Gözlerimi açtığımda çıplak göğsüme bir kol vardı. Eymen yine yanıma sızmıştı diye düşünürken tüm olanlar zihnimde patladı. Bu ince beyaz kol Eymen'in değildi. Ömer'in koluydu.
Yavaşça kafamı kaldırarak etrafa bakındım, Televizyon hala açıktı. Dün gece içmiş ve kanepede uyuya kalmış gibiydik.
Üzerimdeki kolu yavaşça kenara ittirerek ayağa kalkmıştım. Bu evde misafirdim ve pis bırakamazdım.
Elime aldığım market poşetine boş bira tenekelerini ve atıştırmalık çöpleri doldurmaya başladım.
Çöpü kapının dışına bırakarak tuvalette ellerimi ve yüzümü yıkadım.Aynada kendimi incelediğimde yüzümün bembeyaz olduğunu fark etmiştim. Uzun zaman bu kadar ruhsuz istemiyordum, bu halim bana eski beni hatırlatıyordu. Piçlik yapan, insanları üzen zorba Kaan'dı bu.
Ben eskisi gibi olmak istemiyordum, artık olmayacaktım. Kendimi dizginlemeliydim.Banyonun kapısını açtığımda doğruca Ömer'le yüz yüze gelmiştik.
"Günaydın." demişti gülümseyerek, gülümsedim.
"Günaydın! Kendine gel de Kahvaltıyı dışarıda yapalım. Ben ısmarlayacağım." demiştim. Esneyerek kafasını sallamış benim ardımdan Banyoya girerek kapıyı kilitlemişti.
Oturma odasına geri dönerek kenara fırlatılmış tişörtümü ve altındaki telefonumu aldım. Tişörtü giymiş ve telefona dalmıştım.
Bir sürü mesaj... Bir sürü arama... hepsi bizimkilerden gelmişti.
Onları özgür bırakmıştım, benden ne istiyorlardı?
Ömer bir anda yanımda bitmişti. Telefonu koltuğa atarak ona döndüm.
"Üzerini değiştirmek istersen eski ev arkadaşımdan kalan bir kaç gömlek var." demişti.
"Bu çok iyi olur." diyerek onunla beraber yatak odasına girmiştik.
"O zamanlar tek dolap benim odamda olduğu için kıyafetleri buradaki askılıkta olurdu." demişti.
Kafamı sallayarak rastgele bir gömlek seçmiştim. Daha etiketi bile duruyordu, giyilmediği belliydi.Aralarından seçtiğim siyah kıyafeti üzerime giydiğimde bana gayet yakışmıştı.
Artık gidebilirdik.
"Sana çok güzel oldu." demişti, gülümsedim.
"Teşekkür ederim." diyerek karşılık vermiş ve odanın çıkışına yönelmiştim.
Evden çıkarak arabama binmiştik. Ömer kemerini takarken hızla gazladım.
Bizimkilerle her zaman gittiğimiz kampüse yakın olan kafeye gidecektik.Orası hem uygun fiyatlı hem de epey lezzetli yiyecekleri olan bir yerdi.
"Kampüsün yakınındaki kafeye mi gidiyoruz?" demişti, gideceğimiz yeri biliyor olmalıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kurallar | Gay
RomanceDüzenleniyor... +18 bir hikayedir, küçükler okumasın lütfen! Grup seks, şiddet, argo gibi kavramlar içerir. Üyelere verilen bir cezadır, herkesin kabulü vardır. Dört kişilik bir arkadaş grubunun yaptıkları hatalara karşı ceza olarak grupça seks yapm...