"On dakika içinde defol burdan, yüzünü bile görmek istemiyorum."
Aylin elindeki telefonu göğsüne vurup odadan koşar adım çıkarken, Sarp öylece kaldı. Telefonu açıp mesaja baktığında annesinin yazdıklarını görünce neler olduğunu anladı.
-Oğlum niye açımıyorsun? Karınla konuşarak çözün problemlerinizi. Kaçmak çözüm değil.
Aylin mesajın tamamını okuyabilmiş olmalıydı, zaten "karınla" kısmından sonrasının önemi olmamıştı muhtemelen. Tamamen boka batmıştı, Aylin'e açıklaması gerekiyordu. Hızla kıyafetlerini üzerine geçirip odadan çıktı. Pansiyonun bahçesine, mutfağına baksa da onu bulamadı. Resepsiyonda çocuğa sorduğunda ise bir şey öğrenemedi. Telefonu açmıyordu. Pansiyondan dışarı çıkıp limana doğru yürümeye başladı. Merkeze inmiş olmalı diye düşünüyordu. Bir saat kadar tüm sokakları dolaşsa da onu bulamayınca son çare Kerem'i aradı.
"Ne var oğlum sabah sabah?"
"Kerem, Özlem yanında mı?"
"Evet abicim, müsaade edersen uyuyoruz."
"Kerem, çaktırma Özlem'e ama sıçtım abi ben. Aylin yok ortada."
Kerem yanında uyuyan Özlem'i kontrol edip, yataktan çıktı banyoya girip kapıyı kapattı.
"Ne demek Aylin yok lan? Ne bok yedin?"
"Biz geceyi beraber geçirdik."
"Ne!?? Oğlum ben sana demedim mi kızdan uzak dur diye? Akşam anlamıştım ben ama bir bok yiyeceğini. Peki Aylin niye yok? Sen mi söyledin?"
"Hayır annem aramış, açmayınca mesaj atmış karınla konuşun falan yazmış. Aylin de görünce delirmiş muhtemelen çünkü tokatı basıp kovdu beni. Ama kendisi çıktı gitti. Şimdi bulamıyorum hiçbir bir yerde."
"Ben sana ilk gün dedim değil mi? Evli olduğunu söyleyelim dedim. Sen ne dedin? O zaman doğal davranamazlar, yok uzak dururlar, yok ben bunu düşünmek istemiyorum, yok kafa dağıtmak istiyorum, yok Pelin'i düşünemem. Al sana abicim, şimdi çok güzel oldu her şey!"
"Kerem tamam, yaptım bir hata ama her şeyi düşünmüştüm. Annemin mesajı olmasa, off."
"Sus abi sus, ben gidip Özlem'in telefona bakayım. Sen de dön odana. Buluruz biz Aylin'i."
Çaresiz telefonu kapatıp kaldıkları otele doğru yürümeye başlayan Sarp, hayatında zamanı geri çok geri almak istiyordu. Pelin'le tanışmadan önceki yıllara dönmek ama her şeyin zamanı vardı işte, yanlış da olsa...
***
Aylin, Sarp'ın pansiyondan çıkışını gördüğünde uzaklaşmasını bekleyip odasına döndü. Böyle bir şey nasıl olup da onun başına gelmiş olabilirdi? Hayatında asla ama asla yapmam dediğini yapmış, evli bir adamla olmuştu. Bunu bilip bilmemesi neyi değiştirirdi? Ağlayarak eşyalarını bavula doldururken Özlem'e ne diyeceğini düşünüyordu. Acaba Kerem de şerefsiz arkadaşı gibi evli olabilir miydi? Ama Kerem'in sohbetleri esnasında yalnız yaşadığından bahsettiğini hatırladı. Hatta annesinin yemek yapmak üzere sık sık geldiğinden, evin temizliğini yapan kadını denetlediğinden dert yanmıştı. O an dikkatini çekmeyen ayrıntıyı şimdi fark ediyordu. Sarp kendi yaşamından hiç bahsetmemişti. Bilerek gizlemiş olduğuna şüphe yoktu. Banyodaki eşyalarını da topladığında sakinleşmeye çalıştı. Özlem'e telefonda bir şey söyleyemezdi. Bavulunu topladıktan sonra temiz kıyafetlerini ayarlayıp duşa attı kendi. Suyun altında kendini sakinleştirdikten sonra geriye kalan şimdilik sadece öfke idi. Ağladığı için kızaran gözleri de birazdan normale dönerdi. Tüm eşyalarını hazırladı. Anahtarını alıp bir şeyler yemek üzere mutfağa indi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yanlış Zaman
RomanceDoğru insanı herkes bulamaz. Kimisi bulur ancak geç kalmıştır. Aylin, ömürlük aşkını bulduğunu, o şanslı kişilerden olduğunu zannederken yaşadı en büyük hayal kırıklığını. Özverili olmanın bir işe yaramadığını gördüğünde kararını vermesine rağmen yı...