap verdi.

"Evet, felix nerede? Size söyleyeceklerim varda ikinizi ilgilendiriyor. Ben söyledikten sonra siz konuşursunuz."

"Evlat edinmeyi düşünüyordunuz ya, burada ufak bir kız var altı yaşında. Suikast sırasında tüm ailesi akrabaları öldürüldü. Sosyal hizmetlere verilecek..bende düşündüm ki siz belki onunla olmak isterseniz. Zorunda değilsiniz tabiki sadece o çok küçük ve masum bende ondan kopmak istemiyorum güzel bir aileye gittiğinden emin olmak istiyorum." Karşıdan bazı sesler gelince jimin anlayışla gülümsedi.

"Tamam o zaman sen felixle konuş bana haber ver fakat iki günden fazla zaman yok sosyal hizmetler gelecek biliyorsun. Tamam, karar verirseniz görmek için buraya gelirsiniz yada ben küçük hanımı getiririm. hatta bir resmini atmamı ister misin? Belki görmek istersin?. Tamam atıyorum. Görüşürüz." Jimin telefonu kapatırken jungkook dalmış gibi onun hareketlerini izliyordu.

"Ee sen neyi bekliyorsun ki?" Jimin elinde telefonla şaşkınca ona baktı. Neden bekliyordu ki?

"Ha ne? Beklemiyordum bir şey sadece sonuç ne diye merak ettim." Jimin omuz silkti ve koridordan çıkıp bahçeye girdiklerinde gülümsedi.

"Felixle konuşması gerekiyormuş, eşiyle. Birkaç saate bana haber verir sanırım. Felixte şuan bu sorumluluğa hazırsa ben istiyorum dedi." Jimin temiz havayı içine çekti.

"Aera'nın emin ellerde olduğundan emin olmak istiyorum. Onu güvenmediğim birine veremem."

"Neden? Böyle bir çok çocukla karşılaşıyoruz hepsini tanıdıklarına evlat edindiremezsin değil mi yüzbaşı?" Haklı olduğunu biliyordu jimin, sadece çocukluğunu onda görüyordu. Aerada onun gibiydi. Ve Jimin kendi yaşadıklarını onun yaşamasını istemiyordu.

Hayatta savaşmak gerekirdi evet ama jimin onun hayatında en azından bu savaşa altı yaşında başlamasını istemedi. Bunu hak etmiyordu.

"Hayır fakat, elimden geleni yapıyorum. Benim çocukluğumu yaşamadıkları, hayat savaşına bu kadar kısa sürede başlamamaları için elimden geleni yapacağım." Sakin ve yumuşak sesi her zamankinin aksine yumuşak tavrı ile jungkook'a dönüp gülümsediğinde alfa afallamış gibiydi.

Omegayı her zaman arsız, yaramaz ve söz dinlemez olarak görmeye alışıktı. Çocukluğundan gelme bir arsızlık olduğunu şımarık büyümüş olacağını düşünüyordu ama yüzbaşının bakışları bunu inkar eder nitelikteydi.

Sormak istedi, ne yaşadığını, neler olduğunu duymak istiyordu fakat tek yaptığı jimin gibi ellerini askeri üniformanın cebine yerleştirip askeriyenin bahçesini izlemeye dalmaktı.

---

Jungkook yemekhanede komutanlar için yapılmış yemekleri yerken masada tekti. Arada telefonuna bakıyor fakat onun dışında ifade belirtisi olmadan önündeki yemeği yiyordu.

two soldiers-Jikook Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin