Tanıtım;
Ben Lucia, bu karanlık geleceğin bir ferdiyim. Yıl 2036.... Ama ben hala yaşıyorum. Yaklaşık 3 yıldır bir zombi istilası mevcut, ve bense sadece 2 haftamı ve çocukken ki anılarımı hatırlıyorum. Yani Robert'ın tesisinden kaçtıktan sonraki 4 yılım çok silik anılardan oluşuyor. Uyandığımda bir tesisteydim elimde kolumda serumlar vardı. Bir gözüm beyaz ve siyah renkti.Gözüm nasıl düzelecek ya da neden beyaz bilmiyorum. Ancak tek bir amacım var. Bu amaç erkek kardeşimi kaçıran Robert'ı öldürmek. Annem ve babamı 4 yaşında kaybettim.(şuan 17 yaşındayım)küçüklüğümü kardeşimle beraber Robert 'ın deney faresi olarak olarak geçirdim.Şerefsiz Robert virüsün başlarında kardeşimi tedavi amaçlı alacağını söylemişti. Aslında çok farklı bir amaç için yanına almış. Çocuklar üzerinde deney yapıp, virüsü başlatan kişiymiş Robert... Kardeşimi bulmam gerekiyor, ve şimdi bu amaçta yaşadıklarımı yazacağım.
Bölüm 1 :Yeni bir başlangıç
Karanlık? İnsanın bir yerde huzur bulduğu ama bir yerde de sorgukatan o oluşum.
Kendimi tüm dünya'dan soyutlamış bir şekilde karanlığa yoğunlaşmıştım.
Dışardan tıkırtılar geliyordu.Ancak Kapının önüne barikat kurduğuma emindim. Bir anda kapı açıldı. İçeri 2-3 maskeli adam girdi.Tahmin ettiğim gibi yağmalama ekibi olarak evleri geziyorlardı.Beni görünce ne yapacaklarını şaşırdılar. Anlık panikleriyle Hızla uzaklaştıkar.O adamlardan biri nedense tanıdık gelmişti. Peşlerinden ne kadar koşsam da ona yetişemedim. Yavaş yavaş Eve dönerken yolda bir köpeğe rastladım. İşgal edilmiş dünyada ilk kez bir canlı görmüştüm, ayrıca aşırı derece de tatlı bir o kadar da vahşi görünüyordu. Bu köpek av köpeğiydi bu görünüşe rağmen nasıl sokaktaydı anlamadım. Benim bildiğim bir canlı gören zombiler anında imha etmeye çalışıyorlardı. Köpeğin hayatta kalması bir şans olmalı diye düşündüm, ve adını şans koydum. Bilmiyordum ki bu köpekle beraber yeni hayatım başlangıcına adım atmıştım.
...
Neyse Bir anda arkamdan biri bana sarıldı. Neden sarıldığını ısırmaya çalıştığında anladım. Bu bir zombiydi.
Anında şans zombinin üstüne atladıve onu parça pinçik etti. Tatlı görünümünün arkasında bir cani yatıyordu.
Çoğunlukla öldürme yolu kullanılsa da Birde öldürmek dışında Zombilerden kurtulmanın bir yolu vardı.Bu yol kırmızı ışıklardı. Kısaca red light diye anılan bu lambalar hayatta kalmanın bir umuduydu. Neyse şimdi ışık tanıtımını geçelim de olanlara devam edelim. Şans zombiye saldırdıktan sonra onu da kucağıma aldım ve koşarak eve gittik. Hemen bir red light devreye soktum. Sanırım bu 6 saatlik yani bana ve şansa rahat bir uyku çektirebilecek bir red light olmalıydı.
Sakince üst kata çıktım. Yavaşça yatağıma uzandım ama hiç rahat değildim. İçimde kötü bir his vardı. Sanki her an kötü birşey olucak diye hissediyordum.Cenin pozisyonunda öylece derin dein nefes alıyordum. Derken Dışardan bir bıçak camı patlatıp içeri daldı. elim kolum dolaşmıştı ama Hemen silahımı elime aldım(tesiste bir colt 911a1. 45 acp buldum). Camın önüne koştum. Önce siper aldım sonra Kafamı camdan dışarı kaldırdığımda zor bela seçsem de yaklaşık 20 yaşlarında,siyah saçlı,yeşil gözlü bir bir erkek gördüm. Zombilerle savaşıyordu. Bıçağı önce birinin kafasına sapladı,sonra da anlık bir tekmeyle arkasındaki iki zombiyi aynı anda yere serdi
"Buraya gel" diye bağırdım.
Ve koşarak aşağı inip
Kapıyı açtım.Aşağı inerken merdivene takılmakta büyük başarıydı.Üstündeki zombilerden kurtulup Hemen içeri daldı. Kapıyı kapatıp barikatları geri koyduk. Rahat bir nefes aldıktan sonra Adının ne olduğunu sorduğum "Aiden" demekle yetindi. Oda benim adımı sordu.
Aiden güzel isimmiş. Baya da yakışıklı ha.
"Lucia, memnun oldum" dedim. Tekrar Cevap vermedi.İnsanlık da mı kalmadı kardeşim be.
Su istediğini belirtti. Suyu getirdiğimde daha önce su germemiş gibi içti. Ben sormadan
"Bir güvenli bölge var. Oraya gidicem." dedi. Ne olduğunu şaşırmıştım. Güvenli bölge varsa bilgi de vardır. Yani Alex'İ bulabilirim.
"Gelmek istermisin" diye sordu. Işıldayan gözlerle Kabul ettim. Sonunda Alex'i bulmak için bir adım atabilmiştim.
Bu Adamda Birşey dikkatimi çekmişti. Elinde benimki gibi R yazan serum izleri vardı. O kadar dikkatli inceliyordum ki rahatsız olmuş olmalı. Konuyu değiştirmek için "Gözünü niye kapatıyorsun? "dedi. (muhtemelen söylemeyi unutmuşumdur gözümü bir bez ile kapatmıştım). Yavaşça Yaklaşıp bezi kaldırıp gözüme baktı. Normalde Yaklaşmasına izin vermezdim ama bu adam yaklaşırken rahatsız hissetmemiştim.
Gözümü gördükten sonra gözleri giderek ellerime kadar kaydı. O kadar detaylı bir şekilde inceliyordu ki rahatsız olmadım diyemem.
"Sen" dedi. Sertçe elimi tutup yüzüne götürdü. Dikkatlice baktı. Serum izlerini görünce Bir anda elimi bıraktı. "Sen Robert diye birini tanıyormusun?" diye sordu.
"O PİSLİĞİ NASIL TANIMAM" dedim.
Şaşkın bir tavır takındı ve elini ağzına götürdü.
Kaç yaşında olduğumu ve numaramın kaç olduğunu sordu. İlk başta tereddüt etsemde 17 yaşında ve numaramın 512 olduğunu söyledim(robert tesiste bize numaralar vemişti).
Aiden beni tanıdığını kendinin 526 numara olduğunu söyledi. Aynı yıllarda onunla ordaydık. Buna rağmen onnu tanımamam biraz garip bir olaydı
Bir an anılarım film şeridi gibi gözümün önünden geçti. Aslında hatırlıyordum .Aiden adında biri vardı ama sadece isim olarak aklımdaydı.
Bir umutla Aiden'a hemen Alex adında birini hatırlayıp hatırlamadığını sordum.
Hüsranla hayır deyişini duydum. Neden bilmiyorum ama Aiden onu bulacak birini tanıdığını söyledi.İnsan tanımadığı biri için niye böyle birşey yapar bilmiyorum ama tek umudum eğer doğruysa o adamdı Ancak bu kişi güvenli bölge denilen yerde yaşıyormuş.
İstemesek de Aiden ve ben hayatlarımızda yeni bir başlangıç yaparak yola çıktık. Garip bi şekilde Şans ve Aiden iyi anlaşıyorlardı. Şans bana yapmadığı oyunları Aiden'a yapıyordu, onu çok sevmiş görünüyordu.Bu da bir nebze olsun güvenebileceğimin göstergesiydi.
Aiden ve benim bu uğurda ne yaşıyacağımızı kader göstericekti.
" EVett ilk bölüm bundan sonra Elimden geldiğince yeni bölüm paylaşmaya çalışıcam takipte kalın"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlık Dünya
Ficção Científica"Karanlıktan korkup da, karanlığın kendisi olmuştum ben..." "Sen karanlık olmak istememişsin ki.Senin ışığını söndürmüşler..." Kapak tasarımı= @dilhunguzeli✨ (bu konuyla alakalı yazılan ilk kitaptır. Fikir çalımı durumunda telif hakkı kullanımında...