Chan ve Seungmin el ele yürürlerken dışarıda onları bekleyen arkadaşlarının yanına gitmekti amaçları. Chan yüksek sahneden atlayıp elini Seungmin'e uzatmış, Seungmin rolleri değiştirdiklerini fark edince gülmüş ve elini tutup eğilmişti.
Chan diğer elini de sevgilisinin beline doladıktan sonra onu tutarak dikkatlice aşağı indirmiş, "Kesin küfür ediyorlar bize beklettiğimiz için," deyip gülmüştü. Seungmin omuz silkti. "Umrumda bile değil."
Felix şu anki halini görse 'uçmuşsun' derdi ve Seungmin de bunu reddetmezdi. Aşık aşık sırıtıp Chan'ı takip ederken konser alanından çıktıktan sonra ileride sohbet eden altı kişiye doğru ilerlemeye başladılar.
Hyunjin duvarda oturuyor iken Changbin onun yanında sigara içiyor, Hyunjin'in kolu da onun omuzundaydı. Yandaki duvara da Jeongin yaslanmış, hemen önünde Felix vardı ve gülerek bir şeyler konuşuyor Jeongin'in eli de Felix'in belindeydi.
Onların yanında da Minho ve Jisung vardı, bu sefer yalnız sigara içen Minho iken Jisung ona dönmüş elini yanaklarına atmış yanakları ile ilgileniyor, Minho'nun da diğer eli belindeydi.
Chan sırıtarak Seungmin'e göz kırptı. "Anlaşmış bunların hepsi."
Seungmin kıkırdadı. "Sonunda bir araya toplandık ha?"
"Sekize sekiz iyiymiş."
"Bence de." Arkadaşlarına döndü. "Biz geldik!"
Zıplayarak yanlarına vardığında gözler onların ellerindeydi, Hyunjin sırıtırken ilk tepki "Ooo!" diyen Felix'ten geldi, Chan'a baktı. "Sonunda be kardeşim sonunda. Yıldık."
Jisung ona baktı. "Ne anladın Felix, ne anladın!"
"Ya sus geri zekalı!"
Felix'in tepkisi Jisung'a kahkaha attırdığında Minho göz göze geldiği Chan'a keyifle göz kırpmış, Chan sırıtırken Changbin biten sigarasını söndürmüştü. "Neler oluyor Seungmin Bey, Chan'ın bu olayla ne alakası var? Jisung olay saatini nereden biliyordu?"
Bu cümlesi hepsine kahkaha attırdığında "Yiyeceğim seni!" diye çığlık atan Hyunjin sevgilisinin yanaklarını sevmeye başladığında Seungmin ve Chan birbirine bakmış "Biz de oturalım," diyen Chan ikisini bir taşın üstüne çekmişti.
Minho ayağının ucundaki poşeti işaret etti. "Bira aldık içeriz diye, içecekseniz alın."
Seungmin bitmemiş biralarla baktı. "Herkes içmedi mi?"
Bu sorusu ile Hyunjin ve Jeongin kendi ellerindeki biraları kaldırıp sallarken Felix boş elini salladı. "Ben bu gece masum takılmaya karar verdim, annem kokuyu alırsa öldürür beni öldürür. Diğerleri de sigara içtikleri içmedi, Jisung'u bilmiyorum zıkkım içsin o."
"Ben alayım bir tane." dedi sigarasını bitiren Changbin. İlerleyip poşetten bir tane bira aldığında Chan Seungmin'e bakmıştı. "Sen içecek misin?"
"Bu gece Felix hariç hepimiz Changbin de kalacağız, izin kopardık diyelim o yüzden içerim."
Jisung arkadaşına baktı. "Felix sen de gel lan. Annenden izin almayı deneyelim bir kez daha."
"Seungmin denesin, sana hiç güvenim yok."
"Piç."
O Jisung'a dil çıkarırken Seungmin gülüp yerinden kalktı ve telefonu alıp uzaklaştı, Chan hariç hepsinin her an küfürlü konuşma potansiyeli olduğu için yanlarında konuşmak pek iyi değildi.
O izin işini halletmek için uzaklaşırken Hyunjin merakla kaşlarını kaldırıp Chan'a baktı. "Dövmeye ne dedi, dövmeye ne dedi?"
Chan sırıttı. "Bayıldı!"
