Prem banka oturduğunda Boun çantasından çıkardığı ilaçları yanına bıraktı. Bütün gün kendisinden kaçan çocuğun yanına yaklaştı. Yaraları ile ilgilenirken acı ile sızlanan Prem'in canını yakmamaya çalıştı. Elindeki pamuğu yaralarına bastırırken Prem konuştu.
"Ne oldu diye sormayacak mısın?"
Boun başını olumsuz anlamda salladı. Bir süre durup gözlerini kendisine sabit olana çevirdi. Tekrar yaralarına yöneldiğinde hafif titreyen sesine rağmen konuştu.
"Bu yüzden mi kaçıyordun benden?"
Prem ciddiyetle yaralarını temizleyen kişiye odaklandığında onun bakışlarındaki endişe ve tedirginliği hissetmişti. Kendisi bakışlarını kaçırdığında Boun gülümseyip devam etti.
"Endişelendim Prem. Telefonlarıma cevap vermediğinde..."
Prem mahcup bakışlarını sunduğunda Boun gülümsemesi ile karşılık verdi. Kaşına bıraktığı ufak yara bandıyla bittiğini belirtti. Çantasını toplayıp ayaklandı. Elini karşısında duran kişiye uzattı. Prem zevkle ellerin sahibini kabul edip kalktığında durağa kadar beraber ilerlediler. Prem, Boun'un ayırmadığı ellerine uzun uzun baktı. Kalp atışları neyse ki duyulmuyordu.
Boun durağa geldiklerinde arkasındaki küçüğüne döndü. Prem ile gözlerini buluşturdu. Bir şey söylemek için ağzını açtığında çalan telefon tekrardan anlarını bozmuştu. Prem cebinden telefonu çıkardığında ekrandaki isim ile derin bir nefes aldı. Yine amcasıydı. Telefonu kapatıp Boun'a döndü.
"Devam edebilirsin Phi."
"Şey... Ben sadece..." Ardından duyulan telefon zili...
"Aç istersen."
Prem sıkıntılı şekilde telefonu açtığında arkasından duyulan küfür ile telefonu kendinden biraz uzaklaştırdı. Biliyordu. Amcası yine kendisi ile uğraşıyordu.
"Sana parayı vermeni söyledim. Sen ise beni polise mi ihbar ettin."
"Evet amca."
"Annen evde değil mi? Şimdi görürsün sen."
Prem aniden kapanan telefon ile korkuyla Boun'a baktı. Boun anlamıştı. Gelen otobüsü beklemeden bir taksi çevirdiler. Prem evine geldiğinde açık olan dükkan kapısını görüp koşarak içeri girdi. Amcası elinde tuttuğu sopa ile annesini tehdit etmekle meşguldü. Prem gördüğü manzara ile karşısında duran kişiye bağırdı.
"Daha dün paramızı aldın ne diye tekrar istiyorsun?"
Sarhoş amcası Prem'e dönüp elindeki sopayı ona doğru yöneltti. Fakat aralarına giren kıdemlisi sopayı tutup başka bir kenara fırlattığında sanki başka birine dönüşmüştü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Avuçlarındaki Melek~~
FanfictionPrem ellerinde olan bakışlarını karşısında bütün ciddiyetinle duran kişiye çevirdi. Boun ellerini Prem'in ensesine yerini aldığında harelerindeki parıltılara ulaşmak istercesine derin bakışlarını gönderdi. Gözlerinin güzelliğinde kaybolduğunda kısac...