"Bu gece bizim fakültenin ikinci sınıfları parti veriyor gidecek miyiz?" diye sormuştum.
"Gideriz, eğlenceli olur." demişti Kerem, Eymen ve Cenk'te onaylamıştı.
Yirmi bir yaşında olmamız on sekiz yaşında yazdığımız kurallar sözleşmesini saçma bulmamıza sebep oluyordu. Ancak kural kuraldı ve her şey ortadaydı.
"Kuralları unutmayın, her hangi biriniz!" Yüzümü Eymen'e yaklaştırarak "Ki buna sende dahilsin Tatlı Eymen, kuralları çiğnersen sonun diğer üçümüzün elinde olur." demiştim.
Herkes kafası ile onayladıktan sonra beraber kampüsten çıkmıştık, derslerimize daha zaman olduğu için kafeye gidip bir şeyler yiyecektik.
Yürürken kafamı Kerem'e çevirmiştim, bugün oldukça ateşli giyinmişti.
Biz sürekli gezen dört kişilik bir erkek grubuyduk, hepimiz aynı yaştaydık ancak tiplerimiz ve bir çok özelliğimiz çok çeşitliydi.
Eymen ve Cenk grubun tatlılarıydı, onlar delice sevimliydi. Kerem buz gibi soğuktu, aslında içi sıcaktı ancak genel olarak soğuk ve duygusuz görünürdü.
Bende normaldim, duygularımı belli ederdim ancak soğuktum. Özellikle dışarıdan gelen kadınlara ve erkeklere karşı.Hepimiz çocuk parkında tanışmıştık, Kerem ve Ben bisiklet sürerken Eymen ve Cenk bizi izlerlerdi. Kerem'le beraber yanlarına giderek konuşmaya başlamıştık. O gün Ben Eymen'i önüme bindirerek gezdirirken aynısını Kerem Cenk için yapmıştı.
Ondan sonra yakın arkadaşlar olmuş ve hiç birbirimizden ayrılmamıştık.
Kafenin önüne geldiğimizde durarak cebimden sigara paketimi çıkardım.
"Siz sipariş verin, ben bir dal içip geleceğim." demiştim.
"Terasta içersin gel!" demişti Cenk, ancak hava soğuk esiyordu ve Eymen az da olsa hastaydı.
"Gerek yok, içeriye sıcak bir yere oturup güzel şeyler sipariş verin. Ben geleceğim." dedikten sonra sigara paketindeki dala uzandım ve ağzıma yerleştirdim.
Kerem hızla ağzımdakini kaparak "Siz çıkın, biz geleceğiz." diyerek Cenk ve Eymen'e kafenin kapısını açmıştı.
Paketimden bir dal daha çıkarıp yakmıştım, Kerem'in sigarasının da yakarak çakmakla paketini cebime sokuşturdum.
Sigara dumanını ciğerlerime çekerek ağzımdan dışarıya serbest bıraktım.
"Ne yapacağız?" diye sormuştu Kerem.
"Neyi?"
"Ceza işini? Bu kurallar tamamen saçmalık, on sekiz yaşında hâla ergendik ama şimdi aklımız başımızda. Ya birimiz bu kuralları saymaz ve gitmek isterse?" Kerem'in ne demek istediğini anlamamıştım ancak demek istediği canımı sıkmıştı.
"Ne demek istiyorsun?" diye sormuştum, Kerem bıkmış bir nefes verip bana dönmüştü.
"Bu kural olayı bizim ve o ikisinin özgürlüğünü elinden alıyor. Tüm bunlara o ikisini sürüklemek istediğine emin misin?" diye sormuştu. Bu beni düşündürtmüştü, haklıydı.
"Ne yapmalıyız? Onlara soralım mı?" diye sormuştum, Kerem başını sallayarak kalan sigarayı yere atmış ve ayağı ile iyice çiğnemişti.
"Hadi gidelim, bebekler bekliyor." diyerek sigaramı atıp kapıyı ittirerek içeriye adımlamıştım.
Kerem hemen arkamdan geliyordu, kafenin üst katına çıkarak cam kenarında oturmuş Eymen ve Cenk'in yanına gittik.
Ben Eymen'in yanına otururken Kerem de Cenk'in yanına oturmuştu.
Kolumu Eymen'in omzuna atarak ona gülümsemiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kurallar | Gay
RomansaDüzenleniyor... +18 bir hikayedir, küçükler okumasın lütfen! Grup seks, şiddet, argo gibi kavramlar içerir. Üyelere verilen bir cezadır, herkesin kabulü vardır. Dört kişilik bir arkadaş grubunun yaptıkları hatalara karşı ceza olarak grupça seks yapm...