two soldiers-Jikook

bölüm 14

Şey.. selam😭😭😭 kim bu yüzsüz dediğinizi duyar gibiyim:( ama demeyin noluurr.

Yks bitti ama bende bittim, bunun üstüne üniversiteye gittim alışamadım berbattı, lisedeki dersleri özleyeceğim aklıma dahi gelmezdi ama liseyi arattı gerçekten🥲

Amaaaa geldiiimm, sizden gelecek yorum, etkileşim isteklere göre alışmaya ve yazmaya devam edeceğim💗

----

Jimin karşısında gördüğü alfayla birlikte yüzü buruşmuş, odaya kısa bir bakış atıp mırıldandı.

"Ben mi yanlış geldim yoksa sen yine aptal bir alfalık mı yapmaya çalışıyorsun?" Jungkook onun laf çarpan sözlerine yüzünü buruşturup omuz silkti.

"Gerçekten değişip olgunlaştığını düşünmüştüm ama başlıca bir hataymış." Jimin ellerini cebine koyup sinir bozucu bir gülümseme bahşetti.

"Tam olarak kim için ve neden değişecekmişim? Ortada buna değecek bir şey göremiyorum." Sesindeki iğneleyici ton o kadar barizdi ki...

Jungkook rahatsız şekilde yerinde kıpırdadı. Bu sözler onu huzursuz etmişti. Jungkook geçmiş hakkında, veya geçmişte olanlar hatalar hakkında konuşmayı sevmiyordu. Özellikle hatalar kendisine aitse. 

"Namjoon buranın bir yarbay'a ihtiyacı olduğunu düşünmüş olmalı ki beni gönderdi."

Birkaç hafta önce:

"Namjoon, hadi ama! Canını istemişim gibi davranıyorsun." Joon derin nefes verip elindeki kağıtları fırlattı jungkook'a doğru.

"Ya adam gitsene başımdan! Bir rahat bırak beni ya. Kaç gündür geliyorsun. Yollamayacağım seni oraya! Hayır diyorum hayır!" Jungkook kağıtlara boşa olacağını bile bile bir tekme savurdu.

"İstifa edersem tamamen yarbaysız kalacaksın!" Joon elini saçlarında geçirip dar üniformasını çekiştirip durdu.

"Tehdit etmediğin kalmıştı ya , harika jungkook." Jungkook kağıtları masaya koyup yani dercesine göz kırptı. 

"Git ya git yarbayına sokayım. Çağırdığım an geleceksin şimdiden söylüyorum!" Jungkook sinsi bir gülüş sunarak kapıdan çıktı ve asla inandırıcı olmayacak şekilde başını salladı.

****

"Joon mu seni yolladı? Daha önceden bana haber vermeden hemde?" Jungkook odaya girip koltuğa otururken onuda çağırdı.

"Neden sana haber versin ki? Her adımımı bilmek mi istiyorsun yüzbaşı?" Jimin sesli bir gülüş sunup ellerini önünde birleştirip sırtını duvara yasladı.

"Aksine sen gelmeden önce mental sağlığımı hazırlamam için haber vermesi gerekiyor. Kendine maruz kalmadığın için çok şanslısın." Jungkook onun bu sinir bozan hallerine karşı masada bulduğu kalemi ona doğru fırlattı.