Sabah olduğunda ebeveyn banyolarından gelen sesle uyanmıştı Semih.Yanında Ahu olmadığını fark edince banyoya gitti.Kapı yarım açık olduğundan içeri girdi.O sırada Ahu elini yüzünü yıkıyordu.
Semih:Ahu artık bir hastaneye gidiyoruz yeter.
Ahu:Dur,normal bu durumlar.
Semih:Nasıl normal kaç gündür böylesin.Ahu:Semih..
Semih:Efendim?
Ahu:Geç içeri konuşmamız lazım.
Semih içeri geçer Ahu'da elindeki havluyu kirli sepetine atıp peşinden gider yatağın üstüne otururlar.
Semih:Evet seni dinliyorum.
Ahu:Nasıl söylerim bilmiyorum ama önce sakin ol lütfen.
Semih:Ahu çatlatmasana insanı söyle.Ahu:Aslında pek anlatılacak bir şey yok.
Ahu gülümser.Semih'in elini alıp kendi karnına götürür ve ikisinin elleri orada birleşir.Semih hala anlamaz.
Semih:Noldu acıktın mı?
Ahu:Ya of ne acıkması ya.Hamileyim
Semih:İyi geçmiş ols-NE!HAMİLE MİSİN?Ahu:Evet evet ama bağırma biri duyucak.
Semih:ALLAAAH BABA OLUYORUM BABA
Ahu da onun o haline güler,Semih karısını kaldırıp döndürür.İki eliyle yüzünü sever ve dudağından öper.Sonra da bir hışımla dışarı fırlayıp koridorda bağırmaya başlar.
Semih:Aloo uyanın baba oluyorum baba!Evin üyeleri dışarıya fırlar,Semih herkese sarılır.Arda'yı da dövmeye başlar.
Arda:Ağ ağğğ amca napıyon.
Semih:Baba oluyorum lan.
Ahu:Ya çocuğu niye dövüyorsun?
Semih Arda'yı bırakır.Sonra herkes Semih ve Ahu'yu tebrik eder.Selma:Allah analı babalı büyütsün güzel gelinim...Torunum da sana benzesin inşallah.
Ahu:Teşekkür ederim anne.
Ahu Selma'ya sarılır.Herkesi mutlu eden bu haberle herkesin güneşi doğmuştur.Üstlerini giyip kahvaltı sofrasına inerler.Sabah olduğunda Demir uyanır,yanında Deniz'i göremeyince kalkar üstüne beyaz bir tişört ve gri eşofmanını geçirir.Aşağı indiğinde hazırlanmış bir kahvaltı görür.Mutfağa geçer.
Demir:Günaydın
Deniz:Günaydın
Deniz ona bakmaz,demlediği kahveden bir yudum alıp masaya geçer.Demir de onunla birlikte oturur.Deniz:Bir şeyler yedikten sonra ilaçlarını içmeyi unutma,sonrada pansumanın yapılır.
Demir:Sen yapmayacak mısın?
Deniz:Birazdan Ahular gelir konuşulacak şeyleri konuşuruz sonra da siz benim cenazeme gidersiniz.Bende başka bir yere geçerim.Demir:Bu başka bir yer mevzusunu hallettik sanıyordum,
Deniz:Bu arada da masanın babam yüzünden yapmış olduğu zararı her üyeye kuruşu kuruşuna ödemek istiyorum.Her ne kadarsa artık.Kimsenin parası kimsede kalmasın.Demir:Konuyu değiştiriyorsun...
Deniz:Zaten böyle kaçak göçekte yaşayamam birkaç güne babamın ipliğini pazara sereriz.Bir daha da böyle bir durum yaşanmaz.
Deniz Demir'e aldırış etmeden takır takır konuşurken Demir neler olduğuna anlam veremez ve artık dayanamaz.
Demir:Deniz?!Deniz sonunda kafasını kaldırıp karşısında onu anlamaya çalışan adama bakar.
Deniz:Efendim.
Demir:N'oluyor?Dün geceyle mi ilgili?
Deniz:Dün geceyi konuşmak istemiyorum-
Deniz aniden kalkıp gidecekken Demir de kalkar peşinden,kadının kolundan tutar kendine çeker.Demir:Ne demek konuşmak istemiyorum? Ben seni bir şeye mi zorladım?Yanlış bir şey mi yaptım?
Deniz:Hayır...hayır öyle bir şey değil.
Demir:Ne öyleyse?
Deniz derin bir nefes alır zar zor Demir'in gözlerinin içine bakar.
Deniz:Olmaması gereken bir şeydi ama oldu. İkimizin de isteğiyle oldu,ama olmamalıydı.Demir:Niye olmamalıymış anlamadım?
Deniz konuşmakta zorluk çekerken imdadına çalan kapı yetişir.Kolunu Demir'den kurtarıp kapıyı açmaya gider.Salona sırıtarak geçen Semih abisine kocaman sarılıp havaya kaldırır.
Demir:Lan-Oğlum napıyorsun lan.
Semih:İyiyim abi sen napıyorsun.
Demir:Ne sırıtıyorsun sabah sabah noluyor?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Perestiş
Action"Aslında aklında böyle bir şey yoktu,böyle bir şeyi tahmin de edemezdi zaten.Daha fazla kırılacağını düşünemezdi, hem de aynı kişi tarafından... Bir daha kimseye güvenemem sanıyordu. Ta ki o aileyle yolu kesişene kadar."