duman kokusu

3.9K 440 124
                                        

"Lütfen! Hadi ya lütfen bak!" Taehyung iki kolunu tek koluma sarmış olduğu yerde hafifçe sallanırken dudaklarını öne büze büze konuşuyordu. Kimse beni şu an karşımda olan çocukla aylar önce onu her sinir ettiğimde beni duvardan duvara geçirecek gibi duran çocukla aynı kişi olduğuna inandıramazdı. Resmen iki tarafı vardı ve büyük bir çoğunlukla sert tarafını gösterse de benimleyken bazen bu tarafını göstermesine bayılıyordum. Sanki Taehyungla sevgili olduğum için bana verilen bir ödül gibiydi.

"Ama istemiyorum."

"Ama ben istiyorum." derken omzumun üstünden baktığım surat aynı bir köpek yavrusu gibiydi. "Lütfen sevgilim."

'Sevgilim' diyerek bana istediği her şeyi yaptırabileceğini öğrenmesi çok kısa -yaklaşık 2 hafta falan- sürmüştü ve bu çok sinir bozucuydu. Şu anda da akşam sahilde oturmaya çağıran arkadaşlarının yanına gitmek istiyor, ama asla tek gitmeyi kabul etmiyordu. Ben ortamlardan hoşlanmayan ve sessizliği seven biriydim. Bunu çok iyi biliyordu ama neden beni zorluyordu anlamıyordum.

"Taehyung,"

"Hm?" Çenesini yasladığı kolumda başını hafifçe yana eğmişti. Şu an bildiğimiz yalvarıyor ve istediğini yapmam için şirinlikler yapıyordu. Bu hâli kahkahalar atarak gülmeme sebep olabilirdi çünkü gerçekten o kadar zorlama yapıyordu ki bunu yaparken kendinden utandığına emindim.

"Biraz daha böyle yalvarırsan belki gelirim."

"Aish!" Kolumu sertçe bırakıp eski sinirli yüz ifadesini takındı. "Nefret ediyorum senden."

"İyi, tek başına git o zaman." dediğimde kısa bir an için düşünmüştü tekrar yalvarıp yalvarmamayı. Zaten kabul edecektim çünkü dediğim gibi bana istediği her şeyi yaptırmanın yolunu bulmuş ve kullanmıştı ama yine de biraz daha eğlenmekten zarar gelmezdi.

Koluma tekrar girmesi ve yine tatlılık yapmaya çalışması için kolumu ona doğru hafifçe uzatırken gözlerimle de kolumu işaret edip gülmüştüm. "Bekliyorum."

Önce koluma sarılmak için ellerini uzatsa da bu hiç Taehyungluk bir hareket olmadığından utanmış ve hemen geri çekmişti ellerini. "Siktir et, ben tek giderim. Sen de tek kal burda sonra gece 'kulaklık' bahanesiyle falan da kapıma dayanma özleminden kuruyup bittiğin için." diye dalga geçtiğinde büyük bir kahkaha patlatmıştım.

"İnanamıyorum. Bütün gece her şimşek sesinde koluma tırnağını biraz daha geçirdiğin için izi çıktı be, utan biraz! Gelmesem ne yapacaktın acaba?"

"Biraz daha konuşursan tırnaklarımın izinin çıktığı tek yer kolun olmayacak." dediğinde sinsice gülmüş ve oturduğumuz yerde yüzümü ona doğru yaklaştırıp gözlerimi kısarak konuşmuştum. "Sevişecek miyiz?"

Önce bıkmış bir ifadeyle gülerek gözlerini devirse de sonra aynı benim gibi yaklaşıp burunlarımızın birbirine değmesine neden olurken sırıtmış ve gözlerini kısarak cevap vermişti. "Hayır o şimdi değil. Ama sinirden yüzünü tırmalamaya başlayacağım o yüzden yüzünde iz çıkacak."

Bu kadar yakınken hiçbir şey yapmamak bizim için imkansız olduğundan Taehyung benden önce davranarak kısa bir öpücük vermiş ve geri çekilirken de "Benimle geliyorsun." demişti.

"Zaten kabul edecektim, sadece biraz daha kendini utandır istedim."

"Aptal."

"Orda kimler olacak demiştin?"

"Bizimkiler işte. Kızıl, sırık, Yoongi, ve bir de onun eşantiyonu." Soobin ve Yeonjun'a benim taktığım isimlerle hitap ediyordu sürekli ve bu çok tatlıydı. Ya da Taehyung söylediği için sadece bana öyle geliyordu.

cardigan, tkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin