17 yıl önce
Küçük Jimin parkta arkadaşlarıyla oradan oraya koşuşturuyordu.
Hoseok'un arkasından koşturduğunu biliyordu, yakalanırsa ebe olurdu bu yüzden yakalanmamalıydı.
Kısa bir an için arkasına bakıp tekrar önüne döndüğünde ayağı takılıp düştü. Yüzü, elleri ve dizleri kumlara sürtünmüştü. Ayrıca ağzına da kum girmişti, tadından dolayı yüzünü buruşturup oturdu.
Hoseok koşa koşa yanına gelmişti.
"Minie, acıdı mı?"diye sordu hemen arkadaşının tombul yanaklarını elleriyle sıkıştırarak.
"Biraz acıdı,"dedi Jimin somurtarak. Kumlara sürttüğü için yüzü yanıyordu.
Hoseok parmaklarıyla yüzünde kalan kumları temizlerken başka bir çocuk daha geldi, Jimin'in karşısında oturup birkaç saniye ona baktı.
Çok tatlı, diye düşündü Jimin. Bu çocuk gerçekten de çok tatlıydı kocaman zeytin gibi gözleri vardı üstelik.
"Canın acımış olmalı,"dedi çocuk tulumunun cebinden ıslak mendil çıkarırken."Sen çok güçlü bir çocuk olmalısın ama eğer çok acıdıysa düştüğünde ağlamak sorun değil."
Konuşurken bir taraftan Jimin'in yüzünü temizliyordu hafifçe, Hoseok ona tuhaf tuhaf bakıyordu, Jimin ise kocaman açtığı gözleriyle.
Yüzünü temizledikten sonra ellerini de tek tek küçük ellerinin arasına alıp güzelce temizledi. Sonra da dizlerini temizledi.
"Dizlerin çok kötü olmuş."diye mırıldandı çocuk "senin için üfleyeyim mi?"
Jimin sorusuna usulca kafa sallayarak cevap verdiğinde çocuk eğilip üfledi Jimin'in dizlerine, şimdiden acısı geçmişti.
Üflemeyi bitirdiğinde "Geçti mi?"diye sordu çocuk. Jimin gülümsedi "Geçti, teşekkür ederim."
Çocuk birkaç saniye Jimin'in gülüşüne bakıp o da gülümsedi, sonra cebinden yara bandı kutusunu çıkarıp dizlerine birer tane yapıştırdı.
Jimin yara bandına bakıp kıkırdadı.
"Tavşanlı, çok tatlı."
"Sen de çok tatlısın." dedi Jungkook gülümseyerek "tatlı ve çok güçlü bir çocuksun."
"Benim adım Jimin,"dedi küçük tombul elini yeni arkadaşına uzatırken. "Senin adın ne?"
Çocuk onun elini tuttu hiç beklemeden.
"Benim adım da Jungkook." dedi gülümseyerek. "İyi arkadaş olalım Jimin-sshi."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kiss n Run|Jikook
FanfictionKaçamak bakışlar, sessiz iç çekişler eşliğinde incitmekten korkarak seviyordu onu. Bilmese de olurdu yanında kalıp ona gülümsemesi, onunla oyunlar oynaması, film ve dizi gecelerinde sadece ona zaman ayırması yeterliydi. Ara ara sarılsa yeterliydi, J...