Kurallar | Gay

Vampir Kral

Dikkat!!! Bu bölüm ve bir sonraki bölüm çok fazla hatta haddinden fazla cinsellik içerir. Eğer çok istek gelmezse bu bölümle kurguyu bitirmeye karar verdim. Rahatsız edici görseller barındırabilir, buna göre okumanızı öneririm.
İyi okumalar...

Modellik işinden iyi para kaldırdığım ve hayatımın tamamen düzene girdiği bu dönemde mutlu etmem gereken üç erkeğim vardı.
Eymen ve Cenk'in haftanın dört günü beni ikili sakso ile uyandırmasından gına gelmişti.
Onları seviyordum ve yaptıkları elbette zevk almamı sağlıyordu ancak bu sanki bir bağımlılıktı ve Cenk İle Eymen günü geçmeden her seferinde yapıyorlardı.

Bu durumdan ben ve Kerem oldukça şikayetçiydik. Kerem sürekli seks gibi şeylerin peşinden koştuğumuzu ve birbirimizi unuttuğumuzu söyleyip duruyordu. Haklıydı özellikle Eymen ve Cenk bir kaç aydır kuduruk gibiydi.

Onları tutmaya çalışmak Kerem'i de beni de yoruyordu. Bugün hep birlikte sinemaya gidecek ardından romantik bir akşam yemeği yiyecektik.

Ve eve döndüğümüzde Cenk ile Eymen'e söz verdiğimiz fanteziyi gerçekleştirecektik. Kerem'le fantezi yaptığımız gün, üçüncü seferde Cenk ve Eymen'e yakalanmıştık.

Bir süre bize kızsalarda, onlarla da yapacağımızı söyleyince barışmışlardı.

Kapım yavaşça açıldığında saatimi takıyordum. Kerem önce kafasını uzatmış ardından tüm bedeniyle içeriye girip kapıyı ardından kapatmıştı.

"Hazırsın." diyerek gülümsemişti. Ona döndüğümde daha iliklemediğim gömleğimden bedenimi süzdü. Yutkunuşu oldukça azdırıcıydı ancak şimdi olmazdı.

Saati takıp gömleğime döndüğümde ellerimi tutarak "Ben yaparım." dedi. Ellerimi serbest bıraktığında biraz daha yaklaştı. Eli göğüslerimin ortasından karın kaslarıma kadar beni okşadı. Eli biraz daha aşağı indikten sonra yavaşça kafasını kaldırıp yüzüme baktı.

Çenesini hafifçe tutarak gülümsedim, "Şimdi olmaz bebeğim." dedim. Gözlerinin içi parlıyordu, öyle tatlıydı ki.

"Biliyorum ama seni özlüyorum." dedi. Hafif kızarık gözleri dudaklarımla gözlerim arasında gitti geldi.
Ben fark etmeden gömleğimi iliklemişti. Bir süre daha dudaklarıma baktığında onu öpme arzusu beni yaktı.

Tuttuğum çenesini kendime çektim. Bir elim çenesini kavrarken diğer elimi beline dolayarak iyice yanıma çektim.
Dudaklarına bir kaç küçük öpücük verdikten sonra üst dudağını dudaklarımın arasına alarak öpmeye başladım. Tutkulu ve ıslak bir öpücüğe dönüştüğünde Kerem iyice bana sokulmuştu.

Elleri yüzümü tutmuş ve hafifçe parmaklarının üzerine çıkmıştı. Bana eşlik etmeye ve uymaya çalışıyordu. Yavaşça geri çekildiğimde sıcak ve sarhoş bir nefes verdi.

Çenesini hala tutuyordum. Bana kocaman gülümsediğinde tatlı bir bebeğe benziyordu. Aynı şekilde ona kocaman gülümsedim.

"Gidelim mi? Bizimkiler delirmesin." dedim.
Kerem gülümsemeye devam ederken hızla kafa salladı.

Odadan çıkarak aşağı indiğimizde Eymen ve Cenk'i gördük. Eymen Cenk'in kucağına oturmuş sürtünüyordu.

"Ah hadi ama!" dedim isyan ederek, Kerem ekledi "Üzerlerine kaynamış su dökersek ayrılırlar mı?" dedi. Gülmek istedim ama durumun ciddiyetini bozamazdım.

Eymen sürtünmeye devam ederken kızarmış gözlerle bizi izledi. Kerem'e döndüm "Sen Cenk'i hallet bende Eymen'i yoksa filme geç kalacağız." dedim. Kerem kafa salladığında yanlarına ilerleyip sürtünmeye devam eden Eymen omuzladım.

Üzerlerini giyinmişlerdi, bizi beklerken böyle bir şey yapacaklarını düşünmemiştim.
Eymeni banyoya sokup lavaboya oturttuğumda sulu gözlerini gördüm. "Hey! Neden ağlıyorsun canım?" dedim bir damla yaşını silerek. Burnunu çekti,
"Ç-çok utandım, ama hala sürtünmek istiyorum." dedi.
Kaşlarım çatıldığında bakışlarını ellerine indirdi.