21: Açılmak

4.3K 529 88
                                    

Jungkook ya gerçekten ileri görüşlü bir çocuktu ya da ailesini çok iyi tanıyordu. Endişelendiği şeyler hiçbir zaman boşa değildi ve o belki de ne olursa olsun haklı çıkacağını bildiği için gergindi.

Bahsettiğim şey Jungkook'un daha üç-dört gün önce, biz onun odasındayken bana sorduğu soruyla alakalıydı: Taehyung, ailem seni benden uzaklaştırmaya çalışsa ne yaparsın?

Yani elbette yıl olmuş 2022, iki kötü söz ve istenmediğime dair şeyler duyunca Jungkook'a hiç haber vermeden ortalıktan kaybolacak değildim fakat karşımda gözleriyle beni ortalıktan kaybeden, gücü olsa dünyadaki varlığımı hatırlanmayacağım şekilde silebilmek istediğine emin olduğum adam, beni germiş ve ne düşüneceğimi bilemeyecek hale getirmişti.

"Lafı uzatmayacağım, çocuk" demişti otoriter sesiyle. Karşıma oturalı yaklaşık bir dakika olmuştu ve şimdi anca konuşuyordu.

"İsmim Taehyung"

"Jungkook'a bir çocuk veremeyeceğine göre onu da kendini de oyalamanın bir anlamı yok" demişti benim sözlerimi görmezden gelerek. "Eninde sonunda bitecek olan bu ilişkinizi en başlarında sonlandırmanız sizin için daha iyi olur. Ayrıca şunu da söyleyebilirim ki ikinci uyarım bu kadar sakin olmaz."

"Tam olarak neyin uyarısı bu? Oğlumu rahat bırak yoksa fena olur?"

Dalga geçiyordum. Tahminimce dalgaya alışım onun isteyeceği bir şey değildi.

"Üzülen taraf sen olursun, çocuk" demişti düz bir ifadeyle. Bilerek çocuk dediğini biliyordum ama o bilmiyordu, hitap şekli gram umrumda değildi. "Jungkook şirketin başına geçtiğinde ve bir de üzerine evlenip çocuk yaptığında sence hala seni düşünecek vakti olur mu? Ama sen her gününü onu haberlerde izleyerek ya da internette takip ederek geçireceğin için zorlanacak olan sen olacaksın."

"Bırakın da zamanı gelince tahmininizin tutup tutmayacağını birlikte görelim"

"Zor olan yolu seçiyorsun demek" demişti iç geçirirken. Aynı zamanda bacak bacak üstüne atmıştı. Bana üstten üstten bakıyordu. "Bunu tahmin etmiştim zaten ama belki bir ihtimal zeki bir çocuksundur diye düşünmüştüm. Malum, Jungkook'a kapak atarak hayatın için iyi bir hamle yaptın çünkü"

"Bir yol seçtiğim yok, ben sadece hayatıma olduğu gibi devam edeceğim"

"Taehyung, gerçekten uğraşmak istemiyorum. Bu yüzden uzlaşmacı bir şekilde yaklaşıyorum şu anda, anlaşabiliriz bence"

"Boşuna nefesinizi tüketmeyin-"

"Ev, araba, nakit para, iş. İstediğin her şeye sahip olabilirsin"

"Cidden mi?" Demiştim gülerek. "Para karşılığı oğlunuzun peşini bırakmamı mı istiyorsunuz? Hangi devirde yaşıyoruz tam olarak? Bu tür şeyleri aştık sanıyordum"

"Geleneksel yöntemler her zaman en iyisidir. Bunu unutma." Demişti hemen. Hala kendinden emindi. "Ayrıca bu iş uzarsa da yine gelenekselden devam ederek seni ciddi bir şekilde tehdit edeceğimi de bilmelisin."

"Cidden, dizilerden de mi bir şeyler öğrenmediniz?" Demiştim kahvemi yudumlarken. "Parayla satın alınmayacak bazı şeylerin olduğunu bilmiyor musunuz?"

"Sadece seni o kategoride görmüyorum" demişti. Klas bir küçümseme cümlesi kurmuştu açıkçası. Bir an kalakalmıştım.

"Pekala, o zaman şöyle diyip bitirelim mi?" Demiş ve kahvemden büyük bir yudum aldıktan sonra, ayağa kalkmadan hemen önce eklemiştim. "Siz farklı yollar bulmaya çalışın ve ben de size küçümsediğiniz kategorideki bir insanın nasıl planlarınızı ve düzeninizi nasıl bozacağını izleteyim?"

Slumber Party: taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin