8. Bölüm

1.5K 179 38
                                    

Jimin eve geldiğinde Jungkook salonda kitap okuyordu, Hoseok ise henüz gelmemişti. Ayakkabılarını ve montunu çıkarıp kenara attığı gibi içeri geçip o gelince kitabını kenara bırakan Jungkook'un üstüne atladı.

"Çok yoruldum,"diye mırıldandı Jungkook'a koala gibi sarılırken.

Jungkook hafifçe gülerek elini Jimin'in yumuşacık saçlarına daldırdı, üzerindeki ağırlığının ne kadar iyi hissettirdiğini düşünmek istemiyordu ya da hafif hafif boynuna çarpan sıcak nefesinin onu ne kadar etkilediğini ama bir kere bunlar aklına gelince düşünmekten başka çaresi kalmıyor sanki aklı ve kalbi onu özellikle bunlara odaklanmak üzere zorluyordu.

"Yorulduysan sıcak bir duş alıp dinlenmelisin."dedi Jungkook düşüncelerini def etmeye çalışarak.

"Çıkmadan duş almıştım, hem üşeniyorum da" Jimin derin bir nefes alarak Jungkook'a iyice sokuldu, kokusunu içine çekti.

Günün bütün yorgunluğu silinip gitmişti şimdi, Jungkook'un belini saran kollarının arasında olmak, başını omzuna yaslayabilmek ve kokusunu bu kadar yakından alabilmek onun için bütün yorgunlukların sonunda kazandığı büyük bir ödül gibiydi.

Keşke daha fazlası olabilsek diye geçirdi içinden, keşke dalgınlığından değil de gerçekten istediğin için öpsen beni. Sadece beraber büyüdüğün çocukluk arkadaşım olarak değil de sevgilim olarak sarsan beni.

"Bugün Min-Woo'yu gördüm."dedi Jimin kısa süreli bir sessizliğin ardından.

Jungkook o ismi duyar duymaz gerildi, yine de belli etmemek istedi.

"O kim?"diye sordu hatırlamıyormuş gibi yaparak.

"Doğru ya yıllar oldu, nereden hatırlayacaksın." diyerek güldü Jimin "Lisedeyken birkaç ay çıktığım çocuk işte." diye açıkladı sonra.

Oysa Jungkook çok iyi hatırlıyordu, Jimin'in onunla görüştükten sonra yanına döndüğünde kıpkırmızı olmuş dolgun dudakları hâlâ gözünün önündeydi, o çocukla konuşurken gerçekten eğleniyordu, iyi anlaşıyorlardı ve sonra bir anda ayrılmışlardı Jungkook sebebini hiç bilmiyordu.

"Nerede karşılaştın ki onunla?"diye sordu Jungkook. O kadar zaman geçtikten sonra nasıl tanıdın onu?

"Bizim fakültedeydi, bir arkadaşını görmeye gelmiş aceleyle çıkarken bana çarptı istemeden öyle karşılaştık."

"Bir yerine bir şey oldu mu?"

"Hayır hayır, iyiyim. Akşam buluşmak istedi ben de kabul ettim, yedi gibi buluşacağız."

"Neden ki?" Onunla neden görüşmek istiyorsun ki?

"Ona değer veriyordum biliyorsun, şimdi öyle birden görünce mutlu oldum açıkçası."dedi Jimin tatlı tatlı konuşarak "Görüşüp sohbet etmek istediğini söyledi ben de kırmak istemedim hem kötü olmaz diye düşündüm."

"Demek öyle," diye mırıldandı Jungkook. Bu kadar zaman sonra bile onu görünce mutlu olmuş. "Kesin olarak görüşeceksin onunla yani?"

"Evet, neden ki?"

"Hiç, yani ne bileyim onca zaman sonra ne konuşacaksınız ki?"  Onunla da böyle tatlı tatlı konuşacak mısın peki?

"Min-Woo'nun konuşmak için iyi bir şeyler ortaya atacağına eminim." dedi Jimin çenesini göğsüne yaslayıp Jungkook'a bakarak.

Ona da böyle güzel bakma ama olur mu?

"Sen bilirsin güzelim, görüşmek istiyorsan görüş tabii eski bir arkadaşın sonuçta." dedi Jungkook. Ama ondan tekrar hoşlanma.

"Endişelenme hemen, bir sorun olmayacak."

Kiss n Run|JikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin