Selamm, nasılsınızz?
Herkes bölüm istiyor ama kimse demiyor ki şu kızın yks sınavı var😠 küsücem yakında.
---
Jimin dağılmış saçlarını eliyle düzeltirken askeriyeden içeri girdi. Telaşla içeri girerken birden çarpıştığı beta onu kolundan yakalayıp beklemediği bir anda tuttu.
"Yüzbaşı iyi misiniz? Üzgünüm yanınıza geliyordum selam vermek için ve birden çarptım." Jimin kırmızı burnunu çekip önemli olmadığını belirtir gibi gülümsedi.
" Ben özür dilerim asıl yeonjun! Dikkatim dağılmıştı."
"Üstünüz neden kirli yüzbaşı?" Asker omeganın kıyafetinin bazı kısımlarının toprak olduğunu fark etmişti.
"Ah önemi yok ormanda dolaştım temiz hava falan anlarsın işte." Yeonjun yüzbaşına gülümseyip sohbet ettikten sonra yanından ayrıldı. Jimin neden telaş yaptığını kendide anlamamıştı.
Jungkook ile yüz yüze gelmek istemediği için hızla askeriyedeki odasına koştu.
-
"Geldiniz mi? Tamam iniyorum girişte durun." Jimin telefondaki hyunjin ile konuşup kapattıktan sonra oturduğu koltuktan kalkıp askeriyenin girişine uğradı. Aslında Jungkook'a haber vermek istiyordu, hyunjin ve felix'in aera'yı görmeye geldiğini fakat yarbay ortalıkta yoktu ve Jimin onunla uğraşmayı biraz ertelemişti.
Ormanda yaşadıkları tuhaf ortamın üstünden koskoca iki gün geçmişti, fakat Jimin Jungkook ile askeriyede karşılaşmamıştı bile. Pekala o tuhaf ortam jiminide germişti ve birden romantik olması tuhaf hissetirmişti fakat Jungkook liseli kızlar gibi ondan kaçıyor muydu?
Jimin nedeni bilinmez biraz utanıyordu evet fakat alfa olanla yüz yüze gelmeyecek kadar değildi bu. Kendine itiraf edemese bile yemekhaneye gittiğinde, eğitim ve idman sırasında gözleri istimsizce alfa olanı arıyordu.
Ve jimin onun kokusunu yakından almıyordu, askeriyede değildi büyük ihtimalle.
Jimin arkadaşları askeriyenin girişinde onu beklediği için hızla odasından çıkıp girişteki nöbet tutan askerlere ziyaretçi olduklarını söyleyerek girmelerine izin verdi
Hyunjin eşi felix'in elini tutarken Felix özlediği bedeni gördüğü an jimin'e doğru koşup ona sarıldı. Jiminde betayı kolları arasına alıp sarılırken onun ardından hyunjin sarılmıştı.
"Şu hapishane gibi yerden ayda yılda bir çıkıp yanımıza gelmesen seni bu kadar özlerim tabi!" Felix sinirle jimine söylenip onun koluna bir tane vurdu.
Kendini askeriyeye adadığı yetmezmiş gibi birde askeriyenin dışına çok çıkmıyordu jimin. Pek sosyal değildi ve gidecek çok kimsesi yoktu.
"Öncelikle merhaba deseydik bebeğim?" Hyunjin onun elini yeniden tutarken jimin Felix'i sinir etmek için dil çıkardı.
"Bende seni özlemiştim Felix, ne güzel bir karşılama cümlesiydi bu." Felix yüzünü buruşturup yüz çevirdi ona.
"Aerayı görmek için sabırsızlanıyor musunuz?" Girişten uzaklaşıp revire doğru giderken Felix neşeyle el çırptı.
"Onun resmini atmıştın ama canlı görmek için sabırsızlanıyorum oda bizi severse kesinlikle bizimle olmasını istiyorum jiminie."
"Evet resmini görünce bile onunla baba kız olarak yaşayacaklarımızı düşledik Jimin. Umarım bizi sever."
Jimin onların umut dolu gözlerine bakarak gülümsedi, başını olumlu anlamda salladı. Seveceğine emindi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
two soldiers-Jikook
Fanfictionyarbay jungkook, yeni gelen yüzbaşına pek sıcak bakmıyordu. Omegaverse'